’’Ben sizin yaşınızdayken görmedim ama...’’
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bülent Arınç, eskiden tekke ve türbelerin kapatıldığını hatırlatarak, “İşte aynen onlar da bugün ortaya sürdükleri adayı...
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, eskiden tekke ve türbelerin
kapatıldığını hatırlatarak, “İşte aynen onlar da bugün ortaya
sürdükleri adayın arkasından Fatiha suresinin mealini vererek
konuşmaya başlıyorlar. Allah’a binlerce şükürler olsun, Türkiye
bugünleri gördü. Ben sizin yaşınızdayken görmedim ama anlatılanları
yazılanları biliyorum. Eskiden Türkiye’de türbe ve tekkeler
kapanmıştı. Hala bununla ilgili kanun var. Daha sonra türbeler
kaçak olarak açıldı ama ziyaretler yasaktı. Bu büyük zatlar
büyüktür ki kendileri bir yerlere gitmezler. Ayağına çağırırlar.
Onların ayaklarına gidersiniz. Yine aynı kişiler tarafından
desteklenen cumhurbaşkanı adayı türbe ziyaretlerinde bulunuyor”
dedi,
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Muradiye Camii’nin açılış
törenine katıldı. Bursa’nın simgelerinden biri olan Muradiye
Camii’nin restorasyonundan sonra resmi açılışını yaptıklarını
açıklayan Arınç, “600-700 yıl sonra İkinci Murat tarafından
yaptırılan caminin orijinaline dönmesi beni ve sizleri mutlu etti.
1.5 trilyonluk masraf yapıldı. İtinalı bir çalışma ile camimiz
güzel bir hal aldı. Bölge Müdürlüğümüz Bursa ve çevresindeki
illerde güzel hizmetler yapıyor. Büyük ölçeklerde yapılacak iş
kalmadı. Cami, medrese, külliye, çeşme hamam ne kadar vakıf eser
varsa bunları ayağa kaldırmak istiyoruz. Bugün burada 12 türbe var.
Bu türbelerin 3’te 1 bitmiş durumda, 3’te 1’i bir hamle ile
bitebilecek durumdadır. Geri kalanlarda ise çalışmalar sürüyor. En
kısa zamanda Bursamız, Muradiye’si ile büyük eserin tamamını
bitirmiş olarak gündemine almış olacak. Başbakanımızın
talimatlarıyla 12 yıllık dönemde 4 bine yakın vakıf eser restore
edildi. Yıkılmış olanlar bile arşivdeki fotolardan istinaden,
orijinal haline gelmiştir. 30 büyükşehrimiz var. Bursa Büyükşehir
ilk 3 belediyemiz içinde vakıflara sahip çıkmayı kendisine kutsal
görev olarak biliyor” dedi.
“GELDİĞİMİZ NOKTA GÜZELDİR, GEÇMİŞTE YANLIŞ YAPILDI”
Filistin’de, Gazze’de, Suriye’de, Irak’ta bütün coğrafyada
Müslümanlıkları sebebiyle kendisine zulmedilen, ölüm kusulan bütün
kişilere Allah’tan yardım dileyen Arınç, şöyle devam etti:
“Onlar da iftar ve sahurun sevincini, Ramazan’ın bereketine bir an
önce kavuşsun. Dualarımızla onları unutmayalım. Biraz önce açılış
merasiminde dikkat ettiniz mi? Orhan Camii imamı olan arkadaşımız
Kur’an-ı Kerim’den bir sure okudu. Arkadan da biz bu konuşmaları
yapıyoruz. Yaşım biraz ilerledi. Şöyle Kur’an-ı Kerim’i dinlerken
10-15-20 sene önce Kur’an-ı Kerim okuyup da başlayan bir tören
hatırlamıyorum. Bazen yapılmaya çalışılıyordu, o zaman basının
bütün kameraları onlara doğru döner, hatta sonunda bir Fatiha
okunacaksa kim Fatiha okudu, yüzüne sürdü diye tek tek fotoğraflar
çekerlerdi. Bir gün sonra gazete ve televizyonlarda valide Fatiha
okurdu, üstelik elini de yüzüne sürdü. Törenden önce de Kur’an-ı
Kerim okundu. ’Eyvah laiklik elden giderdi’ derlerdi. Şimdi
bugünümüze bakıyorum geçmişte yapılan şeyler ne kadar komik
şeylermiş. İrtica bununla mı gelirmiş? Laiklik bununla mı
incinirmiş? Din ve vicdan özgürlüğü laiklik ile eşdeğerse bir cami
açılışında veya hayır töreninde Kur’an-ı Kerim okumanın kime zararı
varmış. Yıllar sonra normalleştik. Artık Kur’an, dualar,
okunabiliyor. İnsanlar Allah’ın ismini zikredip konuşabiliyor.
