Rize'de yaşanmış fıkra gibi olaylar
Abone olAraştırmacı-yazar Fatih Sultan Kar, Rize ve çevresinde yaşanmış olan fıkra gibi olayları kitaplaştırdı. İşte kitapta yeralan birbirinden ilgi çekici olaylardan sadece birkaçı
RİZE'de yaşanmış fıkra gibi olaylar kitaplaşıyor. Fatih Sultan
Kar tarafından hazırlanan, `Yaşanmış Rize Fıkraları' kitabı
önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacak. İETT Genel müdürlüğü Basın
Yayın Müdürlüğü'nde Foto Film Operatörü olarak çalışan Fatih Sultan
Kar, bu konuda 5 yıldır araştırma yaptığını belirtti. Kaknüs
Yayınevi'nce hazırlanan kitapta, 1930'lu yıllardan günümüze kadar
yaşanmış yaklaşık 300'e yakın fıkra gibi olay yer alıyor. Kitapta
yer alan yaşanmış fıkra gibi olaylardan bazıları şöyle: Rize
sahilini toprakla doldurarak değerlendirdiği için yörede, `Denizi
kara, karayı para yapan adam' diye anılan Rize eski Belediye
Başkanı Ekrem Orhon, bir gün dönemin Valisi ile gezintiyi çıkıyor.
Sohbet sırasında Vali, bir süre önce eşini kaybeden Başkan Ekrem
Orhon'a, "Boş ver, üzülme. Sana anamı veririm. Onunla evlenirsin''
diye takılıyor. Üzüntülü Başkan da Valiye, "Ananı almak bir şey
değil de, koca valiye oğlum demek biraz ağır gelir bana'' diye
cevap veriyor. Bir gün Rize eski Milletvekillerinden Fuat Sirmen,
TBMM'de yaptığı bir konuşma sırasında, "Milletvekillerinin yarısı
aptaldır'' deyince Meclis'te milletvekillerinin tepkisini çekmiş.
Tepkiler üzerine tekrar söz alan Sirmen kürsüye çıkarak bu kez,
"Meclistekilerin yarısı akıllıdır'' demiş. Rize'nin Çaykent
beldesinde yaşayan Turgay Civelek, 30 kilo iken aldığı buzağıyı
evinin altındaki bir ahırda beslemeye başlamış. Aradan 14 ay
geçtikten sonra 30 kiloluk buzağı tam 250 kiloluk boğa olmuş ancak
ahırda mahsur kalmış. Rizespor Kulübü eski Başkanı Bahattin
Çoşkun'un eczanesinde yabancı bir ilaç firmasının Türkçe bilmeyen
mümessili otururken, yörede nükteleri ile ünlü Rizeli Hüseyin içeri
girer. Yabancıya bir şeyler anlatmaya çalışır. Yabancı kendisine
Almanca cevap verince Hüseyin, "Bu da bir şey bilmiyor'' diyerek
eczaneden ayrılır. Rize Belediyesi'ne ait 100. yıl parkı
havuzundaki sazan balıkları, sarhoşlar tarafından çalınıp yenildi.
Bunun üzerine dönemin ANAP'lı Belediye Başkanı Hızır Hop telsizle
Park ve Bahçeler Müdürüne seslenerek, "Sazanlar yendi, parktaki
kazları koruma altına alalım'' dedi. Rizeli Tahsin Tuzcu at
yarışına çok meraklıymış. Her yarış sonunda kaybedince, "Burun
farkıyla kaybettim'' dermiş. Eşi de bir gün dayanamamış, "Oy senin
burnuna ne diyeyim. Uzun burunlu bir at bulsana'' diye sitem etmiş.
Kaynak: Milliyet