Safiyeyle Faik kırdı geçirdi
Abone olSafiye ve Faik dün akşam Beyaz'a konuktu. Yine güldürdüler...
Safiye Soyman ve uzun yıllardır birlikte olduğu Faik
Öztürk, katıldıkları her programda gülme krizi yaratıyorlar. İkili,
dün akşam ’Nası Yani?’de Beyaz’ın bile tahtını
sarstılar...
CNNTürk ekranlarında Güven Kıraç ve Beyaz’ın sunduğu ’Nası Yani?’nin dün akşamki konusu, ’İlişkilerdeki özgürlük’tü. Programa davet edilen Safiye Soyman ve Faik Öztürk’ün, ilişkilerine bakışları ve tavırları ekran başındakileri bir hayli güldürdü.
İşte Soyman ve Öztürk’ün canlı yayındaki diyaloglarından bir kısmı...
Beyaz-Faik bey sizi kısıtlar mı? En çok nelere kızar?
Soyman-Yakası açık kıyafet giydirmiyor. Benim ondan önce eve girmem gerekiyor. En çok bunlara kızıyor. Tek başıma çarşıya çıkınca Faik kıyameti koparıyor. Bırakın erkek arkadaşı kız arkadaşımla bile yemeğe gidemiyorum.
Öztürk-Aramızda sahte ve yapmacık bir şey yok.
Soyman- Sürekli dırdır yapıyor.
Öztürk-Ben evliliklerde aşkın değil, saygının, sevginin, dürüstlüğün olduğuna inanırım. Şu anda kısıtlanacak bir şey yok ki.. Zaten ben en zirvede oturuyorum!
Beyaz-Safiye hanım tam bir elma. (Gülüşmeler)Yani, ben ilişkilerde ’bir elmanın iki yarısı’ gibi bir anlayışa inanmıyorum. Herkes kendi başına bir elmadır. Safiye hanım, konumu, kadınlığı, kazandığı para ve güzelliğiyle tam bir elma. Para kazanmasaydı, yine onu sever miydiniz?
Öztürk-Ben safiye Soymanı evde Sayfiye Soyman olarak görmem. Evimin hanımı. Dışarı çıkınca sanatçılığını farkederim. Evde farketmem.
Beyaz-Safiye hanım, size sormadan bir şeyler yapabilir mi?
Öztürk-Ben bir vatanı, bir bayrağı, bir toprağı olan bir insanım. Benim çok geniş bir mezhebim yok. Benim çevremde yadırganacak bir hayatım yok. Safiye bir yere gidip rahat oturursa ve ertesi gün bir arkadaşım gelip bunları anlatırsa bu hoş olmaz.
Soyman-O telefon var ya, çalıp çalıp cevap vermezse çok kızarım. Kafayı yiyorum. Özellikle Ankara’dan İstanbul’a geldiğimde.
Öztürk-Safiye telefonu açmadığı zaman yerim.
Beyaz-Ne yersiniz?
Öztürk-O anda mevcut olan ne varsa onu yerim.
Soyman-Telefon cevap vermezse küsüyorum. bir hafta konuşmuyorum. Çünkü gıcık oluyorum.
Öztürk-Bize zarafet dersi aldırmak istediler. Hani ekrana çıkıyoruz ya! ’Arabadan inince, gidip Safiye’nin kapısını aç’ dediler. Ben onun kapısını açsam 6 ay inmez.
Soyman-Ben onu sevdiğim için katlanıyorum. Aramızda maddiyat yok. Kadın Erkekle eşit değildir, erkek öndedir.
Öztürk-Biz ikimiz de mesaj atmayı bilmiyoruz. Safiye yeni bir numara almış. Bana Melek adıyla bir mesaj yazıyor. Bilmediği için aralara nokta koyarak yazar o. Tabi ben mesajı alınca ondan olduğunu anladım. ’Sizden çok hoşlanıyorum. Tanışabilir miyiz?’ diye yazmış. Ben hiç aramadım. Eve geldi İstanbul’dan. Mesajı gördü. ’Kim bu Melek’ dedi. ’Ne bileyim. kimse bul getir’ dedim. Safiye de bana ’Aferin Faik, adam gibi bir adammışsın. Bir haftadır cevap vermedin’ dedi.
Soyman-Şimdiki evliliklere bakıyorum hemen ayrılıyorlar. Benim antidepresanım Faik. 8-10 senedir bunu çekiyorum sabırla, saygıyla. Mesela ben nikaha imza atmıyorum. Heyecan aşk gider. Onun içini rahatlatmak istemiyorum. Benimle bu kadar ilgilenmez diye.
