Sağlık harcamalarına tasarruf geliyor
Abone olBütçe açıklarını azaltmak isteyen hükümet, sağlık harcamalarında tasarrufa gidecek. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, konuyla ilgili şu bilgileri aktardı:
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, sağlık harcamalarını takip
ettiklerini belirterek, bu konudaki program neticelendiği zaman
tasarrufun 1-1.5 milyar dolar olacağını söyledi. Unakıtan,
Kal-Der'in düzenlediği 5. Kalite Sempozyumu'nda yaptığı konuşmada,
kalitenin kamuda önemli bir husus olduğunu belirterek, özellikle
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde çok daha önemli olduğunu
söyledi. ''Eskilerin israf dediği lüzumsuz harcamalara bizim hiç
tahammülümüz yok, kalitesiz işlere de hiç tahammülümüz yok'' diyen
Unakıtan, okul çağlarında çocuklara bu vizyonun aşılanması
durumunda Türkiye için fevkalade önemli bir iş yapılmış olacağını
söyledi. Kamu yönetiminin, kalitenin çok önemli olduğunu vurgulayan
Unakıtan, millet olarak çekilen sıkıntının, kamu kaynağının şimdiye
kadar uygun ve iyi yönetilememesinden kaynaklandığını kaydetti.
Unakıtan, bütçe performansının da çok önemli olduğunu belirterek,
bütçe hazırlanırken, her sene Meclis'te uzun uzun tartışmalar
yaşandığını hatırlatarak, ardından da bir yıl önceki bütçenin
kabulünün görüşüldüğünü ve yarım saatte geçtiğini anlattı. Bütçede
fevkalade iyi bir performans yakaladıklarını kaydeden Unakıtan, ne
yakalandığına bakıldığında da, öncelikle bütçe harcamalarının bir
disipline bağlandığını söyledi. ''Herkes (ver) diyordu, hiç (al)
diyen yoktu'' diyen Unakıtan, bunun 76 yıl önce çıkarılan
muhasebenin uyumu kanununa göre yapıldığını, ancak 76 yıl önceki
durum ile şimdiki durumun farklı olduğunu, bu nedenle bu kanunu
değiştirdiklerini anlattı. Unakıtan, şu anda Milli Eğitim
Bakanlığı'nın bütçesinin bir numaraya oturduğunu, onun ardından da
Sağlık Bakanlığı'nın geldiğini kaydederek, bundan böyle, devletin
temel fonksiyonlarını icra eden Bakanlıkların öne geçeceğini
söyledi. SAĞLIK HARCAMALARI Unakıtan, ''sağlık harcamalarını takip
ediyoruz, program neticelendiği zaman tasarrufumuz 1-1.5 milyar
dolar olacak'' dedi. Bakan Unakıtan, bunun nedeninin, Mernis
projesi kapsamında vatandaşların, doğumundan ölümüne kadar ne kadar
tedavi gördüğünün, sağlık harcamaları için nerelere başvurduğunun
ve ne kadar tedavi masrafının yapıldığının belirlenmesi olduğunu
anlattı. Bundan böyle lüzumsuz olanların tamamının ayıklanacağını
anlatan Unakıtan, Türkiye'de buzdolaplarının ilaçla dolu olduğunu,
ancak artık bunun olamayacağını, bu kadar savurganlığı devam
ettirecek kaynağın bulunmadığını söyledi. Türkiye'nin Japonya'dan
sonra en fazla antibiyotik kullanan ikinci ülke olduğuna dikkati
çeken Unakıtan, artık bazı ilaçları yalnızca uzmanların vereceğini
söyledi. Unakıtan, hükümete geldiklerinde binlerce projelik bir
havuz bulunduğunu hatırlatırken, ''ekonomik ömrünü yitirmiş
yatırımlara para vermenin bu milletin kıt kaynaklarını oraya
yatırmanın alemi var mı?'' dedi. Unakıtan, artık yatırımları
seleksiyona tabi tuttuklarını söyledi. ''ŞEFFAFLIK VERİMLİLİĞİ
GETİRİR'' Türkiye'de kamuda kalitenin şeffaflıktan geçtiğini
anlatan Unakıtan, şeffaflığın verimliliği de getirdiğini söyledi.
Kamu İhale Kanunu ile herşeyin kontrol altında tutulduğunu ve bunun
da aynı para ile daha fazla yol ve okul yapılmasına imkan verdiğini
anlatan Unakıtan, Türkiye'nin riskinin de azaldığını söyledi. Mali
disiplinin, hesabını bilmek anlamına geldiğini ifade eden Unakıtan,
''Hesabını bilmeyen adamdan, aileden, şirketten hayır mı gelir?
Gelmez. Devletten de hayır gelmez'' dedi. Unakıtan konuşmasında,
merhum Denizli Valisi Recep Yazıcıoğlu ile yaşadığı bir anısını da
anlattı. Denizli'ye gittiğinde Yazıcıoğlu'nun kendisini hapishaneye
götürdüğünü, hapishane için 50 trilyon lira harcandığını ve bu
hapishanede 800 mahkumun kalacağını anlattığını belirten Unakıtan,
bu masrafların üzerine bir de hapishane güvenliğinden sorumlu
jandarma ve polisin masraflarının eklenmesiyle bir hesap yaptığını
ifade etti ve ''Hesap ettim o mahkumları Hilton'da yatırsak daha
ucuza gelir. Bu hiç olur mu? Bu, merkezi idareden kaynaklanıyor''
diye konuştu. Artık Ankara'da oturup falan yerdeki yolun
çizilmeyeceğini belirten Unakıtan, karar mekanizmalarının artık
hizmet yerlerine yöneltilmesi gerektiğini söyledi. ÖZELLEŞTİRME
Bakan Unakıtan, özelleştirmenin, bütün ülkelerin yaptığı, kamu
kaynaklarının etkin kullanımı için önemli bir araç olduğunu ifade
ederek, ''ama derdimizi birçok yere anlatamıyoruz'' dedi. Karadeniz
Bakır İşletmeleri'ni özelleştirdiklerini ve böylece hem oradaki
masraftan kurtulduklarını hem de yatırımcıdan alınacak vergilerle
kazanç sağlayacaklarını anlatan Unakıtan, ''Kamunun kaynağının
yönetimi özelleştirmeden mi geçiyor, yoksa özelleştirmemeden mi
geçiyor'' diye sordu. Kendisine, çok büyük kar eden kuruluşların
neden satıldığına ilişkin sorular sorulabileceğini de vurgulayan
Unakıtan, büyük kar eden kuruluşların özel sektörde daha da azla
kar edeceğini, kamunun işletmecilik, ticaret, sanayicilik yapmaması
gerektiğini söyledi. Unakıtan, Say2000i projesini de
uyguladıklarını hatırlatırken, harcamaların günü gününe takip
edilebildiğini ve birçok ilginç harcamanın tespit edildiğini
söyledi. Unakıtan, ''hastanelerde erkeklere hamilelik testi bile
yapılmış'' dedi. Kal-Der Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Subaşı da,
kamu sektörü harcamalarının azaltılmasının, ödeneklerin kısılması,
yatırımların ertelenmesi veya iptal edilmesi gibi yollardan çok,
kamunun daha verimli çalışması ve kamu kaynaklarının daha etkili
yönetilmesiyle mümkün olduğunu vurguladı.