Saadet Partisi'nde Kazan kaynıyor
Abone olSaadet Partisi'nin dünkü olaylı kongresinden sonra tasfiye edilen isimlerden eski Adalet Bakanı Şevket kazan zehir zemberek bir açıklama yaptı..
NTV'de Oğuz Haksever'in sorularını cevaplayan eski Adalet Bakanı
ve Saadet Partisi eski genel başkan yardımcısı Şevket Kazan,
kongreden bir gün önce Numan Kurtulmuş ile liste üzerinde
uzlaştıklarını fakat sabah 5 sıralarında listenin değişitirildiğini
açıkladı.
Kurtulmuş'un tecrübesizce davranıp, partiyi karıştırdığını belirten
Kazan, "Bugün bu hatayı yaptılar. Bu zamana kadar onlara
ağabeylik yaptık. Şimdi bu hatayı yapanlar cezasını
çekecektir." dedi.
Kazan şunları kaydetti: "Parti derin bir huzursuzluk
içerisinde. Teşkilatta karışıklık var ve büyük bir üzüntü var. 600
kişi oy kullanmadan gitti. Ben yeşil liste yokum deyince küsüp
gittiler. Numan Bey'in bu yaptığı maalesef bir tecrübesizliktir.
Çok yanlış bir siyasi hareket yaptık. Çok yazık etti."
TEPKİ GÖSTEREN SADECE ŞEVKET KAZAN DEĞİL
Saadet Partii’nin hafta sonunda yapılan olaylı kongresi ve kongrede yaşanan liste kavgası partinin bölündüğü ve Erbakan’ın izlerinin silindiği yorumlarına neden olurken, eski Refah Partisi ve Fazilet Partisi Milletvekili Mehmet Bekaroğlu Saadet Partisi kongresinde yaşananları, "Vesayet işi çözülmüş oldu ancak, 310 oy Kurtulmuş gibi prestij problemi yaratır. Genel başkanlığını tartışmalı hale getirdi. Yeni kongre yapmalı" sözleriyle değerlendirdi.
Saadet Partisi’nin hafta sonunda yapılan kongresinde yaşanan kavga görüntüleri ve 310 delegenin oyuyla genel başkanlığa seçilen Numa Kurtulmuş’un, Erbakan’ın oğlu, kızı, damadı ve Erbakan’a yakın isimlerden oluşan ‘yeşil liste’den ayrılarak ‘beyaz liste’ ile kongreye gitmesi ve yönetime Erbakan’ın istediği isimleri almaması, partinin bölündüğü yorumlarına yol açtı. Kulislerde ise şimdiden Erbakan’ın yeni parti kuracağı konuşulmaya başlanırken, eski Refah Partisi ve Fazilet Partisi milletvekilleri de kongre ve sonuçlarını değerlendirdiler.
-"GENEL BAŞKANLIĞI TARTIŞMALI YENİ KONGRE YAPMASI GEREKİR"-
MEHMET BEKAROĞLU (Eski Refah Partisi ve Fazilet Partisi
milletvekili, Saadet Partisi eski İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkan Adayı): Kongre olaylı geçti ancak Numan Kurtulmuş
ve partinin üzerindeki ‘vesayet’ görüntüsü de kırılmış oldu. Bir
anlamda vesayet işi çözülmüş, halledilmiş oldu. Ancak 310 oy Numan
Kurtulmuş için prestij sorunu yaratacak bir oydur. Dolayısıyla
genel başkanlığını tartışmalı hale getirdi. Ben delege olduğum
halde kongreye gitmedim. Gitmeme sebebim de ciddi değişim, dönüşüm
sağlanamadı. Birileri yine liste yazıyor, öbürleri oyluyor. Üyeye,
delegeye soran yok. Tüzük değişikliği yapalım, tek liste
dayatmasını kaldıralım. Çarşaf listeyle kongreye gidelim, delege
istediği kişiyi seçebilsin dedim. Ama yanaşan olmadı. Diğer
partilerde parti içi demokrasi nasılsa Saadet Partisi’nde de öyle.
