Sabancı, Ülker'e rakip oluyor
Abone olSabancı Grubu'nun gıdadaki atağı devam ediyor Ocak ayında bisküviyi çıkarmaya hazırlanan grup, Ülker'e rakip olacak..
Dünden Bugüne Tercüman'ın haberine göre, gıda sektöründe büyüme
kararı alan Sabancı Holding'in bu alandaki atağı devam ediyor. Ocak
ayında bisküvi üretimine başlayacak olan grup, 60 çeşit bisküvi ile
pazara iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Öte yandan
çikolatayla ilgili çalışmalarını da sürdüren Sabancı Topluluğu 2005
yılında da çikolata pazarına girme planları yapıyor. Grubun gıdayı
da stratejik faaliyet alanlarından biri olarak belirlediğini
söyleyen Sabancı Holding Gıda Grubu Başkanı Haluk Dinçer,
Tercüman'ın sorularını cevapladı. Bisküvi üretimine ne zaman
başlıyorsunuz? Bir fabrika almayı planlıyor musunuz? Tüketici
Piyale Bisküvi ile ocak ayında tanışacak. 60 çeşit üreteceğiz.
Hepsi değil ama bazıları yepyeni tatlar olacak. Ülkenin 50 yıldır
yediği bisküviyi yeniden insanların önüne sunmak bize yakışmaz.
İnsanlar belli markaları bırakıp bize gelecek. Bisküvi üretimini
Saray'ın tesislerinde yapacağız. Bunun dışında pek çok kategoride
çalışmalarımız devam ediyor. O kategorilerden biri de çikolata
olacak. Çikolata için ne zaman düğmeye basılacak? Çikolatada daha
hazırlığımız o kadar yok. Tüketicinin Piyale Çikolata ile tanışması
için bir yıl daha beklemesi gerekiyor. Mevcut yabancı ortaklarla
gıdada büyümeyi neden düşünmediniz? Gıda sektörü sadece yağ, su ve
süt ürünlerinden oluşmuyor. Ne yazık ki yabancı ortaklarımızın
Türkiye'de var olma nedenleri bu alanlar. Ama biz daha hızlı
hareket etmek, yabancı ortağımızın pek fazla ilgilenmediği alanlara
girerek Türkiye'deki fırsatları doğru değerlendirmek istiyoruz. Bu
amaçla da GıdaSa'yı kurduk. Piyale'nin alınması bu anlamda ilk adım
oldu. Yani mevcut ortaklarımızla çıkar çatışmasına girmeden kendi
başımıza gıdada büyüme kararı aldık. Bu arada şunu belirtmekte
yarar görüyorum. Yabancı ortaklar dünyada çok sayıda ülkede benzer
işi yaparak bir sinerji yaratmaya çalışıyorlar ve belli
stratejilerin doğru olduğunu düşünüyorlar. Her zaman Türkiye'nin
gerçekleriyle bu stratejiler bire bir örtüşmüyor. Gıda grubuun
cirosu şu anda ne kadar? Neyi hedefliyorsunuz? Bizim 400 milyon
dolarlık gıda portföyümüz var. Piyale'nin bu seneki oranı 50 milyon
dolar olacak. Piyale markalı ürünlerin satışı her sene ikiye
katlanacak. Gıdayı ana stratejik işlerimizden biri olarak görüyoruz
ve burada kendimize 2007 yılı için 1 milyar dolarlık bir vizyon
çizdik. Sırada hangi markalar var? Piyale bizim tarifimize çok uyan
bir marka. Bunun gibi markalar bundan sonra oldukça Sabancı
ilgilenecektir. Piyale'de her zaman yenilikçilik ve yaratıcılık ön
plandadır. Eğer insanlara daha önce tatmadıkları bir şeyler
sunamıyorsak, bunu Piyale altında yapmak gibi bir niyetimiz yok.
Çünkü bunun bir anlamı yok. 5 nesildir Türkiye'de insanlar Piyale
yiyor. Türkiye'de Piyale kadar tanınan, bilinen, üstün nitelikler
taşıyan bir marka daha bulabileceğimizi düşünmüyorum. Atatürk'ten
altın madalya almış bir marka. Bize gelen fırsatları
değerlendiriyoruz. Arzumuz budur ama şartımız değil. Sabancı'nın
ortağa ihtiyacı yok Devam eden ortaklıklar ve ayrılıklar gündemde
Danone'de iki yıl önce bir süre daha devam edelim ve duruma bakalım
kararı alınmıştı. İki sene geçti. Şimdi değerlendirme
safhasındayız. Yollarımı ayırabiliriz de birlikde devam edebiliriz
de. Önemli olan ortakla birlikte ne kadar değer
yaratabildiğinizdir. Danone'un Türkiye'ye tek başına gelme ihtimali
tabii ki var. Bu durumda su ve sütte kendi markalarımızla yolumuza
devam ederiz. Öte yandan yüzde 49 ortak olduğumuz KraftSa'dan
ayrıldık. Marsa ile yolumuza devam ediyoruz. Dünyanın en büyük
şirketleri ile ortaklık amacı güden bir kuruluş değiliz.
