Resepsiyon krizine Demirel bakışı

Yakacık'ta, Okan Üniversitesi'nin 2003-2004 Akademik Yılı Açılışı'na katılan Demirel, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. ''Cumhurbaşkanı Sezer'in, Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna AK Parti milletvekillerini eşsiz davet etmesiyle'' ilgili bir soru üzerine Demirel, ''Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var. Bir yorum yapamıyorum, kendisine sorun'' diye konuştu. Süleyman Demirel, ''Siz olsaydınız?'' sorusuna karşılık, ''Ben değilim şimdi. Orta yerde bir vaka var. Bu vakanın sahipleri var. Davetiyeyi neşredenlere, bir de davetiyenin muhataplarına sorun, nasıl karşılıyorlar diye'' yanıtını verdi. ''Davetiyeyi alan bazı milletvekillerinin bu durumu eleştirdiğinin'' hatırlatılması üzerine de Demirel, ''İyi... Tamam işte... Onları öyle alacaksınız. Eleştireni olacak, kabul edeni de olacak'' dedi. ''DAHA ÖNCE HİÇ OLMADI'' Demirel, ''bu konuda kendisinin yorumunun sorulması'' üzerine ise ''Türkiye Cumhuriyeti'nin, Cumhuriyet bayramlarında daha önce hiç böyle bir durumla karşılaşmadığını'' söyledi. ''Bu sözlerinin, 'bu durumu onaylamadığı' anlamına gelip gelmediğinin'' sorulması üzerine Demirel, ''Nereden anlıyorsunuz? Ben öyle bir şey demedim ki...'' dedi. ''Böyle bir sorunun toplumsal bütünlüğe zarar verip vermeyeceğinin'' sorulması üzerine ise Demirel, ''Toplum bunun muhatabı değil ki. Muhatabı davetiyenin sahipleri'' yanıtını verdi. 9. Cumhurbaşkanı Demirel, ''milletvekillerinin toplumu temsil ettiğinin'' hatırlatılması üzerine de, ''İyi ya... Evvela milletin vekilleri kendi reaksiyonlarını ortaya koyacak. Kabulleniyorlarsa kimsenin ne diyeceği olur?'' diye konuştu. ''Hükümetle Çankaya'nın uyumu açısından bir sakınca doğurur mu?'' sorusuna Demirel, ''Bilemem'' karşılığını verdi. Süleyman Demirel, ''Farklı davetiyelerin sebebi nedir?'' şeklindeki bir soruya da şu yanıtı verdi: ''Sen, hangi dünyada yaşıyorsun? Sen, Türkiye'de yaşamıyor musun? Türkiye'deki tartışmaları bilmiyor musun? Bana bunları tekrarlattırmakta ne yararın var? Benden alabileceğin şeyler müspet şeyler olmalı. Beni menfiye zorlama.'' ''HER ŞEYE İMZA ATMA MECBURİYETİNDE DEĞİLDİR'' ''Cumhurbaşkanlığınız döneminde hiç farklı davetiye gönderdiniz mi?'' şeklindeki bir soru üzerine de Demirel, ''Hiç göndermedim. Neden gönderecektim ki? Böyle sorunlar yoktu o zaman'' dedi. Demirel, ''Cumhurbaşkanı Sezer'in, bazı yasaları veto etmesiyle'' ilgili soruya karşılık da şunları söyledi: ''Dünyanın her yerinde parlamentonun güvenoyuna dayalı hükümetleri ile Cumhurbaşkanı arasında sürtüşmeler var. Benim Cumhurbaşkanı olduğum zaman da olmuştur. Çünkü, Cumhurbaşkanı orada sadece temsil yapmıyor. Attığı her imzadan sorumludur. Siyasi sorumluluğu yoktur ama kendine göre vicdani sorumluluğu vardır. Önüne gelen her şeye imza atma mecburiyetinde değildir. Onun için Cumhurbaşkanı'nın vetoları dünyanın her yerinde var. Dünyanın her yerinde de böyle reaksiyonlar var. Bu düzen böyle işler.'' IRAK'A TÜRK ASKERİ GÖNDERİLMESİ 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ''Türk askerinin Irak'a gitmesi konusunda ABD'nin tavır değişikliği içinde olduğunun'' hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu: ''Türkiye, ABD ile münasebetlerini düzgün hale getirmek için Amerika'ya 'Ne yapabiliriz?' diye müracaat etti. Amerika da, kendisine bir sualname verdi. Bunun içinde 'Asker gönderebilir misiniz?' de vardı. Biz de 'Gönderebiliriz' dedik. 'Hadi gönder' dedi. Ondan sonra TBMM bir karar aldı. Şimdi de, 'Türk askeri Irak'a gelirse burada tatsızlık olur', şeklinde birtakım tartışmalar cereyan ediyor. Talep eden, soran Amerika, 'Yapabiliriz' diyen biz. Şimdi, 'Gönderirseniz burada tatsızlık olur' diyen Amerika. Bunun bir yerde durulması lazım.'' ''ABD'nin, bölgedeki diğer güçlere karşı zayıf duruma düştüğü'' yönündeki bir değerlendirme üzerine ise Demirel, ''Amerika, Irak meselesinde bir çalkantının içerisinde. Yani birtakım Amerikan sıkıntıları, yönetim sıkıntıları var'' dedi. ''TÜRKİYE'NİN KUSURU YOK''- BM'nin istikrar gücünün nasıl teşkil edileceğinin de henüz belli olmadığını anlatan Demirel, ''Birçok bilinmezler var. Türkiye'nin burada kusuru yok. 'Gönderin' diyene, 'Pekala gönderelim'... 'Şimdilik durun bakalım' noktasına gelinmiştir. Bu da aydınlığa çıkar'' diye konuştu. Demirel, Irak'a asker gönderilmesi konusundaki düşüncesinin sorulması üzerine de, şunları söyledi: ''Evvela Amerika'nın 'Kabul ediyoruz' demesi lazım. Orada güç sahibi olan Amerika'dır. Komşumuz coğrafi olarak Irak'tır ama siyasi bakımdan komşumuz Amerika'dır ve Amerika orada işgal gücüdür. Orayı işgal etmiştir. Yani o size 'Gelin' veya 'Gelmeyin' diyecek. 'Gelin' demeden gitmeye kalkarsanız, tabii ki çatışma olur.''