Resepsiyonda skandal gelişme

Yeni Adli yıl açılışında yaşanan polemik akşam düzenlenen resepsiyona da yansıdı. Kendilerini eleştiren Yargıtay Başkanı Osman Arslan'a tepki gösteren Anayasa Mahkemesi Üyeleri resepsiyona katılmazken, resepsiyona son günlerde tırmanan terör olayları damgasını vurdu. Devlet Konuk Evi bahçesinde düzenlenen 2005-2006 Yeni Adli Yılın Açılış Resepsiyonu'na, Hükümeti temsilen Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Danıştay Başkanı Ender Çetinkaya, Yargıtay Başsavcısı Nuri Ok, Askeri yargıtay üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı. Resepsiyona son günlerde yaşanan terör olaylarının yanı sıra, Adli Yıl açılış töreninde yaşanan Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi arasındaki polemik damgasını vurdu. Yargıtay Başkanı Arslan'ın sözlerine tepki gösteren Anayasa Mahkemesi üyeleri akşamki resepsiyona katılmadı. Resepsiyonda gazetecilerin Yargıtay ile Anasaya Mahkemesi arasında yaşanan polemiği hatırlatmaları üzerine TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, bilgi birikimi açısından Yargıtay'ın daha yetkili olduğunu anlatarak, "Ancak bir Cumhurbaşkanı, bir bakan ya da siyasetçinin yargılanması açısından konuya farklı bakmak gerekir. Bu kişilerin yargılanmasında 'elastikiyet' gerekir" dedi. Kuzu, bir bakan yargılanırken klasik yargılama metodunun kullanılmasının haksızlık yaratacağına dikkat çekerek, Yüce Divan yargılaması açısından yeni bir düzenlemeye gerek olmadığını kaydetti. Kuzu ayrıca, tartışılan konuların yargı arasında çatışma gibi gösterilmemesi gerektiğine dikkati çekti. Gazetecilerin resepsiyona Anayasa Mahkemesi üyelerinin katılmadıklarını hatırlatması üzerine Yargıtay Başkanı Osman Arslan, kendisinin gerekli tüm konuşmaları yaptığını bundan sonra yorumun serbest olduğunu belirterek, "Artık ben bu konuda konuşmuyorum. Sabahki konuşmamda tek tek soruları sordum. Şimdi bunların yanıtlanması gerekir" dedi. Arslan, son günlerde artan terör olayları ile ilgili olarak sabahki törende gerekli konuşmayı yaptığını belirterek polemiğe katılmadı. Yargıtay Birinci Başkan Vekili Osman Şirin, bugün yaşanan polemikle ilgili gazetecilere açıklamada buldu. Şirin, "Bu tartışmalar, Anayasa Mahkemesini kapatma noktasına getirir mi?" şeklindeki soruya şöyle cevap verdi: "Yargıtay'ın bu tarzda bir düşüncesi olmamıştır. Bugün de yoktur gelecekte de olmayacak. Anayasa Mahkemesi'nin gerekliliği hiçbir zaman tartışılamaz, daha mükemmelleştirilebilir. Bugün dile getirilen kararların verildiği anda gerekçelerinin hemen yazılması sağlanabilir. Kararların gerekçelerini beklemek zaman zaman bizim Yargıtay'ı da üzmektedir, yormaktadır. Son çıkarılan af yasasının iyileştirme kararlarında biz bu sıkıntıyı çektik. Anayasa Mahkemesi'nin varlığı ve geçerliliğini hiç kimse tartışmasın biz de hiçbir zaman tartışmayız. Ama bugün ortaya konulan doğruları da kimse göz ardı etmesin." Terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan'ı yargılayan Hakim ve Yargıtay Üyesi Turgut Okyay da son günlerde meydana gelen terör olaylarına ilişkin soruları yanıtlarken Türkiye'de ''Türk-Kürt sorunu'' olmadığını söyledi. İşsizlik, aile planlaması, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde ağalık sorunu olduğunu ifade eden Okyay, herkesin kardeş olduğunu ve her türlü haklardan yararlandığını vurguladı. Okyay, ''Hiç kimse bu milleti birbirinden ayıramaz'' diye konuştu. ''Son olaylar provokasyon mu?'' sorusuna, ''Olabilir'' diyen Okyay, herkesin sakin olmasını isteyerek, olayların üstesinden gelineceğini söyledi. Okyay, affın ülkeye her zaman zarar verdiğini ifade ederek, ''Terör örgütü üyelerinin cezaları 15 yıldan 5 yıla indirildi. Teröristler tahliye edildi. Örgütlerine gitti. Sorun bu'' şeklinde konuştu. Resepsiyona katılan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi arasında yaşanan polemiğe katılmamaya dikkat ederken, terör saldırıları ile ilgili de açıklama yapmaktan da kaçındı. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ise, yaşanan olayların son derece üzüntü verici olduğunu belirterek, halkın provokasyona gelmemesi konusunda uyardı. Her dönemde bu tip olaylar yaşanabileceğini ancak vatandaşların sağduyulu olması gerektiğini belirten Yıldırım, Bozoyük'te yaşanan olayları televizyondan izlerken rahatsız olduğunu ancak devletin güvenlik güçlerinin bu olayları önleyecek güçte olduğunu sözlerine ekledi.