Ancak sonuçları itibariyle bakıldığında Erbakan Hoca, bu kongreyle
siyaset dışına çıkmış oldu. Onunla birlikte bir dönemin
siyasetçileri de siyaset dışı kaldı. Bu sonucun ardından 310 oy
aldığı için Kurtulmuş’un güven tazelemek için yeni kongre yapması
gerekiyor. Hem bu teşkilatlarla işi seçimlerde çok zor hem de
tasfiye ettiklerinin yerine koyduğu isimler kamuoyunca tanınmıyor.
Siyasete devam edecekse 5-6 ay içinde çalışmalarını tamamlayıp yeni
kongreye gitmesi gerekiyor. Bu durumu ancak böyle onarabilir. Yoksa
bu kadroyla devam ederse olmaz. Vesayetten kurtuldu, yenileşme
kongresi de yaparsa bugüne kadar pek çok ismi partiye davet
ediyordu, bunları Saadet Partisi’ne katmış olur. Bunu yaparsa
1972’deki CHP kongresi gibi olur yoksa tarihe karışır.
-"SEÇİM SONUÇLARINA KADAR SAADET PARTİSİ’NDE SULAR DURULMAZ"-
ERSÖNMEZ YARBAY(Eski Fazilet Partisi ve AKP Milletvekili): Saadet Partisi’nde kurumsallaşma yok. Olmadığı için de bu tür çatışmaların yaşanması gayet normal. Otorite ile yönetilen partilerde patlamalar ani olur. Dün de Saadet Partisi’nin sakin devam eden kongresi bir anda karıştı. Daha önce DSP’de de gördük. Sakin bir partiydi ama bölündü. Otoriter partilerde bu tür ani krizler ve hareketler her zaman beklenebilir. Bence Saadet Partisi’nin işi bundan sonra daha zor. Numan Kurtulmuş’un bin 200 delegeden 310’unun oyunu alarak genel başkan seçilmesi genel başkanlığını tartışmalı hale getirdi. Kendisi ‘genel başkansam 10 tane adam alma hakkım yok mu’ demiş. Genel başkan ama 10 tane adam alma hakkı yok adamın. Seçilen liste de pek umut vaat etmiyor. Yönetime giren yeni isimler konusunda açıklık yok. Kim kimi temsil ediyor belli değil. Çok da iddialı isim görünmüyor. En azından Hoca’nın kızı ya da oğlundan birini listesine almalıydı. Menderes’in, Özal’ın oğlu da katkı için değil ama sembolik olarak hep bir yerlere alındı, bir yerlerde oldular. Erbakan’a saygı açısından oğlu ya da kızı listeye girebilirdi. Yaşanan görüntüler Saadet Partisi’nin oyunu artırmaz, azaltır diye düşünüyorum. Saadet partisi iç mücadeleyle bu seçimlere girer. Ve umulan neticeyi alamaz. Seçime kadar bu kriz hali devam eder, seçimlere kadar da sular durulmaz. Ancak seçimlerden sonra sular durulur.
-"AK PARTİLİLER EN AZINDAN HOCA’YLA YÜZYÜZE GELMEMİŞ YÜZÜNE DURMAMIŞTI"-
MUSTAFA KAMALAK(Eski Refah Partisi ve Fazilet Partisi
milletvekili, Saadet Partisi eski GİK üyesi): Kongrenin
ardından hiçbir arkadaşla durumu değerlendirmedim. Ancak sanırım
arkadaşlar bir araya gelir durum değerlendirmesi yapar. Sayın
Hocamız da durum değerlendirmesi yapıyor olsa gerek. Ancak sonuç
itibariyle bu gelişmeler bizim geleneklerimize hiç uymadı. Şık
olmadı. Partimiz adına üzücü bir durum bu bölünmüşlük görüntüsü. Şu
aşamada bölündüğü söylenemese bile Saadet Partisi bu Kongreden
güçlenerek çıkmadı. Tabana, millete bu mesajı veremedi. Kırıcı bir
durum ortaya çıktı. Milli görüş tabanı sorar bu durumda; Saadet’in
AK Parti’den ne farkı var diye? Bu durumların yaratılmaması
gerekirdi. AK Partililer partiden ayrılırken partileşirken,
Hoca’yla yüzyüze gelmeden, Anadolu tabiriyle yüzüne karşı durmadan
yollarını ayırdılar. Ama burada milli görüş liderine karşı tavır
konularak yol ayrımı yaratılmaya çalışılıyor. Zaman bu gelişmelerin
sonuçlarını ortaya koyacaktır.