Sabancının yapısal çözümü
Abone olTÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı olumsuz etkilere karşı yapısal çözüm önerdi.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu
Başkanı Ömer Sabancı, önümüzdeki aylarda da devam etmesi beklenen
uluslararası piyasalardaki hareketliliğin neden olabileceği olası
olumsuz etkilere karşı, Türkiye için tek kalıcı çözümün ''yapısal
önlemler'' olduğunu söyledi.
Biga Sanayici ve İşadamları Derneğinin (BİSİAD) davetlisi olarak
Biga'ya gelen Sabancı, Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları
Dernekleri Federasyonu (BASİFED) ve BİSİAD'ın ortaklaşa düzenlediği
''AB Süreci ve Türkiye'nin İçinde Bulunduğu Ekonomik Konjonktürde
KOBİ'lerin Temel Sorunları'' konulu toplantıda konuştu. Sabancı,
son günlerde arka arkaya gelen bir dizi olumsuzlukların ekonominin
gidişatı konusunda herkesin kafasında soru işaretleri yarattığını
söyledi.
Piyasalarda yaklaşık 1 aydır devam eden dalgalanmaların, dünyada
meydana gelen gelişmelerden kaynaklandığını anlatan Sabancı, ''ABD
Merkez Bankası'nın, enflasyon artışı riskine karşılık faiz
oranlarını yüzde 5 seviyesine çıkartması ve faiz oranlarındaki
artışın devam edeceğinin sinyallerini vermesi, özellikle gelişmekte
olan ekonomilerde fon kaçışı yaşanmasına neden oldu'' dedi. Bunun
bütün dünyada, ''yükselen pazarlar'' olarak adlandırılan ülkelerde
aynı şekilde yaşandığını belirten Sabancı, ''Önümüzdeki aylarda da
devam etmesi beklenen uluslararası piyasalardaki hareketliliğin
neden olabileceği olası olumsuz etkilere karşı, Türkiye için tek
kalıcı çözüm yapısal önlemlerden geçiyor'' diye konuştu.
''EKONOMİNİN DAYANIKLILIĞI GÜÇLENDİRİLMELİ''
Ekonomik krizde, ekonomik ve siyasi istikrar yönünde gösterilen
çabaların olumlu sonuçlar verdiğini, Türkiye ekonomisinin 2002-2005
döneminde başarılı bir performans ortaya koyduğunu, alınan yolun
gelecek açısından ümit verici olmakla birlikte, tek başına yeterli
olmadığına işaret eden Sabancı, devamla şunları söyledi:
''Ekonomimizin bugüne kadar sergilediği bu başarının ardından,
olumlu seyreden uluslararası konjonktürün eskisi kadar olumlu
olmadığı bugünkü ortamda yapılması gereken, ekonomimizin
dayanıklılığının güçlendirilmesidir. Bu bağlamda son günlerde
piyasalarda görülen dalgalanmaların bize, istihdam, toplumsal refah
düzeyi, gelir eşitliği gibi konularda kayda değer ilerlemeler
sağlayabilmemiz ve sürdürülebilir büyüme oranlarına ulaşabilmemiz
için ihtiyacımız olan uzun dönemli stratejilerin önemini
unutturmasına izin vermemeliyiz.''
UZUN VADELİ STRATEJİ ÖNERİSİ
Sabancı bu arada, TÜSİAD olarak, yoğun global rekabet ortamında
Türkiye'nin de aralarında bulunduğu gelişmekte olan ülkelerin,
yalnızca bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu yapısal reformlarla
yetinmeyip, geleceğe dönük ''uzun vadeli stratejiler''
geliştirerek, bunların gerektirdiği yapısal dönüşüm sürecini
bugünden başlatmasının, uluslararası boyutta bir zorunluluk haline
geldiğinin bilincinde olduklarını vurguladı. Sabancı, ''Reform
sürecinin, yapısal reformlardan mikroekonomik reformlara doğru
genişletilmesi ve derinleştirilmesinin, piyasalara, hükümetin ve
Türkiye'nin kalıcı ekonomik kazanımlar konusundaki ısrarını
kanıtlamanın yanısıra, üretim, paylaşım ve tüketim süreçlerinde
neden olacağı kazanımlarla da beklentilerin yeniden olumluya
dönmesine katkıda bulunacaktır'' diye konuştu.
Sabancı, şunları kaydetti: ''Uluslararası gelişmelerin ekonomimizi
kontrolümüz dışında olumsuz biçimde etkilemesinin önüne
geçilebilmesi için, Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu döviz kaynaklarını,
doğrudan yabancı sermaye yatırımlarıyla karşılaması gerekiyor. Tabi
bunun içinde Türkiye'de yatırım yapmanın cazip olması lazım. Sadece
yabancı sermaye için değil, yerli sermaye için de yatırımı
caydıracak en önemli husus, haksız rekabet ortamı yaratarak, yeni
yatırımların ve buna bağlı olarak oluşacak yeni istihdam
olanaklarının önündeki kayıtdışı ekonomidir. Kayıtdışı ekonomi
beraberinde kayıtdışı istihdamı yaratmaktadır.''