Robert Fisk'ten 'yeni devlet' kehaneti!
Abone olÜnlü orta doğu muhabiri Robert Fisk sarsıcı bir kehanette bulunuyor. Orta Doğu Osmanlı'dan bu yana ilk kez bütünleşiyor ve iddiasına göre 'bir mafya devleti' doğuyor.
Yeni bir devlet doğuyor. Yapısı 'kara
paraya' dayalı... Ünlü muhabir Robert Fisk bu devletin Osmanlı'dan
bu yana ilk kez bütünleşmiş olan Orta Doğu'dan çıkacağını öne
sürüyor. İddiasına göre de bu devlet 'bir mafya devleti'
olacak.
Independent gazetesinin deneyimli Orta Doğu
muhabiri Robert Fisk, bölge ülkeleri arasındaki para-siyaset
ilişkisini ele aldığı yazısında sarsıcı bir kehanette
bulundu.
Bölgenin, Osmanlı İmparatorluğu'nun
dağılmasından bu yana daha önce hiç olmadığı kadar bütünleştiğini,
birleştirici gücün ise "para" olduğunu belirten
Fisk, 'bir mafya devleti' doğduğunu öne sürdü. İddiasını özetle şu
şekilde ortaya koydu;
"-Gelecekte bölge ülkeleri tek tek halifeliğin hüküm
sürdüğü saldırgan devletler olmak yerine, "Osmanlı
İmparatorluğu'ndan bu yana ilk defa bu kadar bütünleşmiş,
uluslararası tek bir yapıya dönüşmüş" ve "kara parayla idare edilen
bu yeni dünya 'bir mafya devleti' olacak".
Fisk 'mafya devleti' tanımlamasıyla şaşırttığı yazısına Suudi
Arabistan'ın Pakistan'a "3 milyar dolar verdiğini"
hatırlatarak başlıyor.
JEST Mİ SURİYE Mİ?
Pakistanlı gazetecilere yapılan açıklamalarda bu para için, "liderler arasındaki kişisel ilişkilerden doğan Suudilerin cömert bir jesti" dense de Fisk, bu adımla beraber daha önce Esad rejiminin yanında yer alan Pakistan'ın da "Suriye’de geçiş hükümetini" gündemine aldığını belirtiyor.
Fisk'in yazısına göre, bu para transferinden sonra Pakistan'da,
hükümetin Suudi Arabistan'a uçak savar ve tank savar füzeleri temin
etmeyi kabul ettiği konuşulmaya başlandı. Yazıda, bu mühimmatın
sertifikasında belirtilen "yalnızca Suudi topraklarında
kullanılabileceği" uyarısının aksine, tüm füzelerin Suriye'de Esad
yönetimini devirmek için mücadele eden Selefi gruplara gönderilmek
üzere tedarik edildiği belirtiliyor.
KATAR DA Şİİ'LERE
MESAFELİ
Suudi Arabistan ve Pakistan arasındaki ilişkilerin, Suriye krizinde diğer ülkelerin tuttuğu saflarda değişikliğe neden olabileceğine işaret eden Fisk, ABD'nin artık Suriyeli muhaliflere Libya üzerinden silah temin etmeyeceğini ve Irak ile Suudi Arabistan'la ilişkileri gerilen Katar'ın da artık Şii gruplara mesafeli durmayabileceğini ifade ediyor.
Pakistanlı gazeteci Najam Sethi'nin görüşlerini aktaran Fisk yazısında, ordusunda daha çok Pakistanlı paralı askere ihtiyaç duyan ve Suudi Selefilere yakınlaşan Bahreyn'in de Pakistan'a yatırım yapmaya hazırlandığını vurguluyor.
NAKİT PARAYLA KATLİAM
Robert Fisk, ABD'nin sivil toplum kuruluşları ve savaş beyleri aracılığıyla mali destekte bulunduğu Afganistan'da da hükümetin yolsuzluk sarmalında olduğunu, Irak hükümetinin de petrol gelirleri üzerinden mafya türü bağlarla yolsuzluğa bulaştığını yazıyor.
Bölgedeki ilişkiler ve Suriye'deki savaşla ilgili Fisk şu yorumu yapıyor:
"Suriye'deki 'iç savaş', mali olarak Katar, Suudi Arabistan, Libya, Moskova, Tahran ve işlerine yaracağı durumlarda Amerikalılar tarafından destekleniyor. Savaş meydanlarındaki kayıplara, savaş suçlarına, sarin ve misket bombalarına öylesine takılıp kalmışız ki, Suriye'deki katliamların, 1976-1990'da Lübnan’da olduğu gibi, yabancıların yüklü miktarlardaki nakit paralarıyla mali olarak desteklendiği gerçeğini göremiyoruz."
MISIR'DAKİ ORDU'NUN PARA
DARBESİ
Fisk, Mısır'da da Müslüman Kardeşleri darbeyle deviren
"yardımsever, biraz da despot olan ordunun, ülkeyi İslamcıların
elinden kurtardığı" ve Genelkurmay Başkanı Sisi'nin "demokratik
geçiş hükümeti" kurarak ülkeyi "son dakikada" refaha kavuşturduğu
algısının yaratıldığını belirtiyor fakat bu algının arkasında
ordunun mali çıkarlarının yattığını ifade ediyor.
"Mısır'da gerçek karşı devrim, Mursi’nin devrilmesi değil, ama ardından gelendi: ordunun geniş çaplı mali çıkarlarını yeniden tesis etmesi, alışveriş merkezleri, gayrimenkuller ve bankacılık."
Fisk bu adımlarla, ülkenin askeri elitlerine de milyarca dolar aktığını belirtiyor.