Safiye Soyman'ın gelini evi terk etti
Abone olSafiye Soyman'ın gelini evi terk etti! Soyman'ın MS hastası oğlu ile evlenen gelin, düğün sonrası takıların elinden alındığını iddia etti.
Türk sanat müziği solisti Safiye Soyman’ın MS
hastası oğlu 38 yaşındaki Harun Akaröz ile 10 gün önce evlenen 28
yaşındaki Gönül Akaröz (Erdoğmuş), önceki gün evini terk ederek
baba evine döndü.
Düğünde takılan takıların, düğün bitiminde çıkarılıp alındığını, bu
nedenle tartışma yaşandığını belirten Gönül Akaröz, evlilik
sözleşmesini sormak için aradığı Safiye Soyman'ın eşi Faik
Öztürk’ün evi terk etmesini istemesi üzerine, ağlayarak babaevine
döndüğünü söyledi. İspanya'dan bu sabah dönen Safiye Soyman ise
kendisine telefonla ulaşan DHA muhabirine, gelininin evlilik
sözleşmesini bilerek imzaladığını, babaevine de çocuğunu almaya
gittiğini söyledi.
Türkiye Taşkömürü Kurumu’ndan emekli maden işçisi 56 yaşındaki Ali
Erdoğmuş ile ev kadını aynı yaştaki Müzeyyen Erdoğmuş’un 4
çocuğundan en küçükleri Gönül Akaröz’ün, şarkıcı Safiye Soyman’ın
MS hastası oğlu Harun Akaröz ile olan evliliği kısa sürdü. 3 Ekim
Pazar günü Ankara Gölbaşı Mogan Gölü kenarındaki restoranda yapılan
düğünle evlenen çiftin mutluluğu, gazete ve televizyonlarda geniş
olarak yer aldı. Ancak Gönül Akaröz, Çankaya'da eşiyle birlikte
oturduğu evden önceki gün akşam ayrıldı. Geceyi bir otelde
geçirdiğini belirten Gönül Akaröz, dün akşam saatlerinde de,
kendisini almaya gelen babasıyla birlikte Zonguldak’ın Ereğli
İlçesi’ndeki babaevine döndü.
EVLİLİK GÖRÜCÜ USULÜ OLMUŞ
4 yıl önce bir evlilik yaşayan ve 2 yıl önce boşandığı eşinden 2.5
yaşında bir kızı bulunan Gönül Akaröz, Harun Akaröz ile basına
yansıdığı gibi Ereğli’de bir yemekte tanışmadıklarını, yengesinin
aracılığıyla tanıştıklarını öne sürdü. Ankara Keçiören’de oturan
yengesi Demet Elmas ile Safiye Soyman’ın ablasının komşu
olduklarını belirten Gönül Akaröz şunları anlattı:
“11 Eylül’de yengem beni aradı ve Safiye Soyman’ın oğluyla evlenmek
isteyip istemediğimi sordu. Ben önce düşünmediğimi söyledim. Sonra
annemlerle konuştum ve kabul ettim. Beni Ankara’ya çağırdılar. 14
Eylül’de otobüse bindim ve gittim. Terminalde beni karşıladılar.
Safiye ablanın evine gittik. Harun ile tanıştım. Beni beğendiler. 2
akşam orada kaldım. 25 Eylül’de de Safiye abla ve Faik ağabey beni
istemeye geldi. 1 Ekim’de nikah, 3 Ekim’de de düğün yaptık.”
DÜĞÜN BİTER BİZMET TAKILARIMI ALDILAR
Düğünde takılan takıların, aynı akşam kendisinden alındığını ileri
süren Gönül Akaröz şu iddialarda bulundu:
“Takılar, hırsız gibi bileğimden çıkarıldı. Safiye abla, düğün
biter bitmez, daha ailemi yolcu etmeden bileziklerime varıncaya
kadar hepsini aldı. Neymiş; Hırsız olayı varmış Çankaya’da. Eve
daha önce hırsız girmiş. Ben, ‘1-2 gün takayım, sonra alırsınız’
dedim. O gece problem çıktı. Beni o gece göndermek istediler. Ben
altınları takmak isteyince o gece ‘git’ dediler. ‘Sen altın için
gelmişsin’ dediler. Ben altın için gelsem zaten kabul etmezdim.
Alyansı bile 2 gün önce aldılar. Safiye abla, düğünde kendi
küpelerini bana takta. Bir tek eşofman takımı alındı. Başka da
birşey yok. Aileme de ‘Herşeyi aldılar’ diye yalan söyledim.”
