Rumlar'a Aliyev baskısı
Abone olDenktaş "Eğer kardeş milletler bizi önce tanısaydılar şimdi dengeli bir şekilde Rumlar'la anlaşma yapılırdı" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev'in, 24 Nisan'da yapılacak referandumlarda KKTC'den ''evet'',
Rum kesiminden ''hayır'' çıkması halinde, Azerbaycan'ın KKTC'yi
tanıma sürecinde ön sırada yer alacağına ilişkin sözlerinin,
''Rumlar üzerinde baskı yapacak bir beyanat olduğunu'' söyledi.
TBMM Genel Kurulu'nda yapacağı konuşma için Ankara'ya giden
Denktaş, Geçitkale Havaalanı'nda, ''Eğer kardeş milletler bizi daha
evvelden tanımış olsalardı şimdiye kadar dengeli bir şekilde
Rumlarla bir anlaşma yapılabilirdi. Çünkü Rumların bütün
düşünceleri tanınmamış bir Kuzey varoldukça, dünya kendilerine
'meşru Kıbrıs hükümeti' dedikçe Kıbrıs'ı alıp kaçma fırsatları
devam etmektedir'' diye konuştu. Rumların Avrupa Birliği'ne (AB),
tüm Kıbrıs'a sahip çıkmak için müracaat ettiğini kaydeden Denktaş,
''Bu nedenle bizim sıkı durmamız, devletimize sahip çıkmamız,
egemenliğimizi pazarlık masasına yatırmamamız çok daha büyük önem
arz etmektedir'' dedi. Kıbrıs sorununun bugün başlamadığını, Kıbrıs
sorunu başladığında Rum tarafının talebi ne ise bugün de hiç
değişmeden devam ettiğini belirten Denktaş, Annan planının Kıbrıs
Türklerini, egemenliği olmayan bir vilayet statüsünde gördüğünü,
Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un da Kıbrıs Türklerine,
''Azınlığım ve vatandaşım'' dediğini ifade etti. Rumların, Kıbrıs
Türklerini bir topluluk olarak istediğini ve AB normları ile
istedikleri yere götüreceğini bildiğini dile getiren Denktaş, ''Bu
nedenle Annan planına 'evet' demek ihtiyacını duymuyorlar'' dedi.
LİDERLER BİR TARAFA İTİLDİ KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Kıbrıs
sorununun kritik bir safhada olduğunu belirterek, ''Halkın
iradesine sunulmuştur, liderler bir tarafa itilmiştir, seçilmiş
olan liderlerin değerlendirmeleri kabul edilmesin diye bir tarafa
itilmiştir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir metot uygulanmış
değildir'' dedi. Cumhurbaşkanı Denktaş, Ankara'ya hareketinden önce
Geçitkale Havaalanı'nda yaptığı açıklamada, kabul edemeyecekleri,
Rum tarafı ile mutabık kalmadıkları ve 9 bin sayfalık bir
anlaşmanın, ''evet'' deyin diye halkın önüne konulduğunu ve kabul
edilmesi için ''büyük bir dış baskı olduğunu'' söyledi. Referanduma
kadar olan sürede, halkın soğukkanlılıkla her şeyi düşünerek karar
vereceğini umduğunu ifade eden Denktaş, ''Onu bunu dinleyerek
değil, hatta beni dinleyerek de hareket etmesin, ama şunu düşünsün,
nereye ne maksatla oy attığımı biliyor muyum, neticesi ne olacak,
statüm ne olacak biliyor muyum'' diye konuştu. KIBRIS TÜRKİYE'NİN
AB YOLUNDA ENGEL DEĞİL ''Kıbrıs'ın Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB)
yolunda engel olduğuna inananlardan değilim'' diyen Denktaş,
Kıbrıs'ı Türkiye'nin AB yoluna engel olarak koyanların, Türkiye'nin
AB'ye girmesini istemeyenler olduğunu söyledi. Kıbrıs'ın,
Türkiye'nin en haklı ve en güçlü davası olduğunu dile getiren
Denktaş, Türkiye'nin bu haklı davasında zayıflatılarak çökertilmek
istendiğini kaydetti. Denktaş, Kıbrıs sorununun, Rumların önüne
engel olarak konulması gerektiğini ifade ederek, sorunu halletmek
istemeyen tarafın ortaya çıktığını belirtti. ''Bugüne kadar
Kıbrıs'ta ne anlaşma yapılmışsa kendi inisiyatifi ve girişimiyle
yapıldığını'' dile getiren Denktaş, ''Ama anlaşmayı
sonuçlandıramamışsak, işte bugün ortaya koydukları niyetleri,
hedefleri ve siyasetleri nedeniyle olmamıştır. Bizim halkımız
bunları düşünmek mecburiyetindir'' dedi. Cumhurbaşkanı Denktaş,
Annan planı ilk sunulduğunda ''derhal kabul edilsin'' diyenlerin,
5. plan geldiğinde de aynı şeyi söylediğine işaret ederek,
kendisinin de birinci plan geldiğinde söylediğini, 5. planda da
söylediğini, ''Çok daha iyi olmalıdır, çok eksiği vardır, çok
aksağı vardır, kabul edersek, bizim istediğimiz yere değil Rumların
istediği yere ve başkalarının istediği yere götürüleceğiz''
dediğini anlattı. Referandumda Rum tarafı ''hayır'', Türk tarafı
''evet'' derse Türk tarafının ''çok şey kazanacağı'' düşüncesinin,
''En yanlış değerlendirme olduğunu kaydeden Denktaş, ''Rum hayır
dese de, evet dese de, AB'ye girmiştir. Bütün Kıbrıs'ı götürmek
istiyor. Bunu yapamayacağını göstermenin yolu hayır demektir''
dedi. ''Haklarımızı alarak AB'ye girmenin yolu hayır demekten
başlar'' diyen Denktaş, şöyle konuştu: ''Evet dersek, vilayet
olmayı, egemenlikten ve devletten vazgeçtiğimizi kendi ikrarımızla
bütün dünyaya duyurmuş olacağız. Ondan sonra yapılacak görüşmeler,
ki gene yapılacaktır, artık bize egemendik, devlettik, eşittik
demek hakkını vermeyecektir. Çünkü halk oyuyla bu kadarcığına razı
olduğumuza göre, liderleriniz, temsilcileriniz kim olursa olsun
ondan fazlasını isteyemeyecektir. Soğukkanlılıkla düşününüz.
Önünüze atılmış olan AB havucu, öyle zannettiğiniz kadar, sulu,
tatlı, zevkli bir havuç değildir. Bir bedeli vardır. Bu bedeli
vermeden de biraz sabırla AB'ye girilebilir. Yeter ki devletimize,
egemenliğimize sahip çıkalım. Yeterki önümüze konmuş olan tuzaklara
düşmeyelim.'' Cumhurbaşkanı Denktaş, referandum yasasını imzalama
sorumluğunun altına girmediğini belirterek, bu konudaki
sorumluluğu, kendisini uğurlamak için Geçitkale Havaalanı'na gelen
Cumhuriyet Meclisi Başkanı Fatma Ekenoğlu'na verdi. Denktaş,
Ekenoğlu'na, referandum yasasını Anayasa'ya uygun bulan Anayasa
Mahkemesi kararını eleştiren bir hukuki görüş de verdi.