Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov'dan Filistin meselesine kalıcı çözüm önerisi
Abone olRusya’nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov, “1967 sınırları içerisinde, başkenti Doğu Kudüs olan, İsrail’le barış ve güvenlik içinde bir arada var olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını öngören bilindik uluslararası yasal çerçeve zemininde tam teşekküllü bir müzakere süreci başlatılarak çözümlenebilir" dedi.
Rusya Ankara Büyükelçisi Aleksey Erkhov, Rus-Türk Kültür ve
Sanat Haftası açılış seremonisine katıldı.
Batı’nın gerçek anlamda bir yalan imparatorluğu olduğunun altını
çizen Erkhov, “ABD önderliğindeki sözde kolektif Batı, Sovyetler
Birliği’nin enkazı üzerinde, kendi ayrıcalıklılık kompleksinin
yönlendirmesiyle, tüm insanlığın kaderini yönetme hakkını kendi
tekeline aldı. Önce Sovyet daha sonra Rusya liderliğine verilen ve
NATO askeri bloğunun Doğu’ya genişlememesini öngören spesifik
siyasi güvenceleri bir kenara attılar. Batılı liderlerin bu
güvencelerinin bir aldatmaca olduğu ortaya çıktı, zira onları
muhafaza etmeye yönelik hiçbir niyetleri yoktu. Aynı zamanda,
NATO’yu Rusya sınırlarına yaklaştırarak, 'başkalarının güvenliğine
zarar vererek kendi güvenliğini güçlendirmemeyi' ve 'Avrupa’da
hiçbir ülkenin, ülkeler grubunun veya kuruluşların askeri veya
siyasi hakimiyetine izin vermemeyi' öngören AGİT’in en üst
düzeydeki resmi taahhütlerini ağır bir şekilde ihlal ettikleri
gerçeğinden de asla rahatsız olmadılar” ifadelerini kullandı.
Ukrayna krizinin bölgesel bir çatışma olmadığını söyleyen Erkhov,
“Rusya, topraklarının yüzölçümü açısından dünyanın en büyük
ülkesidir ve başka toprakları fethetmekle hiçbir şekilde
ilgilenmemektedir. Bu, bölgesel jeopolitik dengeyi tesis etme
girişimi de değil. Sorun çok daha geniş ve daha temelde olup yeni
uluslararası düzenin altında yatan ilkelerle ilgilidir” diye
konuştu.
Batılı azınlığın, onlarca yıldır mevcut olan bir dizi çözülmemiş
bölgesel krizi ikinci plana attığının altını çizen Erkhov, şöyle
devam etti:
“Bu bağlamda, Filistin-İsrail çatışmasından bahsetmemek mümkün
değildir. 75 yıldır devam eden bu çatışmanın zorla çözülemeyeceği,
yalnızca siyasi ve diplomatik yollarla, 1967 sınırları içerisinde,
başkenti Doğu Kudüs olan, İsrail’le barış ve güvenlik içinde bir
arada var olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını öngören
bilindik uluslararası yasal çerçeve zemininde tam teşekküllü bir
müzakere süreci başlatılarak çözümlenebileceği yönündeki tamamen
ilkeli ve tutarlı duruşumuzu hatırlatmak isterim. Mevcut geniş
çaplı tırmanışı, BM ve BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarına
uyulmasındaki kronik başarısızlıktan ve Rusya, ABD, AB ve BM’den
oluşan uluslararası arabulucuların çalışmalarının Batı tarafından
engellenmesinden kaynaklanan kısır şiddet sarmalının bir diğer son
derece tehlikeli tezahürü olarak görüyoruz.”