RTÜK Yasası görüşülecek
Abone olAnayasa Mahkemesi, 4756 sayılı (RTÜK) bazı maddelerinin iptali istemiyle yapılan başvuruları 15 Eylül Çarşamba günü esastan ele alacak.
Yüksek Mahkeme, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve siyasi
partilerce RTÜK Yasası`nın bazı maddelerinin iptali için yapılan
toplam üç başvuruyu ele almış daha detaylı inceleme için görüşmeyi
ileri bir tarihe ertelenmişti. Anayasa Mahkemesi`nden edinilen
bilgiye göre, 15 Eylül`deki oturum sabah 10:00`da başlayacak.
Mahkeme, söz konusu yasaya ilişkin ilk incelemeyi 2002 yılında
yapmış ve esasa geçme kararı vermişti. Yapılan üç başvuru dikkate
alındığında yürürlük ve yürütme dahil toplam 31 maddeden oluşan
yasanın önemli bir bölümünün iptali isteniyor. TBMM`de ilk
kabulünde veto ettiği, ancak ikinci defa aynen kabul edildiği için
imzalayıp ardından Anayasa Mahkemesi`ne açtığı iptal davasının
gerekçesinde Sezer, belirli bir radyo ve televizyon kuruluşunda
yüzde 10`dan fazla hisseye sahip olanların kamudan herhangi bir
taahhüt işi alamayacaklarına ilişkin düzenlemenin yasadan
çıkarıldığını, böylece radyo ve televizyon sahiplerine kamu
ihalelerine girebilme ve menkul kıymet borsalarında işlem yapabilme
olanağının sağlandığına dikkat çekmiş ve şu değerlendirmeyi
yapmıştı: ``Yapılan düzenlemeyle, bir gerçek ya da tüzel kişiye ya
da sermaye grubuna bir radyo televizyon kuruluşunun tümüne ya da
birden çok radyo televizyon kuruluşuna sahip olabilme olanağının
yaratılmasının yanı sıra, bir kişi ya da sermaye grubuna kamu
ihalelerine girme ve menkul kıymetler borsalarında işlem yapma
yasağının getirilmemesi, medya gücünün kullanılarak haksız
rekabete, borsada çeşitli işlem oyunları yapılmasına neden
olabilecektir.`` TARTIŞMALI MADDE Yasa`nın en çok tartışılan
düzenlemesini ise, radyo ve televizyon yayın izni verilen veya
verilecek anonim şirketlerin hisse oranları ve şirket yapısıyla
ilgili uyulması gereken hususların belirlendiği 13. maddesi
oluşturuyor. Bu madde, siyasi partiler, dernekler, sendikalar,
meslek kuruluşları, kooperatifler, vakıflar, mahalli idareler ile
bunlar tarafından kurulan veya bunların ortak oldukları şirketler,
iş ortakları, birlikler ve üretim, yatırım, ihracat, ithalat,
pazarlama ve finans kurum ve kuruluşlarına radyo ve televizyon
yayın izni verilemeyeceğini, bu kuruluşların radyo ve televizyon
yayın izni almış şirketlere ortak olamayacaklarını hükme
bağlanıyor. Özel radyo ve yayın kuruluşlarının hisselerinin nama
yazılı olması gerektiğini hükme bağlayan madde ile, üst kurul
tarafından düzenlenecek yönetmeliğe uygun olarak her yıl yapılacak
yıllık ortalama izleme oranı ölçümlerine göre yıllık ortalama
izlenme ve dinlenme oranı yüzde 20`yi geçen bir televizyon veya
radyo kuruluşunda bir gerçek veya tüzel kişinin veya bir sermaye
grubunun sermaye payının yüzde 50`yi geçemeyeceği belirtiliyor.
Madde, gerçek kişinin hisselerinin hesaplanmasında üçüncü derece
dahil olmak üzere üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımlarına
ait hisselerin de aynı kişiye aitmiş gibi hesaplanacağını hükme
bağlanıyor. Bu düzenleme, özellikle bir yayın kuruluşunda yüzde
10`dan fazla hisseye sahip olanların enerji ihalelerinin
katılamayacağı hükmünün yürürlükte olduğu dönemde, hisselerin
sahipliği konusunda büyük tartışmalara neden olmuştu. Maddede,
hisseler yüzde 20`yi geçerse, RTÜK tarafından yapılan bildirimden
itibaren 90 gün içinde, ortağı bulunduğu televizyon veya radyodaki
hisselerinin bir bölümünü halka arz ederek veya bir kısım
hisselerini satarak, sermaye payını yüzde 50`nin altına indirmesi
gerektiği kaydediliyor. Yıllık izlenme veya dinlenme oranının
aşımı, birden fazla televizyon ve radyodaki hisselerin toplamı
nedeniyle meydana gelmişse, bu oran yüzde 50`nin altına indirecek
biçimde yeterli sayıda şirkete satılmasını, bu yükümlülüğün ihlali
durumunda kuruluşun yayın izninin iptal edilmesi hükme bağlanıyor.
YABANCI SERMAYE PAYI Yine aynı maddeye göre, bir özel radyo ve
televizyon yayın kuruluşunda yabancı sermayenin payının, ödenmiş
sermayenin yüzde 25`ini geçemeyeceği belirtiliyor. Bir özel radyo
ve televizyon yayın kuruluşunda ortak olan gerçek ve tüzel yabancı
kişinin, bir başka radyo ve televizyon kuruluşuna ortak olamayacağı
kaydedilen maddede, yerli ve yabancı hissedarların hiçbir şekilde
imtiyazlı hisse senedine sahip olamayacağı da hükme bağlanıyor.
Yüksek Mahkeme`ye yapılan başvuruda ayrıca, radyo ve televizyon
yayınlarında uyulması gereken yayın ilkeleri, RTÜK üyelerinin
seçimi ve denetim, idari para cezalarının tahsili, Telekomünikasyon
Kurumu`nun yükümlülükleri, yayın kuruluşlarına uyarı ve para
cezasına dair maddelerin de iptali isteniyor. DİĞER BAŞVURULAR
Anayasa Mahkemesi`nin gündeminde bazı önemli yasaların da iptaline
ilişkin başvurular bulunuyor. Mahkeme 8 Eylül Çarşamba günü, Kamu
Görevlileri Etik Kurulu, Türk Ceza Kanunu, Büyükşehir
Belediyelerinin Yönetimi, Orman, Gıdaların Üretimi, Maden,
Harcırah, Dernekler, Ceza Muhakemeleri, Memurlar ve Diğer Kamu
Görevlilerinin Yargılanmaları, Büyükşehir Belediyesi, Basın, Devlet
Memurlar ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanunlardaki iptal
istemlerinde ilk incelemeyi yapacak. Bu başvuruların arasında Türk
Telekom özelleştirmesine dair düzenlemelerin yer aldığı yasa da
bulunuyor. Yüksek Mahkeme dosyalarda bir eksiklik bulunmaması
durumunda söz konusu başvuruları daha sonra belirlenecek bir
tarihte esastan ele alacak. Kaynak: Reuters