Sağlık Bakanı'ndan kürtaj bombası
Abone olSağlık Bakanı Recep Akdağ kürtaj konusu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu!
İşte Recep Akdağ'ın konuşmasından satır başları;
GEREKİRSE DEVLER BAKAR
Bilimsel bir heyetle çalışma başlattık, Türk toplumunun büyük bir bölümü kürtaja karşı, hatta kadınların da büyük bir bölümü buna karşı. Elbette anne sağlığını tehdit eden bir sorun varsa, doğacak bebeğin bir sorunu olacaksa elbette buna karşı değiliz ve bunları tartışılır buluyoruz, basında geniş biçimde yer alan bir açıklamam var bu nedir? Bana deniyor ki bazı özel durumlarda hamilelik olabilir, bu durumlarda ne yapacaksınız? Bu durumda eğer annenin hayatı yada sağlığı ile ilgili geniş bir kısıtlama getirilecekse bu çocuk sahipsiz kalmaz, bu çocuğa da devlet bakar. Bunları bizler bilimsel uzmanlar ve araştırmalarla tartışacağız daha sonra Bakanlar Kurulu'na götüreceğiz.
SEZARYEN BİR AMELİYATTIR
Sezaryen ise normal doğumun yerine geçecektir, sezaryen bir ameliyattır bir defa bunu yaptığınız zaman mütakip doğumları da bu şekilde yapmalısınız. Normal doğum olmaz mı? Birinci doğum sezaryense eğer ikinci doğum normal olabilir diyorlar fakat bunun tehlikeli olduğunu belirtiyorlar. Burada vatandaşımız sezaryene kesinlikle itibar etmemelidir, meslektaşlarım arasında bir bilgi farklılığı var siz doğum esnasında kişinin kendisi ve ailesine tehlike varsa ve bunu aksettirirseniz ne denirse razı oluyorlar.
KÜRTAJ 12 EYLÜL
YASASIDIR
Bugün Türkiye'de her insanın aile hekimi
var, her vatandaş her aile modern planlamaya uymalı, işin özeti
budur. Tartışmaları sağlıklı götürmek lazım, tekrar söylüyorum
Türkiye'de kürtaj konusu bir 12 Eylül darbe yasasıyla oldu bittiye
getirilmiştir. Biz şahsen sayın başbakanımız da bende burada yaşam
hakkından yanayız, kadının seçim hakkını savunanlar da var o halde
bu tartışmalar devam edecek ve bu süreci sağlıklı şekilde
sonlandıracağız.
Peşpeşe sezaryenler olamaz mı? Olabilir, fakat her sezaryen anne
için tehlike olduğu için ilk doğumdan sonra eğer devam eden
doğumlar da aynı şekilde gerçekleşecekse tehlike teşkil
eder.
GENÇ BİR NÜFUSA SAHİP OLMALIYIZ
Elbette tartışacağız. Biz yaşam hakkından yanayız. Amaç kadının ve çocuğunun üreme sağlığıdır. Türkiye'nin genç bir nüfusa da sahip olması lazım. Kürtajın koşulsuz serbest olduğu birçok batılı ülke yaşlanan nüfusu ile sıkıntı içinde.
Diyorum ki eğer kürtaj sadece annenin ya da bebeğin sağlığı ile
ilgili durumdan serbest bırakılacaksa o zaman bellli sıkıntılarla
doğan çocukları devlet sahipsiz bırakmaz. Öyle bir kararı da almış
değiliz. Türkiye'de kürtaj 10 hafta gebeliğe kadar serbesttir.
Kürtaj 10 haftalık kolu, bacağı ortaya çıkmış bebeğin annenin karnın bıçakla kazınarak çıkarılmasının adıdır. 4 hafta konusunu ortaya atan biz değiliz. 4 Hafta konusu tartışması sonuca varacaktır, bu bizim fikrimiz değil benim fikrim bilimsel kurulun çalışması sonucunda şekillenecektir.