Rumları büyük endişe sardı
Abone olYapılan analizlerde, ''Papadopulos'un üstesinden gelmesi gerektiği belirtilen sorunlar'', ana başlıklar halinde verildi.
Kıbrıs'ta dün yapılan referandumlarda Annan planına yüksek
oranda ''hayır'' diyen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, bu kararın AB
içinde getirebileceği bazı sonuçlardan endişeli. Rum kesimindeki
gazetelerin büyük bölümü, dün ve bugün yaptıkları
değerlendirmelerde, Brüksel'deki ortamın ''olumsuzluğuna'' dikkat
çekerek, Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un kısa süre içinde
önemli sorunlarla karşılaşabileceğini belirtti. Rum kesiminde
yapılan analizler çerçevesinde, ''Papadopulos'un üstesinden gelmesi
gerektiği belirtilen sorunlar'', ana başlıklar halinde şöyle: -AKEL
ile işbirliğinin geleceği: Annan planının değerlendirilmesi
aşamasında, AKEL ile Papadopulos arasında ideolojik çatlakların
oluştuğuna işaret eden uzmanlar, Papadopulos'un, AKEL ve aşırı sağ
ile olan işbirliğinde denge araması gerekeceğini kaydediyorlar.
-Kıbrıslı Türklerle ilişkiler: AB'nin KKTC'ye yönelik bazı
açılımlar hazırlığında olduğunu bilen Papadopulos'un, bu önlemlerin
önüne geçebilmek amacıyla, yeni önlemler paketi ilan edeceği
belirtiliyor. -Kıbrıs sorununa ilişkin inisiyatifin geleceği:
Uzmanlar, Papadopulos'un Annan planına ''hayır'' denmesinin
müzakerelerin biteceği anlamına gelmediğini söylediğini, ancak
bundan sonrası için nasıl bir strateji izleneceği konusunda da net
tavır sergilemediğini ifade ediyor. Papadopulos'u bekleyen bir
diğer ''engel'' de uluslararası toplumun ilgi ve sempatisini tekrar
Kıbrıs konusuna çekebilmek. -AB ile ilişkiler: Uzmanlar, Rum
yönetimi ile AB arasındaki ilişkilerin ciddi şekilde zedelendiğini
kaydediyor ve yarın yapılacak AB dışişleri bakanları
toplantılarıyla birlikte, Rum kesiminin AB içinde çok sayıda
eleştiriye maruz kalacağını belirtiyor. -Yunanistan ile ilişkiler:
Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis, Yunanistan-Türkiye
ilişkilerinin Kıbrıslıların referandumda neye karar vereceklerinden
bağımsız olarak ilerleyeceğini açıklamıştı. Öte yandan uzmanlar,
Annan planında otonom politika takip eden Papadopulos'un,
''Yunanistan'ın, Kıbrıs sorunu ve Türkiye ile ilişkileri
birbirinden ayırmasına alışması gerekeceği'' fikrini savunuyor.
-ABD ile ilişkilerde çatlak: Papadopulos'un geçmişten bu yana kötü
olan ABD ile ilişkileri, Rusya'nın BM Güvenlik Konseyi karar
tasarısını veto etmesinden sonra daha da kötüleşmiş gibi görünüyor.
ABD'nin, Rum yönetimi hükümetinin perde arkasından müdahale
ettiğini düşündüğünü belirten uzmanlar, ilişkilerdeki güven
bunalımının aşılması için adımlar atılması gerektiğine işaret
ediyor. -Yeşil hattın yönetimi: Uzmanlar, yeşil hattın 1 Mayıs'tan
sonra AB'nin sınırı olarak belirlenmesinin, ''adanın bölünmesinin
tescili'' olarak değerlendirilebileceğine dikkat çekiyor. -BM Barış
Gücü: Uzmanlar, bu konuya ilişkin görüşlerini şöyle
değerlendiriyorlar; ''Papadopulos, Annan planını reddederek, BM
Genel Sekreteri ile, bürokrasiyle, uluslararası örgütlerle ve
Güvenlik Konseyi'nin en önemli üyeleriyle karşı karşıya geldi.
Kıbrıs sorununa ilişkin argümanların yıllardır dayandığı BM
kararlarının ciddiyeti azalacak, Kıbrıs'taki BM Barış Gücü'nün
(UNFICYP) Kıbrıs'tan gitmesi olasılığı doğabilecek.'' -Ekonomi: Rum
kesiminin ekonomisi, son yıl içinde, pek çok temel göstergeye göre,
Maastricht kriterlerinin altında seyrediyor. Irak savaşı nedeniyle
şu ana kadar düşük seyreden turizm gelirleri, geçen yılki düzeyin
yüzde 20 altında. Uyum maliyeti, AB'nin baskısı ve yaratılan kötü
ortam nedeniyle 1974'ten beri ilk kez ciddi bir ekonomik kriz
tehlikesi oluşuyor. Rum gazeteleri ve strateji uzmanları,
diğerleriyle karşılaştırıldığında, Papadopulos'un en büyük zorluğu,
ekonomi alanında yaşayabileceğini belirtiyor.