Rusya: İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılması, İslamofobik bir eylem
Abone olRusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılmasının "İslamofobik bir eylem" olduğunu belirtti.
Aşırı sağcı Rasmus Paludan, İslam düşmanlığı yapmaya devam
ediyor. İsveç'in ardından Danimarka polisinin korumasında başkent
Kopehang'ın popüler bölgelerinden Norrebro’ya giden Paludan,
bölgedeki caminin yanında cuma namazı kılınırken kurşun geçirmez
kask ve yelek giyerek eylem yaptı.
Polisin barikat kurduğu alanda çok sayıda kişi de Paludan’ın Kur'an-ı Kerim'e tükürdükten sonra yakışını izledi.
"Rus tarafı, bu olayı İslamofobik bir eylem olarak değerlendiriyor"
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, başkent Moskova'da düzenlediği basın toplantısında, güncel konulara dair açıklamalarda bulundu.
AA muhabirinin, Danimarkalı aşırı sağcı Sıkı Yön Partisi lideri Rasmus Paludan'ın Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakması ile ilgili sorusunu yanıtlayan Zaharova, bu olaya tepki vererek, "Rus tarafı, bu olayı İslamofobik bir eylem olarak değerlendiriyor." ifadesini kullandı.
Zaharova, "Hakaret içeren bu eylemler, tahmin edildiği gibi
Rus Müslüman camiası dahil İslam dünyasında sert tepki gördü. Bu,
sadece İslam, Hristiyan ve küresel din dünyasının değil, aklı
başında normal olan her bir kişinin sorunudur. Bu, ilk önce
özgürlük ve demokrasiyi din olarak benimseyen Batılı insanın
sorunudur." diye konuştu.
"Stokholm ne yabancı meşru hükümetlere ne de dünyadaki dinlere
saygı gösteriyor"
Kur'an-ı Kerim'in yakılmasının "yanlış" bir hareket olduğunu vurgulayan Zaharova, şöyle devam etti:
"Binlerce yıl insanın yaratıp koruduğu değerleri neye dayanarak yok
ediyorlar? Bu, sadece Kur'an-ı Kerim'i değil, Hristiyan değer ve
kutsal kalıntılar için de geçerlidir. Bu şahsın (Paludan) kendisine
ait bir şeyi, kendi parasını yakması gerekiyordu. Bu dürüst bir
hareket olurdu. Kur'an-ı Kerim'i yazan o değil. Başkasına ait bir
şeyi yok etmek, özgürlük gibi göstermek tamamen yanlış. Bu şahıs
ilk önce bir şey yaratıp, sonra bunu yok etseydi, o zaman
özgürlüğün kendisini yarı yolda bırakmadığını görürdük."
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström'ün olayı "ifade özgürlüğü" olarak nitelendirdiğine dikkati çeken Zaharova, "İsveç hükümetinin özgürlükle ilgili açıklamaların arkasına saklanmaya çalıştığını" vurguladı.
Zaharova, "Onlar, herkese insan hakları ve özgürlüklerine nasıl saygı duyulacağını öğretmeyi seviyor, her köşede demokratik olduklarını bağırıyorlar. Ama gerçekte, özellikle Stokholm ne yabancı meşru hükümetlere ne de dünyadaki dinlere saygı gösteriyor." şeklinde konuştu.