Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde dün 'Cumhurbaşkanlığı Vizyon Belgesini' açıkladı... Başbakan Erdoğan'ın vizyon toplantısına katıldığı için eleştirilen Şahan Gökbakar gelen tepkilere cevap verdi... Davete katılan sanatçılardan bir tanesi de Şahan Gökbakar'dı. Gökbakar, bu davranışıyla bir çok hayranından sert tepki gördü. Bunun üzerine instagram hesabından açıklama yaptı...Biraz önce bana ve sevdiklerime ettiğiniz bütün küfürleri, hakaretleri tek tek okudum. Tabii ki tek tek engelledim. Özellikle profillere de göz gezdirdim. Neredeyse hepsi birer özgürlük ve demokrasi savunucusu bu nefret saçıcı küçük cellatların...İronik değil mi? Dava açacak kadar önemsemedim bile. Hukuk yoluyla artık her bir hakaret sahibi bulunabiliyor ve maalesef bulunduklarında da o yazdıkları kadar mert(!) ve yürekli (!) olamıyorlar. Ama boşveeer, her küfür sahibine aittir dedim içimden...Peki neden küfürlere ve hakaretlere mağruz kaldım? Çünkü ülkemizde gerçekleşecek olan cumhurbaşkanlığı seçiminde, adaylardan biri olan Sn. Recep Tayyip erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı Vizyon Toplantısı'na davet edildiğim ve katıldığım için...Yani gerçekleşecek seçimlerde yarışacak adaylardan biri olan Sn. Erdoğan'ın ne projeleri olduğunu dinlemeye gittiğim için... Sizce normalde bu küfür edilecek bir hakaret midir? Bence değil...Ama maalesef yıllardır süre gelen bu kutuplaşma ortamı ve özellikle içlerde biriktirilen nefret sebebiyle gözler körleşebiliyor. Senin gibi düşünmeyen veya düşünmediğini varsaydığın herkese küfür etmek, aşağılamak ve yok etmeye çalışmak hak görülebiliyor maalesef. Ne büyük bir acz ve ne fena bir yanılgı. Çağdaş, demokratik ve özgürlükçü olduklarını söyleyen insanların, ağızlarından dökülen nefret sözcükleri kendileriyle nasıl büyük bir tezat oluşturuyor...Mahalle baskısından rahatsız olanlar, ne kadar kolay bir şekilde baskı söylemleri geliştiriyorlar. Kaldı ki, ben kendi adıma konuşuyorum, bu tarz bir toplantıyı Sn. İhsanoğlu yaptığında, davet etseydi ben onu da dinlemeye giderdim. O zaman da mı küfür ve hakaret yiyecektim? Sanmıyorum. Bu ülkede NORMAL bir İNSAN olarak, kendi tasarrufumda istediğim yerde bulunurum, istediğim insanlarla bir araya gelirim ve istediğim şekilde hayatımı kontrol ederim...Bunun sonucunda da kimseye hesap vermek veya kimsenin istediğine göre davranmak zorunda değilim. Hayatın her alanında daha sakin olmayı, herhangi bir konunun veya düşüncenin fanatiği olmamayı, sizin gibi düşünmeyen, giyinmeyen, konuşmayan veya sizin inancınızdan olmayan insanları da kabul edebilmeyi, nefretle değil SEVGİ'yle, hakeretle, küfürle değil SAYGI ile yaklaşabilmeyi tavsiye ederim...Ben çocukken "Kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapma" derlerdi. Ben böyle öğrendim. Sizler de kendi dünyanızda demokrasi ve özgürlük söylemlerinizi savunurken, diğer yandan en faşist şekilde başkalarını baskı altına almaya çalışıp, ağır hakaretler ve küfürler ederek yaşamayın...Kısacası demokrasiyi sadece kendiniz ve kendiniz gibi gördükleriniz için istemeyin. Bence doğrusu bu... Ya da her gün bu "özgürlük ve demokrasi" yalanınızı söyleyip durun kendinize, size doğru gelen o ise. Ne yapalım? Canınız sağolsun...