Saadet'ten bağımsızlık uyarısı
Abone olSaadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mete Gündoğan'tan bağımsızlık eleştirisi. 29 Ekim 2004'te atılan imzaların bağımsızlığın devri anlamına geldiğini savundu.
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mete Gündoğan, ''29 Ekim
2004'te, Avrupa Anayasasına imza atarak, bağımsızlığımızı Brüksel'e
devretmenin ilk adımını atmış olduk. Bu mu siyasi bağımsızlık
anlayışı?'' diye sordu. Gündoğan, düzenlediği basın toplantısında,
1. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti'nin tamamen çökertildiğini
ve önüne Sevr Anlaşması konulduğunu, ancak Türk milletinin ülkenin
dört bir yanında yakılan İstiklal ateşi ile silkindiğini ifade
etti. Bugün kutlanan bayramın, bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ne
doğru atılan önemli bir adımı ifade ettiğini kaydeden Gündoğan,
Atatürk'ün ''Tam bağımsızlık denildiği zaman, elbette siyasi, mala,
iktisadi, adli, askeri, kültürel ve benzeri her hususta tam
bağımsızlık ve tam serbestlik demektir'' sözlerini anımsattı. ''29
Ekim 2004'te, Avrupa Anayasasına imza atarak, bağımsızlığımızı
Brüksel'e devretmenin ilk adımını atmış olduk. Bu mu siyasi
bağımsızlık anlayışı?'' diyen Gündoğan, Türkiye'nin Orta Doğu'da
emperyal güçlerin taşeronu olduğunu, AB ve ABD'nin talimatlarına
göre anayasa ve kanun değiştirir hale getirildiğini savundu. Mali
ve iktisadi açıdan bakıldığında, Türkiye'nin çok ağır borç altında
olduğunu, IMF ve Dünya Bankası gibi kuruluşların programlarını
harfiyen uygular, kıymetli madenleri, ekonomik tesisleri ve
topraklarını satar hale getirildiğini, insanların işsiz ve aç
bırakıldığını öne süren Gündoğan, adli açıdan bakıldığında da
adaletin tecellisinin çok geciktiğini ifade etti. Gündoğan,
''Anayasasına, yabancı mahkemelerin ülkemiz mahkemelerinden daha
üstün olduğu ilkesini koyan bir ülkede, adli bağımsızlıktan
bahsedilebilir mi?'' dedi. Türkiye'de yenilmişlik psikolojisi hakim
kılınmaya çalışıldığını, buna karşı milleti uyandırmak üzere
konferanslar düzenlediklerini, bunlara devam edeceklerini belirten
Gündoğan, ''Bu çalışmalarımız sonunda, işbirlikçi ve taşeron
zihniyetler gidecek, yaşanabilir bir Türkiye, yeniden büyük Türkiye
ve adil temeller üzerinde yeni bir dünya kurulacaktır'' dedi.