Sağlık çalışanlarının son umudu CHP
Abone olTürk Tabipleri Birliği önderliğindeki sağlık meslek örgütleri temsilcileri, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etti.
Yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından heyet adına basın
mensuplarına açıklama yapan TTB Başkanı Eriş Bilaloğlu, ilk
sözlerinin CHP Lideri Kılıçdaroğlu'na "teşekkür"
olduğunu ifade ederek, bugünkü görüşmelerinin ana gündeminin 2
Kasım'da çıkarılmış olan Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların
Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK olduğunu belirtti.
Bu KHK'nın 'Sağlık Bakanlığının teşkilat yapısı' diye başlayan, ancak Türkiye'deki bütün sağlık ortamına tepeden tırnağa AKP mantığıyla yeniden yapılandıran bir düzenleme olduğunu belirten Bilaloğlu, "Bu düzenlemenin kapsamı öylesine geniştir ki, sağlık alanında serbest bölgeler kurmaktan, meslek örgütlerini Sağlık Bakanlığının içerisine neredeyse hiyerarşisine alan, bütün sağlık çalışanlarını güvencesiz, taşeron çalışan konuma getirmeyi hedefleyen, sözleşmeyi çalışmayı ilk adımda gündem içine alan çok geniş bir ölçektedir. Dolayısıyla bizler sağlıkçılar; hekiminden hemşiresine, laboratuar çalışanından teknisyenine, hizmetlisine, taşeron çalışanına kadar bir endişeyi, bir kaygıyı söylemek için bugün buraya geldik" dedi.
Öncelikli kaygılarının Türkiye'nin "ne kadar kaldıysa o kadar olan demokrasisine" ilişkin olduğunu ifade eden Bilaloğlu, "Çünkü bu çapta bir düzenleme bize sorulmamış, bizi geçin mecliste bulunan hiçbir partinin milletvekiline sorulmamıştır. Bu gerçekten demokratik olması beklenen bir ülke açısından çok ciddi bir sakıncadır. Paylaştığımız birinci nokta budur Sayın Başkanıyla" dedi.
"21 ARALIK'TA ACİL SERVİSLER HARİÇ HİZMET VERMEYECEĞİZ"
İkinci olarak içeriğe ilişkin, endişelerini paylaştıklarını
kaydeden Bilaloğlu, üçüncü olarak ise kendilerinin sadece
"yakınan, durumu saptayan" bir randevu talebiyle
buraya gelmediklerini belirterek, "Biz aynı zamanda, hem
hizmet sunanlar hem de hizmet beklentisi olan ve gerektiğinde
sağlık hizmeti alanlar olarak bir cümleye sahibiz; bu durumu kabul
etmiyoruz. Bu durumu kabul etmediğimiz için de hep birlikte bir
faaliyetin programını Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile
paylaştık" dedi. 21 Aralık'ta, en uzun gece, en uzun günün
olduğu tarihte sağlıkçılar olarak "meclisler"
kuracaklarını belirten Bilaoğlu, TBMM'de görüşülmeyen bu KHK'yı
lehte, aleyhte görüşlerle değerlendireceklerini kaydetti. Bu
nedenle 21 Aralık'ta Acil Servisler hariç sağlık hizmeti
sunamayacaklarını belirten Bilaloğlu, bütün sağlık hakkı talebi
olan, eşit, nitelikli, ulaşılabilir sağlık hizmeti talebi olan
herkesi, hastaları kendileri ile birlikte 21 Aralık'ta taleplerini
ifade etmeye çağırdı. Bilaloğlu, "Bütün herkesle birlikte
önümüzdeki günlerde, sağlık alanının sorunlarına Türkiye'deki buna
duyarlı olan siyasi partiler, meslek örgütleri, sendikalar,
dernekler yani toplumun örgütlü kesimleri ve örgütsülerle birlikte
bir hasta, bir hasta yakını, bir hekim, hemşire olarak sahip
çıkacağız" dedi.
"CHP KHK'YI ANASAYA MAHKEMESİ'NE GÖTÜRECEK"
Bilaoğlu, CHP'nin ise gerek bu KHK'yı Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğini, gerekse de önümüzdeki günlerde sağlık hakkına sahip çıkan, hem sağlık hizmeti alan, hem de sağlık hizmeti sunanların yanında olacağı mesajını, Kılıçdaroğlu ve heyetinden öğrenmiş olduklarını ifade etti. Bilaloğlu, parlamentonda yer alan ve almayan bütün siyasi partilere de çağrı yaparak, 21 Aralık'ta, hasta ve hasta yakınları olarak "hep birlikte olmaya" davet etti.
Bilaloğlu, CHP'nin 21 Aralık'taki eyleme milletvekilleri düzeyinde bir katılımının olup olamayacağının sorulması üzerine, "Sayın Başkan şöyle ifade etti; CHP'nin bütün hak arayışlarına, hak taleplerine zaten uzun bir süredir doğrudan milletvekilleri ve teşkilatlarıyla katıldığını söyledi. Dolayısıyla 21 Aralık için de milletvekilleri ile bu desteği bu katılımı, kendi görüşleri, kendi değerlendirmeleri ile sunacaklarını ifade etti" dedi.
Bilaloğlu, meclisteki diğer siyasi partilere de randevu talebinde bulunduklarını belirterek, bir yanıt verdikleri takdirde o partilerle de görüşeceklerini söyledi.