Kaynak: Televizyon Gazetesi
CNNTürk ekranlarında Güven Kıraç ve Beyaz’ın sunduğu ’Nası Yani?’nin dün akşamki konusu, ’İlişkilerdeki özgürlük’tü. Programa davet edilen Safiye Soyman ve Faik Öztürk’ün, ilişkilerine bakışları ve tavırları ekran başındakileri bir hayli güldürdü.
İşte Soyman ve Öztürk’ün canlı yayındaki diyaloglarından bir kısmı...
Beyaz-Faik bey sizi kısıtlar mı? En çok nelere kızar?
Soyman-Yakası açık kıyafet giydirmiyor. Benim ondan önce eve girmem gerekiyor. En çok bunlara kızıyor. Tek başıma çarşıya çıkınca Faik kıyameti koparıyor. Bırakın erkek arkadaşı kız arkadaşımla bile yemeğe gidemiyorum.
Öztürk-Aramızda sahte ve yapmacık bir şey yok.
Soyman- Sürekli dırdır yapıyor.
Öztürk-Ben evliliklerde aşkın değil, saygının, sevginin, dürüstlüğün olduğuna inanırım. Şu anda kısıtlanacak bir şey yok ki.. Zaten ben en zirvede oturuyorum!
Beyaz-Safiye hanım tam bir elma. (Gülüşmeler)Yani, ben ilişkilerde ’bir elmanın iki yarısı’ gibi bir anlayışa inanmıyorum. Herkes kendi başına bir elmadır. Safiye hanım, konumu, kadınlığı, kazandığı para ve güzelliğiyle tam bir elma. Para kazanmasaydı, yine onu sever miydiniz?
Öztürk-Ben safiye Soymanı evde Sayfiye Soyman olarak görmem. Evimin hanımı. Dışarı çıkınca sanatçılığını farkederim. Evde farketmem.
Beyaz-Safiye hanım, size sormadan bir şeyler yapabilir mi?
Öztürk-Ben bir vatanı, bir bayrağı, bir toprağı olan bir insanım. Benim çok geniş bir mezhebim yok. Benim çevremde yadırganacak bir hayatım yok. Safiye bir yere gidip rahat oturursa ve ertesi gün bir arkadaşım gelip bunları anlatırsa bu hoş olmaz.
Soyman-O telefon var ya, çalıp çalıp cevap vermezse çok kızarım. Kafayı yiyorum. Özellikle Ankara’dan İstanbul’a geldiğimde.
Öztürk-Safiye telefonu açmadığı zaman yerim.
Beyaz-Ne yersiniz?
Öztürk-O anda mevcut olan ne varsa onu yerim.
Soyman-Telefon cevap vermezse küsüyorum. bir hafta konuşmuyorum. Çünkü gıcık oluyorum.
Öztürk-Bize zarafet dersi aldırmak istediler. Hani ekrana çıkıyoruz ya! ’Arabadan inince, gidip Safiye’nin kapısını aç’ dediler. Ben onun kapısını açsam 6 ay inmez.
Soyman-Ben onu sevdiğim için katlanıyorum. Aramızda maddiyat yok. Kadın Erkekle eşit değildir, erkek öndedir.
Öztürk-Biz ikimiz de mesaj atmayı bilmiyoruz. Safiye yeni bir numara almış. Bana Melek adıyla bir mesaj yazıyor. Bilmediği için aralara nokta koyarak yazar o. Tabi ben mesajı alınca ondan olduğunu anladım. ’Sizden çok hoşlanıyorum. Tanışabilir miyiz?’ diye yazmış. Ben hiç aramadım. Eve geldi İstanbul’dan. Mesajı gördü. ’Kim bu Melek’ dedi. ’Ne bileyim. kimse bul getir’ dedim. Safiye de bana ’Aferin Faik, adam gibi bir adammışsın. Bir haftadır cevap vermedin’ dedi.
Soyman-Şimdiki evliliklere bakıyorum hemen ayrılıyorlar. Benim antidepresanım Faik. 8-10 senedir bunu çekiyorum sabırla, saygıyla. Mesela ben nikaha imza atmıyorum. Heyecan aşk gider. Onun içini rahatlatmak istemiyorum. Benimle bu kadar ilgilenmez diye.
Kaynak: Televizyon Gazetesi