Reza Zarrab 'Dubai buğdayı' satmış
Abone olYolsuzluk operasyonu kapsamında tutuklanan Reza Zarrab, İran'a altın dışında Dubai buğdayıda satmış.
İSTANBUL'da gerçekleştirilen yolsuzluk
ve rüşvet operasyonunda tutuklanan ünlü iş adamı Rıza Sarraf'ın
altın dışında buğday ticaretide yaptığı öne
sürüldü.
YOLSUZLUK ve rüşvet operasyonu kapsamında tutuklanan
Rıza Sarraf (Reza Zarrab) altın ticaretinin yanı sıra İran’a
Dubai’den usulsüz buğday ticareti yaptığı da ortaya
çıktı.
Soruşturma tutanaklarına göre Halk Bankası yöneticileri ile bu
ticareti konuşan Sarraf’a Halk Bankası Genel Müdürü Süleyman Aslan
“Dubai menşeli buğday mı olur?” uyarısında bulundu. “Step by step
öğreniyoruz” diyen Sarraf buğdayda altın işindeki kadar tecrübeli
olmadığını da söyledi.
Soruşturma dosyasındaki belgelere göre Sarraf, Süleyman
Aslan, Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla ve Abdullah
Happani arasındaki buğday görüşmeleri dikkat çekiyor. Bu belgelere
göre Sarraf, Aslan’ın uyarıları doğrultusunda iş arkadaşı
Happani’yi yönlendirirken, mantığa aykırı usulsüzlükler konusunda
dikkatli davranmasını istiyor. Sarraf’ın ifadesine göre Aslan,
kendisini uyarırken, “Elemanların yanında b...nu çıkarmayın. Dubai
menşeili buğday olmaz” diyor.
Atilla da Sarraf ile bir görüşmesinde bankaya beyan edilecek menşe
şahadetnamesinde buğday ürünlerinin menşeinin Dubai olarak beyan
edildiğini ifade ediyor. Atilla, “Ancak, buğdayın menşeinin
Dubai olması mümkün değil. Fransızmış herhalde onlar” diye
espri yapması dikkat çekiyor. Sarraf bankaya aynı evrakları
vereceklerini; ancak ürünün tümünün buğday diye yazılıp
yazılmadığını soruyor.
İlk iki ürünün şeker, sonrakilerin buğday diye yazıldığını anlatan
Happani, soya, mısır gibi ürünlerin de yazıldığını belirtiyor.
5 BİN TONLUK GEMİLER OLMAZ
Pahalı seçilen ürünlerin birkaç kaleme bölünmesini de isteyen
Sarraf, banka yönetimi ile yaptığı bu görüşmelerde transit
ticarette kullanılan konşimentolarda 140-150 bin ton ağırlığındaki
malzemenin 5 bin ton taşıma kapasitesi olan gemilerle taşınması
konusuna dikkat çekiyor.
DUBAİ'DE BUĞDAY ÜRETİMİ
YOK
DUBAİ’den buğday ithalatı yapılmasının, Dubai’deki iklim ve
toprak şartları nedeniyle mümkün olmadığını ifade eden tarım
uzmanları şunları söyledi: “Dubai’de tarımsal üretim yok denecek
kadar az. İhtiyaçlarını başka ülkelerden karşılıyorlar. Son
dönemlerde diğer ülkelerden tarımsal toprak satın alma yoluna
gittiler. Güney Afrika ve bazı Avrupa ülkelerinden tarım arazisi
alığ ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlar. Buğday ihtiyaçlarını
ise Kanada, ABD ve Rusya gibi ülkelerden karşılıyorlar.”
150 BİN TON ÜRÜN KAÇ GEMİYLE
TAŞINIR?
Banka yöneticileri aralarında yaptıkları görüşmelerde,
Sarraf’ın “küçük şeylerle götürüyoruz” dediği için kendisine bir
şey demediklerini anlatarak, ancak 150 bin ton için aynı şeyi
düşünmediklerini ifade ediyor.
150 bin tonluk ürünün de 5 bin tonluk gemilerle taşınamayacağını,
konuşan banka yöneticileri, Sarraf’a bu uyarıyı yaptıklarında,
“Öyle yapıyoruz” yanıtı alınca şaşırdıklarını ve “Nasıl yani” diye
sorduklarını söylediler. Banka yöneticileri bunun ancak 30-40 gemi
ile taşınabileceğini ve o zaman da belgelere 30-40 gemi adının
yazılması gerektiğine işaret ettiler. Sarraf’ın bu uyarılar üzerine
hatayı anladığını da vurguladılar.
Sarraf da banka yöneticileri ile yaptığı bu görüşmelerin
ardından, Happani’yi yeniden uyararak orijin konusunda dikkatli
davranmalarını, işlemi doğru yapmalarını tekrar
söyledi.
Süleyman Aslan, sorunu nasıl çözdüklerini şöyle anlatıyor:
“Konuştuğumuz çerçevede arkadaşlarımı bir araya getirdim. Menşei
şahadetnamesinde Dubai ibaresi yer alıyorsa, yanlış yazılmış diye
arkadaşlar onu almayacak. Onu düzeltirsiniz. Dubai, deyince belge
güvenilirliği soru işareti taşır. Belgede taşımanın küçük gemilerle
olduğunu belirtiyorsunuz, o zaman da miktarlar uyuşmadı. O da
eksikliklerden biri. Çünkü o miktarla gemilerin 30 defa 50 defa
gidip gelmesi lazım. Yani o belgelerden çok vermeniz gerekiyor.” Bu
uyarılar üzerine Sarraf, gıda konusunda yeni olduklarını belirtti.
Aslan’a, “Step by step (Adım adım) öğreniyoruz” diyerek kendilerine
zaman verilmesini istedi.