Geldiğimiz nokta güzeldir, geçmişte yanlış yapıldı. İnsanların dil
ve vicdan özgürlüklerine yanlış müdahale edildi. Bugün artık iyi
noktadayız.”
“’İRAN’DA AHMEDİNEJAD VAR, BİZDE DE BÜLENDİNEJAD’ DİYEN BAYKAL’IN
KULAKLARI ÇINLASIN”
7 sene önce de bir cumhurbaşkanı seçimi yaptıklarını hatırlatan
Arınç, “Ben de meclis başkanıydım. Cumhurbaşkanımızı nasıl
seçeceğimize anayasadaki ilkelerden biliyorduk. O günlerde bana
rahmetli Turgut Özal’ın demokrasi ödülünü verdiler. Ben de ödül
töreninde meclis başkanı olarak yaptığım konuşmada şunları
söyledim. Dedim ki; Rahmetli Özal da bir siyasetçiydi. Sonra
cumhurbaşkanı oldu. 2 yıl kadar sürdü, Allah rahmet eylesin. Ama
cenazesine 2 milyon insan katılmış. O 2 milyonun sevgisi nereden
geliyor diye araştırdım. Kaldı ki ben de o tarihe kadar rahmetliye
karşı siyaset yapmış, onu eleştirmiş bir insandım. Bu sevgi nereden
geliyor. Çok fotoğraflar taradım. Fotoğrafların birisinde bir kişi
elinde pankartı taşıyordu cenaze boyuncu. Pankartta ‘sivil,
demokrat, dindar cumhurbaşkanım’ yazıyordu. Halka Özal’ı sevdiren
bu 3 özelliğiymiş. Ben de o zaman bu kadar gürültü neden kopuyor
anlıyormusunuz dedim. Sivil, dindar, demokrat birisi cumhurbaşkanı
seçtirmemek için. Bu sözlerimden dolayı topa tutuldum, alay
edildim, hakaretler yedim, Laiklik düşmanı olarak gösterildim.
’İran’da Ahmedinejad var, bizde de Bülendinejad’ diyen Baykal’ın
kulakları çınlasın. Sadece bir sözüm için, ama hamdolsun ki onların
dediği değil 4-5 aylık bir gecikmeyle Türkiye’de halkın istediği
oldu” açıklamasını yaptı.
"ESKİDEN TÜRKİYE’DE TEKKE VE TÜRBELER KAPANMIŞTI"
7 sene öncesi ile şimdiyi karşılaştıran Arınç, “Şimdi nereden bu
noktaya geliyorum. Allah’a ne kadar hamd etsem azdır. Cumhurbaşkanı
adaylarımız var. Birisi imam hatip mezunu bununla da övünüyor. Onun
Fatiha, Kur’an-ı Kerim okuması, kıraat etmesi birilerine çok
yabancı gelmeyebilir. Ama bir başkası varki o da en önemli
toplantısını esirgeyen, bağışlayan Allah’ın adıyla diye başlıyor ve
Fatiha suresinin mealini okuyor. 7 senede nereden nereye geldik. 7
sene önce beni topa tutanlara, gazetelere, meclis tutanaklarına
bakarak görebilirsiniz. İşte aynen onlar da bugün ortaya sürdükleri
adayın arkasından Fatiha suresinin mealini vererek konuşmaya
başlıyorlar. Allah’a binlerce şükürler olsun, Türkiye bugünleri
gördü. Ben sizin yaşınızdayken görmedim ama anlatılanları
yazılanları biliyorum. Eskiden Türkiye’de türbe ve tekkeler
kapanmıştı. Hala bununla ilgili kanun var. Daha sonra türbeler
kaçak olarak açıldı ama ziyaretler yasaktı. Bu büyük zatlar
büyüktür ki kendileri bir yerlere gitmezler. Ayağına çağırırlar.
Onların ayaklarına gidersiniz. Yine aynı kişiler tarafından
desteklenen cumhurbaşkanı adayı türbe ziyaretlerinde bulunuyor.
Allah’a hamd olsun ki İslam’ın, Kur’an’ın üzerini örtmeye
çalışırsanız çalışın, Müslümanları ne kadar küçük görmeye
çalışırsanız çalışın, üzerine kara bir şalla örtemeye nasıl
çalışırsanız çalışın, o günün birinde güneş gibi parlıyor. Doğudan,
batıdan batıyor ama güneşi göremeyen ülkeler aydınlanıyor, onlar da
ışıktan yararlanıyor” şeklinde konuştu.
(İHA)