Sabancı'nın o yada bu ortağa ihtiyacı yok. Suriye'ye yağ fabrikası
Suriye pazarında çok kuvvetliyiz. Bizim markalarımız Suriye'nin en
kuvvetli margarin markaları. Dolayısı ile Suriye'de margarin ve
sıvı yağ fabrikası kurma projemiz var. Benzer bir proje Irak için
de düşünülüyor. Ama Irak'ın biraz daha istikrara kavuşmasını
arzuluyoruz. Irak'ta bombalar patlarken yatırımları gerçekleştirmek
gecikebilir. Irak'a BM'in petrol karşılığı gıda programı kapsamında
Marsa'nın ciddi ihracatı oldu. Marsa Kuzey Afrika ülkelerinde, Türk
Cumhuriyetlerde çok iyi tanınır. Irak'a İhracatımız sürüyor ama
yatırım için doğru zamanı bekliyoruz. Irak'a bu sene 40 bin ton yağ
sattık. ABD askerlerine su sattık. Cola ilgi alanımızda değil
Cola'ya girmek gibi bir niyetimiz yok. Burada bahsettiğimiz
yaratıcılığa bir katkımız olacağını zannetmiyoruz. Oturmuş
oyuncuları var. Cola Turka'nın da yakaladığı söylenen başarının ne
kadar kalıcı olacağını zaman gösterecek. Su, meyve suyu ve maden
suyunda varız. Her zaman da olacağız. Öte yandan Şaşal'ı İl Özel
İdaresi'nden 10 yıllığına kiraladık. Orada üretime geçtik. Bizimle
ilgili bir dava yok. Şaşal özellikle Ege Bölgesi'nde bilinen ve
güvenilir bir markaydı. O bölgede güç kazanmak bizim için
önemliydi. Gıdanın büyüme potansiyeli yüksek Gıda sektörü geçen
seneye göre iyi bir performans izliyor. Özellikle Irak'a yapılan
ihracatlar iç piyasayı rahatlattı. 2004 daha iyi olacak. Çünkü iyi
bir rüzgar esmekte. Gıdanın büyüme potansiyeli yüksek. Toplam 40
milyar dolarlık bir pazar var. Bunun ancak yüzde 20'lik bölümü
ambalajlı, hijyenik ve markalı ürünler. O sebeple de çeşitli
grupların ilgisi var. Türkiye'nin yapısı dolayısıyla büyük gruplar
daha şanslı. Küçük üreticilerin dağıtım kanallarında, marketlerde
yer alması çok kolay değil. Önümüzdeki dönemde marketlerin daha da
güçleneceğini düşünüyorum. Resimaltı_Tüketimde canlanma olduğunu
söyleyen Dinçer, enflasyonun düşmesi ile birlikte tüketicinin
lehine bir dönemin başladığını belirterek, "İnsanlar elbette aç
kalmıyor. Bi sebeplede yüksek enflasyonun bedelini her zaman
tüketici ödüyordu" dedi. Resimaltı_Haluk Dinçer'in eşi Suzan
Sabancı Dinçer de 1997 yılından beri Akbank Yönetim Kurulu’nda
Murahhas Üye olarak görev yapıyor. Daha önce hazine ve fon
yönetiminden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan
Suzan Sabancı Dinçer, aynı zamanda Sabancı Holding İnsan Kaynakları
Komitesinin de üyesi. MARKET MARKALARI ÇOK MONOTON Bir tüketici
olarak baktığımda market markaları çok monoton, sıkıcı ve itici
geliyor. Piyale markasını asla market markası ile kıyaslamam. Eğer
bir ürün kendisini market makalarından çok da fazla
farklılaştıramamışsa ve insanlarla iletişim kuramamışsa maket
markaları karşısında şansı kalmıyor. Maket markaları biraz daha
büyüyebilir ama yurtdışındaki kadar olacağını düşünmüyorum. Çünkü
Türkiye'de marketler çok yaygın değil. Market markaları fiyat
açısından cazip geldiği için özellikle de kriz dönemlerinde çok
daha iyi satış yapıyorlar.