Rektör Aşkın'dan AB'ye taş
Abone olRektör Yücel Aşkın hastanede basın toplantısı düzenledi. AB'den söz açıldığında yüzü asılan rektör yeterli destek görmediği AB'ye şu sözlerle göndermede bulundu.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın,
tahliyesinin ardından önünde yeni bir aşama bulunduğunu belirterek,
''Benim için özgürlüğümün iadesi en önemli şeydi. Bundan sonra
önümde olan şey bu davaların sonuçlanmasıdır'' dedi. YYÜ Rektörü
Aşkın, tedavi gördüğü Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi'nde yaptığı
basın toplantısında, tarihi eser kaçakçılığı davasının ilk celsede
beraatla sonuçlandığını, ancak başsavcının bu davayla ilgili
temyize gittiğini hatırlatarak, bu davayla ilgili Yargıtay'ın da
bir karar vermesini beklediklerini söyledi. Aşkın, konuşmasında
birtakım şeylerin topluma yanlış aktarıldığını ya da yanlış
anlaşılmaya yol açtığını ifade etti. Hakkındaki dava dosyaları
arasında YÖK'e gönderilen dosyaların da bulunduğunu dile getiren
Aşkın, şöyle konuştu: ''Dosyaların YÖK'e gitmesi bunların
soruşturulmaması veya yargıdan kaçırılması anlamını taşımıyor. YÖK
de yaptığı soruşturmayı sonuçta Danıştay'a göndermek zorundadır.
Oranın bir üst mahkeme olarak verdiği karar geçerli olacaktır.
Zannediyorum orada da hakkımda 5-6 suç duyurusu var. Tüm bunları
bekleyeceğiz. Benim için önümüzdeki aşama odur.'' -''YÖK'ÜN
SAVUNULMASI...'' Gazetecilerin soruları üzerine Aşkın, fişlemelerin
yargı süreci sonunda anlaşılacağını, YÖK'ün savunulması konusunun
ise saptırılmaması ve yanlış ifade edilmemesi gerektiğini kaydetti.
Aşkın, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Bütün kurumlar, toplumlar
değişir, bütün bu kurumlarda eksik olan yanlar, çağa uyan uymayan
yanlar, toplumun taleplerine uyan uymayan yanlar bulunabilir.
Bunların hepsine göre bu kurumlar düzenlenir. Bunları toplum
tartışır. Demokrasi ahlakı bu bakımdan önemlidir. Ben bunların
tartışılacağını, bu kurumların tartışma doğrultusunda
düzenleneceğini söylüyorum. Bunun için de benim içinde bulunduğum
üniversite kurumu da vardır. Çok eksikleri de iyi yaptığı işler de
vardır. Aynı şey basın, güvenlik güçleri, yargı için de
söylenebilir. Dediğim gibi, bunda önemli olan, bunların demokratik
bir ortamda tartışılması ve iyiye gitmesi için gayret
gösterilmesidir. Benim tutuklanmam belki bunları gündeme getirdi.
Bu bakımdan önemlidir. Toplum biraz daha farklı perspektiflerden
tartışacak, tabii ki, farklı görüşlerimiz olacaktır. YÖK'te bir üst
kurum olarak gerekli kurumlardan birisidir. Ama kalkıp da bir tek
noktadan YÖK'ü ele almak da doğru değildir. YÖK'ün yaptığı
üniversitelerin bilimsel hayatının geliştirilmesi yönünde çok
önemli ve olumlu işler vardır. Bu nedenle olumlu ve olumsuz tüm
yanlarıyla bakmak lazım.'' -''ÜNİVERSİTELER İNSANLARIN ENSESİNDE
DEĞİL''- Bir gazetecinin, ''Dünkü duruşmada müdahilleri dinledik.
(Özel yaşamımıza tümüyle müdahale edildi, akademik kariyer
yapmamamızda bu fişler etkili oldu) yönündeki ifadeleri ön plana
çıkıyor. Üniversiteler, öğrenciler de dahil insanların bu kadar
ensesinde olmalı mı?'' şeklindeki sorusuna, Aşkın, ''Böyle bir şeyi
genellemek mümkün değil. Üniversiteler insanların bu kadar
ensesinde falan değil. Bu belgeler dediğim gibi yargı sonuçları
kesinleşmemiştir. Bu konuda böyle bir yargıda bulunmak için son
derece erkendir'' yanıtını verdi. -AB'NİN PAMUK'A DESTEĞİ- ''Avrupa
Birliği'nin (AB) Orhan Pamuk'a destek verdiği, size destek
vermediği yorumları yapıldı. Bu konuda neler
söyleyeceksiniz?''yönündeki soru üzerine de Aşkın, şöyle dedi: ''Bu
soruya şöyle bir cevap vereyim. Sheakspear'in tiyatrosundan, Decart
ve Kant'ın felsefesinden, Bach'ın chello sonatlarından, Van Gogh'un
renklerinden, Guiseppe Umberetti'nin dizelerinden çıkara çıkara,
İngmar Bergman'ın, Anna Kava'nın ve Frank Kafka'nın dünyasının
üretmiş olduğu uygarlık için hiç şaşırtıcı değil.'' -KİMSEYE KIRGIN
DEĞİLİM- Rektör Aşkın, ''Kırgın olduğunuz biri var mı?'' sorusu
üzerine de kendisini ihbar edenler dahil hiç kimseye kırgın
olmadığını ifade ederek, ''Vaktiyle Çetin Altan eski bir yazısında,
(bir kaç yüz kelimeye sığıyorsa dünyanız, bakmayın Matisse'nin
balıklarına) demiş. Bu kişiler keşke Matisse'nin balıklarına
bakmayı becerebilselerdi. Onlar için üzgünüm sadece'' diye konuştu.
Aşkın, 2006 yılının bütün insanlara mutluluk getirmesini ümit
ettiğini söyledi. Aşkın'ın Kalp Cerrahisi Yoğun Bakım Ünitesi'ndeki
basın toplantısında, yanında eşi Oya Aşkın ile YYÜ Rektör Vekili
Ali Fuat Doğu, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve Hasan
Ceylan, Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin
ve doktoru Doç. Dr. Niyazi Güler de bulundu.