RTÜK tartışmasına Arınç da katıldı
Abone olRTÜK de yaşanan olaylarla ilgili tartışmalara Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da katıldı. Arınç hem eski başkanı hem de üyeleri topa tuttu
İNTERNETHABER
ANKARA-
RTÜK toplantısında yaşanan olaylarla ilgili bütün taraflar konuştu.
RTÜK eski Başkanı Akman ve saldırıya uğradığını iddia eden üyelerin
ardından bir değerlendirme de Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'tan
geldi. Yaşanan olayları "nahoş", "yakışıksız" olarak nitelendiren
Arınç şunları söyledi:
"RTÜK benimle ilgili bir kuruluş, ben RTÜK'te özel güvenlik
görevlisi de değilim, sicil amirleri de değilim ama dün bazı
üyelerin açıklamalarıyla da görüldü ki RTÜK'te yapılan bir toplantı
sırasında bazı üyeler, birbirlerine karşı nahoş davranışlarda
bulunmuşlar. Olayın bir tarafında sayın Hülya Alp ile Mehmet Dadak
diğer tarafında sayın Zahit Akman'ın olduğu iddia ediliyor. Ben bu
olayı görmedim. Ancak sanıyorum Cuma günüydü sayın Hülya Alp beni
telefonla aradı ve bu olaydan bahsetti. Ben de üzüntülerimi ifade
ettim."
"YAKIŞIKSIZ BİR DURUM"
Arınç yakışıksız bulduğu olayla ilgili ayrıc aşunları söyledi:
"Bir üst kurul üyeleri arasında birbirlerini kıracak, incitecek
davranışın olması gerçekten bizleri üzer. Ama ben hakem konumunda
değilim. Tarafları dinleyerek, kimin haklı, kimin haksız olduğu
konusunda bir ayrım yapacak noktada değilim. Kim yaparsa yapsın,
birbirlerine karşı nazik olmayan ifadelerle ve hoş olmayan
davranışlarla muamele etmek, karşılaşmak doğrusu çok yakışıksız bir
durum. Yaşanan olaydan dolayı sadece üzüntü duyduğumu ifade etmek
istiyorum. Zaten ismi geçenlerin hepsi de kimisi bir basın
toplantısı yaparak, kimisi yazılı açıklama yaparak bu konudaki
düşüncelerini ifade etti.''
ARINÇ'TAN ÜYELERE UYARI
Kamu Görevlileri Etik Kurulu'na bu konuda bir başvuru olursa konuyu
inceleyeckelerini söyleyen Arınç karşılıklı yapılan açıklamaları
eleştirerek şunları söyledi:
"Basın toplantısı yaparak, sağda solda birbirlerini itham
edeceklerine öncelikle kurul içerisinde birbirlerine saygılı olmayı
ve toplantıları bu şekilde yapmayı uygulasınlar. Olayı çok ciddi
görüyorlarsa yargı yolu falan burada pek işlemez. Kamu Görevlileri
Etik Kuruluna içlerinden birisi müracaat etsin, kurul da görevini
yapsın. Hem de bugün yaptığımız çalışmanın bir örneğini yaşamış
oluruz.''