Rumlar Maraş önerisini yineledi
Abone olDışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Kıbrıs eylem planını açıklamasının ardından, Maraş ve karşılıklı ticaretle ilgili önerilerini yeniden gündeme getirdi.
Kıbrıs Rum yönetimi, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı
Abdullah Gül’ün Kıbrıs eylem planını açıklamasının ardından, Maraş
ve karşılıklı ticaretle ilgili önerilerini yeniden gündeme getirdi.
Rum haber ajansına göre, gazetecilerin sorularını yanıtlayan Rum
yönetimi sözcüsü, Ticaret Sanayi ve Turizm Bakanı Yorgos Lillikas,
Türk önerilerine ilişkin yaptıkları temaslarda her iki konuyu da
yeniden gündeme getirdiklerini söyledi. Türk önerilerine yönelik
tepkilerini yorumlaması istenince, şöyle dedi: "Biz, Gül’ün
önerilerini şu ana kadar kimsenin benimsemediğini
değerlendiriyoruz. Aldığımız bilgilerden, AB’deki diğer
ortaklarımızla yaptığımız temaslardan, ilk günden itibaren AB’nin
büyük ülkeleriyle yaptığımız çok sayıda sondajdan, Kıbrıs
orunundaki tavrın değişmediğini saptadık. Dolayısıyla esasa ilişkin
tartışma konusu olmasını beklemiyorum." Türk önerilerine ilişkin
tepkisinden sonra AB Komiseri Olli Rehn nezdinde girişimde
bulunduklarını belirten Lillikas, "Yapılan girişimlerde Rum
yönetiminin Maraş ve karşılıklı ticaretle ilgili önerilerinin
tekrar edilip edilmediği" sorusuna, "Elbette her iki konuyu da
yineledik" ifadesini kullandı. Maraş’ın Rumlara iade edilmesi ve
Mağusa Limanı’nın Kıbrıslı Türklerle Rumların ortak yönetiminde
olması önerisini yeniden gündeme getirdiklerini kaydeden Lillikas,
Mağusa Limanı aracılığıyla iki toplum arasında ekonomik ve ticari
işbirliği köprüsü kurulacağını, hem de kamuoyunda, yeni bir
inisiyatif üstlenilmesi için olumlu bir ortam yaratılacağını
savundu. Rum yönetiminin, "Türk önerilerinin hiçbir şekilde diyalog
konusu olmasının söz konusu olmadığı" görüşünde olduğunu kaydeden
Lillikas, önerilerin, Türkiye’yi Gümrük Birliği Ek Protokolü’nü
"Kıbrıs Cumhuriyeti"ni de kapsayacak şekilde genişletmekle ilgili
bulunduğu zor durumdan kurtarmayı ve KKTC’yi siyasi açıdan
yükseltmeyi hedeflediğini savundu. Rum sözcü, "Bu hedeflerden ne
biri ne diğeri bizim için kabul edilir veya tartışma konusu
olabilir" dedi. Lillikas, şunları söyledi: "Bizim değerlendirmemize
göre, Kıbrıs sorununu çözüme götürecek yeni bir prosedüre yönelik
çabalara samimiyetle katkı koymaya ilgi gösterenlerin, ’sahte
devleti’ yüceltecek veya ayrı çıkarlar geliştirilmesini gündeme
getirecek öneri ve fikirleri değil, Kıbrıslı Türkler ve Rumlar
arasında işbirliği ve karşılıklı alış veriş köprüleri yaratacak
öneri ve görüşleri desteklemesi, bunlar üzerinde çalışması
gerekir." BM, ABD VE AB’NİN TEPKİLERİ BM, ABD ve AB’nin Türk
tarafının önerilerine tepkilerini yorumlaması istendiğinde de
Yorgos Lillikas, şunları söyledi: "Bu üç taraftan hiçbiri Gül’ün
önerisinin içeriğini benimsemedi. Türkiye tarafından yapılan bu
hareket, içeriği yorumlanmadan kutlandı. Gerçekte AB, ekonomik
varlık gibi kötü bir emsal yaratarak, Birlik içinde düzenlemeleri
gündeme getirecek şeyleri ve üye olmak isteyen bir ülkenin
taleplerini tartışamaz. ’Kıbrıs Cumhuriyeti’nin AB’ye Giriş
Sözleşmesi’nin değiştirilmesini de tartışamaz. Gül’ün önerilerinin
benimsenmesi Giriş Sözleşmesi’nde değişiklik anlamına gelir, ki bu
olamaz." "Türk önerisiyle ilgili BM’yle temas var mı?" sorusuna
karşılık Lillikas, "Temas var, Gül’ün önerileri sunulmadan önce de
Büyükelçimizin Genel Sekreter’le teması vardı ve bu temas devam
edecek" dedi. STRAW’IN TEMASLARI İngiltere Dışişleri Bakanı Jack
Straw’un ziyaretine de değinen Yorgos Lillikas, şunları söyledi:
"Bir yandan İngiltere’nin Kıbrıs sorununa ve Gül’ün ikinci kez
yinelediği malum önerilere ilişkin tez ve görüşlerini dinleme ve
elbette diğer yandan, kendi görüşlerimizi kendi
değerlendirmelerimizi ve İngiliz politikasıyla ilgili kaygılarımızı
ifade ve analiz etmek fırsatını bulduk. Kıbrıs sorununda,
görüşlerimizin, değerlendirmelerimizin, yaklaşımlarımızın
İngiltere’ninkinden farklı olduğu meseleler var. İki taraf
arasında, samimi bir diyalog gerçekleştiğini ve başka şartlar
altında olsaydı Straw’un ziyaretinin verimli ve çok daha yapıcı
olacağını değerlendiriyoruz." LAHEY KONUSU Rum Dışişleri Bakanı
Yorgo Yakovu’nun İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw’a sunduğu,
"1959-1960 Anlaşmaları ve garantiler konusunda müştereken Lahey
Adalet Divanı’na gidilmesi" önerisiyle ilgili soruya karşılık
Yorgos Lillikas, şöyle dedi: "Sayın Yakovu’nun ifadesi ve önerisi,
bir görüşme çerçevesinde ve Sayın Straw’un bu diyalogta dile
getirdiği görüşlerin sonucu olarak dile getirildi. Lahey Adalet
Divanı’na başvurulması yönünde hiçbir siyasi karar alınmış değil.
Ancak bu, gerek şimdi gerekse gelecekte değerlendirilecek bir
perspektiftir." "Böyle bir başvuru durumunda Lahey Adalet
Divanı’ndan ne isteneceğinin" sorulmasına karşılık ise Lillikas,
"Garantör ülke olarak İngiltere’nin sorumluluklarının ve farklı
yorumlanmakta olduğu görünen uluslararası hukukun netleştirilmesi
istenecek" dedi.