Rektörleri kızdıran müdahale
Abone olErmeni konferansı Bilgi Üniversitesi'nde sancılı başladı. Bayan dinleyici iki rektörün konuşmasına müdahale etti. Sorduğu sorular salonda buz gibi bir hava estirdi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aydın Uğur ile
Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysal'ın
konuşmasına bir bayan dinleyici müdahalelerde bulundu. Konuk
dinleyicinin soruları Uğur'u sinirlendirirken Soysal, itirazlara
cevap vermedi.
Bir kadın dinleyici, ''Özerklik yetmedi mi? Şimdi bir de başımıza
fikir özgürlüğü konusu mu çıkardınız?'' diyerek Prof. Dr. Uğur'un
konuşmasına müdahalede bulundu. Bunun üzerine Prof. Dr. Uğur,
''hanımefendinin bilimsel edebe sonuna kadar saygılı
olacağını umut ediyorum'' dedi.
''Mesele ifade ve bilimsel faaliyet özgürlüğü olduğu için bu
toplantıya salonlarını açtıklarını'' anlatan Prof. Dr. Uğur, bunu
her iki üniversite ile manevi birlik içinde yaptıklarını bildirdi.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aydın Uğur, şunları
kaydetti:
''İyi yaptığımızı düşünüyorum. Çünkü gerçekten hepimiz, bilim
insanının uygarlıkla bir sözleşmesi olduğuna inanıyoruz. Uygarlık,
bilim insanından araştırmasını, yeni bilgiler vermesini ister.
Bunun karşılığında uygar toplumlar, demokratik ortamlar, bilim
ortamında yerleşik değer ve inançların, yıllandığı için geçerlilik
kazanmış kanaatlerin sorgulanmasını doğal karşılar. Herhangi bir
zırh meselesi değildir bu. Mesleğin iç mantığıdır. Bu nedenle
bilimin odağı olan üniversiteler, deyim yerindeyse buz kırandır.
Esas enerjisini, birbirine ter düşen teorileri panelistlerin
çalışmasıyla verebilir. Ancak bu, tam bir özgürlük ortamında
gerçekleştirilebilir.''
-AYNI DİNLEYİCİDEN İKİNCİ MÜDAHALE-
Bu sözleri nedeniyle salondaki aynı kadın dinleyicinin yine
müdahalede bulunması üzerine Prof. Dr. Uğur, ''İşimizin
temeli tartışma ama belli usul ve belli akademik edep içinde.
Lütfen panelin parçası olun'' dedi.
Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Rektörü Prof. Dr. Ayşe Soysal, ''Ermeni
Konferansı''nın nerede yapıldığının önemli olmadığını
belirterek, ''Asıl önemli olan akademik özgürlüklerin
sahiplenilmesi, vurgulanması ve yaşatılmasıdır'' dedi.
SOYSAL'IN CEVAP VERMEDİĞİ SORU
Prof. Dr. Soysal, ''İmparatorluğun Son Döneminde Osmanlı
Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları'' başlıklı
konferansın açılışında yaptığı konuşmada, toplantının Bilgi
Üniversitesi'nde yapılmasından büyük memnuniyet duyduğunu ve bu
duygusunu bütün BÜ camiasının paylaştığını söyledi.
Bilimsel toplantılar düzenlemenin üniversitenin en temel hak ve
görevleri arasında bulunduğunu ifade eden Prof. Dr.
Soysal'a, İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur'un
konuşması sırasında da 2 kez müdahalede bulunan kadın dinleyici
''teröristler ne zaman bilim adamı oldu?'' dedi.
Dinleyiciye yanıt vermeden konuşmasına devam eden Prof. Dr. Soysal,
BÜ'nün bu konferansın gerçekleşmesi için çok çalıştığını ve emek
verdiğini vurguladı.
Prof. Dr. Soysal, ''Fakat koşullar toplantıya ev sahipliği
yapmamıza olanak tanımadı. Aslında toplantının nerede yapıldığı
neticede çok önemli değil. Asıl önemli olan akademik özgürlüklerin
sahiplenilmesi, vurgulanması ve yaşatılmasıdır'' diye konuştu.
-PROF. DR. TERZİOĞLU'NUN KONUŞMASI-
Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu da, 6 ay
kadar süren bir sürecin sonunda bugüne gelindiğini ve bugünün
sadece konferans ve üniversite için değil Türkiye için önemli
olduğunu söyledi.
''Bu konferansın etrafında olan polemikler, doğru veya yanlış
yargılar, yargıların öne sürülüş biçimlerinin, bu toplantıyı çok
daha ötelere taşıdığını'' ifade eden Prof. Dr. Terzioğlu, şunları
kaydetti:
''Birçoğumuzun hayatında vardır; Bir eşiğe gelirsiniz, bu eşiği .
Sizi korkuturlar. Derler ki; 'o gördüğünüz gibi değil, çok daha
yüksek, arkasında canavarlar var, ejderhalar var'. Durursunuz,
beklersiniz, güç toplarsınız. Ama bu iş gözünüzde daha da büyür,
daha da korkunç gelmeye başlar. Zannediyorum biz bugün bu eşiği
geçtik. Hiç de o kadar zor olmadı.''
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusunun gösterdiği hedefin muasır
medeniyet seviyesine ulaşmak olduğunu ve bunun için çok şeyler
yapıldığını vurgulayan Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, konuşmasını şöyle
tamamladı:
''Çoğumuz, bu çabanın yeteri kadar hızlı olmadığı görüşünde. Ama
bu, bir toplumun değişmesi, medeniyet savaşıdır. Her zaman
istediğiniz gibi grafik düz çizgi halinde yükselmez. Zaman zaman
kırılmalar, geri düşmeler olur. Ama herhalde bundan 50 yıl
sonra geri dönüp bugünlere bakıldığı zaman, bu kırılmaların, geri
kaymaların konjoktürel bir şey olduğu, eğrinin eğiminin bu
konferansla birlikte daha da arttığını göreceklerdir.''