Saadet Partisi neden hayır diyecek? İşte cevabı
Abone olSaadet Partisi, anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasında neden "hayır" diyeceğini anlatan bir kitapçık hazırladı. İşte detaylar...
Saadet Partisi tarafından 16 Nisan'da yapılacak
halk oylaması için kitapçık hazırlandı. Kitapçıkta Saadet
Partisi'nin "hayır" kararının gerekçeleri sıralandı.
"Anayasa Değişikliği Ne Getiriyor Ne Götürüyor?" başlıklı kitapçığın takdim yazısında, çalışmanın anayasa değişikliğinin getirdiklerini anlatmak, milletin neyi oyladığını bilmesini ve kararını "hamasetle değil düşünerek" vermesini sağlamak amacıyla hazırlandığı belirtildi.
Kitapçığın birinci bölümünde, anayasa hazırlanırken dikkat edilmesi gereken hususlar aktarıldı. "Anayasa Toplum Sözleşmesidir" başlığı altında, Türkiye'de yaşanan birçok problemin özünde 1982 Anayasası'ndan kaynaklı problemli hususların olduğu, bu nedenle insanların anayasa değişikliğinden bu hususların değişmesini beklediği vurgulandı.
ESAS OLAN BEKLENTİLERE CEVAP VERMEK..
Kitapçıkta, "Özde değişilik yapmak yerine başka
unsurlarla uğraşmak, sadece 'insanımızı oyalamak' anlamı taşır.
Oysa esas olan, beklentilere cevap vermek ve huzursuzlukların
nedenlerini ortadan kaldırarak hizmet etmektir."
değerlendirmesi yer aldı.
İkinci bölümde ise yeni hükümet sisteminin esasları ve bu esaslara ilişkin Saadet Partisi'nin görüşleri paylaşıldı.
Kitapçıkta, AK Parti ve MHP tarafından ortaya konan anayasa değişikliğinin aceleyle hazırlandığı, eksikliklerin ve problemli hususların giderilmesi için yeterince müzakere edilemediği, bu nedenle ülke açısından birçok endişe verici hususu içerdiği savunuldu.
Teklif edilen yeni sistemde cumhurbaşkanının, bakanları ve üst kademe kamu yöneticilerini ataması ve kamunun genel işleyişinin belirleyicisi olmasının tabii görüldüğüne ancak bu konuda tereddütler olduğuna işaret edilen kitapçıkta, "Ancak bu hususlarla alakalı muğlak bırakılan ve ileride nasıl idare edileceği konusunda netlik olmayan hususlar insanların zihninde bir problem olarak durmaktadır." ifadesine yer verildi.
Bu sorunların çözümünde esas meselenin "yönetim sistemi değişikliği" değil "yönetim zihniyeti değişikliği" olduğu kaydedilen kitapçıkta, anayasa değişikliğinin mevcut haliyle geçmesinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şahsına ve AK Parti'ye zarar vereceği ileri sürüldü.
DÜŞÜNMEDEN DEĞİL DÜŞÜNEREK KARAR VERELİM
"Saadet Partisi Bugüne Kadar Bu Konuda Ne Dedi?" başlığını taşıyan bölümde, Saadet Partisi'nin, prensip itibarıyla, yönetimde istikrarı ve adaleti tesis edecek bir başkanlık sistemine ya da cumhurbaşkanlığı sistemine karşı olmadığı ve Türkiye'de başkanlık sistemine ilişkin ilk öneriyi Milli Görüş partilerinin yaptığı hatırlatıldı.
Kitapçığın aynı bölümünde, "Anayasa'da yapılacak değişikliğin itibarını ve toplum tarafından kabulünü, 'yasama, yürütme ve yargı' arasındaki 'uyum ve denge' belirleyecektir. Bu üç erk arasındaki ilişki, 'denge ve denetleme' prensibi çerçevesinde, birinin diğeri üzerinde herhangi bir hakimiyet veya vesayet oluşturmasına imkan vermeyecek şekilde düzenlenmeliydi." değerlendirmesi yapıldı.
Kitapçığın "Sonuç" başlıklı son bölümünde, şunlar kaydedildi:
"Düşünmeden değil düşünerek karar verelim. Ülkemizin huzuru, refahı, saadeti ve akıbeti için... Niyet Hayır, Akıbet Hayır! Şüphesiz ki, mutlak güç ve kudret sahibi yalnızca Cenab-ı Hakk'tır. Allah ülkemizin ve milletimizin yardımcısı olsun."