Rumlar 2 vetoyu kaldırdı!
Abone ol1 Temmuz’dan sonra AB dönem başkanlığını almaya hazırlanan Rumlardan yeni bir taktik...
Türkiye’nin ‘tanımayacağını’ bildirdiği Kıbrıs
Rum Yönetimi’nin AB dönem başkanlığını, AB ile Ankara arasındaki
katılım pazarlıklarında veto ettiği altı başlıktan ikisinin
müzakereye açılmasına onay verdiği öğrenildi.
Ankara, “İyi niyetten yoksun, Ada’da kapsamlı çözümle
hiçbir ilgisi olmayan taktiksel bir yaklaşım” diye tepki
gösterdi.
TÜRKİYE ile Avrupa Birliği (AB) arasında en çok irdelenen
‘yargı ve adalet’ konusunda Brüksel harekete
geçti. AB’nin baskısı üzerine Güney Kıbrıs’ın, bu iki konuyla
ilgili müzakere başlıklarının görüşmeye açılmasını kabul ettiği
öğrenildi.
AB yetkililerine göre, Kıbrıs Rum Yönetimi, Aralık 2009’da tek
taraflı olarak dondurduğu Türkiye’nin AB müzakere başlıklarından
‘Yargı ve Temel Haklar’ (23’üncü Başlık) ve
‘Adalet, Özgürlük, Güvenlik’ (24’üncü) başlıklarının müzakereye
açılmasına onay verdi.
Henüz resmi bildirim yok
AB kaynakları, kısa bir süre önce Kıbrıs Rum Kesimi Dışişleri
Bakanı Erato Kozaku Markulli’nin, Brüksel’e ‘İki başlığın Türkiye
ile müzakerelere açılmasına karşı değiliz’ diyerek ülkesinin
onayını bildirdiğini söyledi.
AB Komisyonu yetkilileri, bu iki başlığın açılmasına yönelik
hazırlıkların yapılacağını, temmuza kadar AB dönem başkanlığını
yürütecek olan Danimarka’nın, başlıkların açılmasıyla ilgili onay
almasından sonra durumun Ankara’ya resmi olarak iletebileceğini
söylediler. Bu nedenle Ankara’ya şu aşamada resmi bir bildirimin
yapılmadığını kaydettiler.
Güney Kıbrıs’ın, Aralık ayında yapılan zirvede de, Türkiye ile
yürütülmesi planlanan ‘pozitif ajanda’ görüşmelerine onay verdiği
ve bu konuda AB Komisyonu’nun yetkili kılındığını hatırlatan
yetkililer, bu onayla Ankara ile tıkanan ‘8
başlığın’ görüşmelerinin başlatılmasının yolunun
açıldığını da kaydettiler. Türkiye, Kıbrıs sürecinde ilerleme
olmazsa Rum Kesimi’nin AB dönem başkanlığını tanımayacağını
açıklamıştı. Güney Kıbrıs’ın AB’nin ve Türkiye’nin baskısı
nedeniyle iyi niyet jestinde bulunmaya karar vermiş olabileceği
konuşuluyor.
Türkiye ile AB arasında Ekim 2005’ten bu yana başlayan
müzakerelerde, son üç dönem başkanlığında (Belçika,
Macaristan ve Polonya) tek bir başlık dahi açılamadı.
Ne durumdayız
* Türkiye ile katılım müzakereleri 3 Ekim 2005’te başladı.
* 6.5 yıldır 35 başlıktan sadece 13’ü açılabildi.
* 2006 Aralık’ındaki AB Konseyi’nde, liderler, Rumlara limanların
açılmaması nedeniyle 8 başlığı askıya aldı.
* Buna ek olarak Fransa, “Tam üyeliğe götürecek”
gerekçesiyle 5 başlığa ambargo koydu.
* Kıbrıslı Rumlar ise ayrıca 6 başlığa veto uyguladı.
KIBRIS Rum Kesimi’nin Türkiye’yle müzakerelerde Aralık 2009’da tek
taraflı dondurduğu iki fasılın açılmasına ve Olumlu Ajanda’ya izin
vereceğine dair haberler Ankara’da, “İyi niyetten yoksun,
Ada’da kapsamlı çözümle hiçbir ilgisi olmayan taktiksel bir
yaklaşım” olarak değerlendirildi.
Türk diplomatik kaynaklar, Filelefthoros gazetesinin haberiyle
ilgili Ankara’ya Brüksel’den resmi bir bilginin gelmediğini
belirterek, şunları söylediler: “Rum basınında sürekli
önceden nabız yoklayan birçok haber çıkar. Taktiksel bir tutum.
Rumlar, ‘Biz Türkiye’ye karşı çok iyi niyetliyiz ama Türkiye bizi
muhatap almıyor’ oyunu peşindeler. Madem çok iyi niyetliler, hiç
kendi dönem başkanlıklarını beklemeden hemen yarın bu başlıkları şu
anki Danimarka dönem başkanlığında açalım. Türkiye, bu başlıkları
müzakere edebilecek konumunda. Diyelim ki AB’nin zamana ihtiyacı
var, biz beklemeye hazırız. Rum Kesimi’nin 6 aylık dönem başkanlığı
geçtikten sonraki dönem başkanlığında da fasılları açar ve
müzakereye geçeriz. Böyle basit taktiksel şeylerle kaybedecek
vaktimiz yok. Bizim hedefimiz Kıbrıs’ta kapsamlı çözümdür. Rumların
iki müzakere başlığının açılması ile Olumlu Ajanda’ya onay vermesi,
1 Temmuz’da onların dönem başkanlığını tanıma ve onları muhatap
alacağımıza dair bir yol açmaz.”