Rumlar kızıp toplantıyı terk etti
Abone olAvrupa Parlamentosuyla yapılan diyalog toplantılarına Rumların Türkiye'ye tavrı damga vurdu.
Avrupa Parlamentosuyla TBMM arasında diyalog organı Karma
Parlamento Komisyonunun (KPK) 59. toplantısına Rumların Türkiye ile
ilgili tavrı damga vurdu.
KPK toplantıları sırasında bazı Avrupa Parlamentosu üyelerinin Kıbrıs sorunu konusunu öne sürerek gündemi saptırma girişiminde bulundukları gözlemlendi.
KPK Eşbaşkanı Joost Lagendijk, bu girişimleri katı bir tavırla engelledi. Alman parlamenter Reneta Sommer, AB’nin 27 üyesi bulunduğunu, Türkiye’nin tanımadığı "Kıbrıs Cumhuriyetinin dikkate alınması gerektiğini anlatarak, aksi halde sorunların çözülmeyeceğini savundu. Lagendijk, bu yaklaşımı eleştirdi ve bunun, "Kıbrıs sorunu çözülmedikçe Türkiye ile tüm ilişkilerin durdurulması" anlamına geleceğini, bunun mümkün ve mantıklı olmadığını ifade etti.
Türk tarafı, bu tartışmalar sırasında, "Kıbrıs konusunda samimi ve gerçekçi olmak" çağrısında bulundu. Türk temsilciler, Kuzey Kıbrıs halkının 35 yıldır ambargolu ve izole olduğunu, üzerinde Türk ismi bulunan ürünlerin güneye sokulmadığını, adanın birleşmesinden yana tavır koyan Türk tarafının dışlandığını anlattılar.
TOPLANTIYI TERK ETTİLER
Türkiye’nin Güney Kıbrıs gemilerine limanlarını açmamasını eleştiren Rum parlamenter Marios Matsakis, Lagendijk’in Kıbrıs tartışmalarını engellemesi ve "gündemin mayınlanmasına" karşı çıkması üzerine toplantıyı terk etti.
KPK toplantıları, önümüzdeki saatlerde, Dışişleri Bakanı Ali Babacan, AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Ria Oommen-Ruijten ve AB Dönem Başkanı Slovenya’nın büyükelçisi Metka İpavic’in katılımlarıyla devam edecek.
BOR MADENİNE TARTIŞMASI
Toplantıda Gümrük Birliğinden kaynaklanan sorunlar ele alınırken bor madenine ilişkin endişeler dile getirildi.
Türk tarafı, dünya bor rezervlerinin yüzde 72’sinin Türkiye’de bulunduğunu hatırlatırken, AB’nin bu madeni "tehlikeli madde" kategorisine sokarak ihracat ve taşımacılığına çeşitli kısıtlamalar getirmesini eleştirdi.
Türkiye’nin 67 ülkeye bor madeni ihraç ettiği, yıllık cironun 400 milyon doları bulduğu hatırlatılırken, AB’nin son yaklaşımının Türk ekonomisine zarar verdiği ifade edildi ve tavır değişikliği gereği üzerinde duruldu.
AB Komisyonu adına KPK’ya katılan Jean Christophe Filori, AB’nin bu konuda Türk uzmanları da dinlediğini, görüşleri incelediğini ancak kararın oy birliğiyle verildiğini, kamu sağlığının ön plana alındığını anlattı.
KPK toplantıları sırasında bazı Avrupa Parlamentosu üyelerinin Kıbrıs sorunu konusunu öne sürerek gündemi saptırma girişiminde bulundukları gözlemlendi.
KPK Eşbaşkanı Joost Lagendijk, bu girişimleri katı bir tavırla engelledi. Alman parlamenter Reneta Sommer, AB’nin 27 üyesi bulunduğunu, Türkiye’nin tanımadığı "Kıbrıs Cumhuriyetinin dikkate alınması gerektiğini anlatarak, aksi halde sorunların çözülmeyeceğini savundu. Lagendijk, bu yaklaşımı eleştirdi ve bunun, "Kıbrıs sorunu çözülmedikçe Türkiye ile tüm ilişkilerin durdurulması" anlamına geleceğini, bunun mümkün ve mantıklı olmadığını ifade etti.
Türk tarafı, bu tartışmalar sırasında, "Kıbrıs konusunda samimi ve gerçekçi olmak" çağrısında bulundu. Türk temsilciler, Kuzey Kıbrıs halkının 35 yıldır ambargolu ve izole olduğunu, üzerinde Türk ismi bulunan ürünlerin güneye sokulmadığını, adanın birleşmesinden yana tavır koyan Türk tarafının dışlandığını anlattılar.
TOPLANTIYI TERK ETTİLER
Türkiye’nin Güney Kıbrıs gemilerine limanlarını açmamasını eleştiren Rum parlamenter Marios Matsakis, Lagendijk’in Kıbrıs tartışmalarını engellemesi ve "gündemin mayınlanmasına" karşı çıkması üzerine toplantıyı terk etti.
KPK toplantıları, önümüzdeki saatlerde, Dışişleri Bakanı Ali Babacan, AB Komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn, Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Ria Oommen-Ruijten ve AB Dönem Başkanı Slovenya’nın büyükelçisi Metka İpavic’in katılımlarıyla devam edecek.
BOR MADENİNE TARTIŞMASI
Toplantıda Gümrük Birliğinden kaynaklanan sorunlar ele alınırken bor madenine ilişkin endişeler dile getirildi.
Türk tarafı, dünya bor rezervlerinin yüzde 72’sinin Türkiye’de bulunduğunu hatırlatırken, AB’nin bu madeni "tehlikeli madde" kategorisine sokarak ihracat ve taşımacılığına çeşitli kısıtlamalar getirmesini eleştirdi.
Türkiye’nin 67 ülkeye bor madeni ihraç ettiği, yıllık cironun 400 milyon doları bulduğu hatırlatılırken, AB’nin son yaklaşımının Türk ekonomisine zarar verdiği ifade edildi ve tavır değişikliği gereği üzerinde duruldu.
AB Komisyonu adına KPK’ya katılan Jean Christophe Filori, AB’nin bu konuda Türk uzmanları da dinlediğini, görüşleri incelediğini ancak kararın oy birliğiyle verildiğini, kamu sağlığının ön plana alındığını anlattı.