EVLİLİK SÖZLEŞMESİNDEN HABERİM YOKTU
Safiye Soyman’ın, düğün akşamı yaşanan tartışmadan sonra kendisini
hiç aramadığını kaydeden Gönül Akaröz, şöyle devam etti:
“Önceki gün bir televizyon kanalında evlilik sözleşmesi olayını
duydum. Bunu sormak için Faik ağabeyi aradım. Bana, ‘Evet, sözleşme
yaptım, ben yaptım’ dedi. ‘Benim niye haberim yok?’ dedim. ‘Sana
söyleme gereği duymadım, niye söyleyeyim?’ dedi. Sözleşmede de ne
olduğunu söylemedi. Sonra Harun’a sordum. Evin ve arabanın
annesinin üzerine olduğunu söyledi. ‘Benim üzerime hiçbirşey yok’
dedi. O sırada Faik ağabey aradı tekrar. ‘Sen araba için mi, ev
için mi geldin? Sen bizim malımıza gelmişsin. Senin orada işin yok,
git’ dedi. Ben de ağlayarak eşyalarımı toplayıp çıktım.”
Gönül Akaröz, nikah için kuföre gittiğinde yanına gelen şoförün
işlemler için bazı evraklar imzalattığını, o sırada evlilik
sözleşmesine de imza atmış olabileceğini, ancak bundan haberinin
olmadığını söyledi.
BOŞANMA DAVASI AÇACAK
Harun’u sevdiğini, durumunu bile bile, sonuna kadar yanında olmak
düşüncesiyle evlendiğini anlatan Gönül Akaröz daha sonra şöyle
konuştu:
“İstenmediğim yerde nasıl durabilirim? Ayrıca, Allah korusun yarın
öbür gün Harun’a bir şey oldu, malı yok üzerinde, hiçbirşeyi yok.
Ben ortada kalıyorum o zaman. Ben ne yapacağım? Çocuğum var benim.
Bana bunu yapmayacaklardı. Ben, çocuğumun geleceğini de düşünmek
zorundayım. Ev almışlar, araba almışlar. Hepsi yalan. Ev olsun
Harun’un üzerine olsaydı. Ama hiçbirşeyi yok. Boşanma davası
açacağım. Ben rezil olmuş durumdayım. Benim hayatımı mahvettiler.
Oyuna geldim.”
BABA: GURURUMUZ KIRILDI
Gururlarının kırıldığını belirten baba Ali Erdoğmuş da, “Kızımın
bir kibrit çöpü bile yok orada. Bu gurur meselesi. Utancımdan
minibüse binemedim. Araba tuttum, kızımı karanlıkta getirdim
Ankara’dan. Bizi oyuna getirdiler. Kendi reklamlarını bizi
kullanarak yaptılar” diye konuştu.
SOYMAN: ÇOCUĞUNU ALMAYA GİTMİŞTİ
Düğünde ‘bana anne diyen bir gelinim var’ diyerek mutluluk
gözyaşları döken Safiye Soyman ise, gelininin baba evine dönmesine
anlam veremediğini söyledi. Düğünden bir gün sonra İspanya’ya
gittiğini belirten Safiye Soyman'a, bu sabah döndüğü İstanbul'daki
evinde DHA muhabiri telefonla ulaştı. Gelininin Zonguldak’a, ilk
eşinden olan çocuğunu almaya gittiğini söyleyen Soyman, bunun
dışında kendisinin hiçbir şeyden haberinin olmadığını öne sürdü.
Soyman şunları anlattı:
“Gelinim Zonguldak'a çocuğunu almaya gideceğini söylemişti. Ben
yurtdışındaydım. İspanya’dan sabahleyin Sabiha Gökçen Havaalanı’na
inip, evime yeni girdim, haberi de sizden öğrendim. Oğlum ve
gelinimin evlendiğinin ertesi günü programım gereği İspanya’ya
gidecektim ve gittim. Gelinimin babasının evine gittiğinden haberim
var. Ancak gelinimin 2.5 yaşında bir kızı var. Kızımı alıp
getirecekti.”
EVLİLİK SÖZLEŞMESİNİ BİLEREK İMZALADI
Gelini Gönül'ün evlilik sözleşmesini bilerek imzaladığını da
savunun Soyman, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Her evlilikte sözleşme yapılır. Bir tek o değil ki, herkes
yapıyor. Evlilikler de bir kere olmuyor ki. Gelinim herşeyi
biliyordu. Gelinim nüfus kağıdını nikahta alırken kendisine, ‘bu
evlilik sözleşmesi’ dedim ben. Prosedür gereği herkes evlilik
sözleşmesine imza atıyor. Bunlar nereden çıkıyor?. Bu iddialar
bahane değil. Gelinim ‘memlekete çocuğumu almaya gidiyorum’
demişti. Hiçbirşeyden haberim yok. İspanya’ya gidip, Barselona’dan
yeni döndüm, şok oldum. Telefonumu da kapatmıştım, az önce gelip,
telefonumu da yeni açtım, hiçbir şeyden haberim yok.”