Reis düşerse Türkiye düşer beyler!..

Batı'nın düşmanlığı için 'Hedef Türkiye değil Erdoğan' diyenler ihanet içinde.Çünkü mesele tarihsel Türk düşmanlığı.

Osman DİYADİN o.diyadin@hotmail.com

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi, Türkiye’ nin siyasi denetime alınması yönünde  karar vermiş..

Hiç sürpriz değil...

Çünkü gerçek yüzleri bu...

Bu karar Batı’nın Türk milletine geleneksel bakışının dışa vurmasından başka bir şey değil!..

Çünkü  görmek istemeyenler için bir kez daha görülmüştür ki…

'Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur'

Bu sözün tartışılacak hiçbir tarafı da yoktur…

Çünkü şöyle bakın İslam dünyasına  ayakta kalan ümmetin varlığının teminatı hep Müslüman Türk milleti olmuştur..

Son dönemde  uykudan uyanan Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Recep Tayyip Erdoğan ile 'Allah'tan başka kimseye baş eğmeyiz' diyerek  başını kaldırıp  bu varlığını hissettirmeye başlaması ve yeni sisteme geçmesi bu saldırıların tek kaynağı olmuştur...

Açıkçası 15 Temmuz darbe girişimi ile başlayan ve 16 Nisan referandum sonuçları ile devam eden bu son süreçte, Müslüman Türk milletine karşı düşmanlık bir kez daha net şekilde ortaya konmuştur…

Hiç ama hiç kimse bu tepkinin Türkiye’ye değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ a yönelik hikayesini anlatmasın..

Derse bu ülkeye ihanettir..

Bu tepki Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’nin artık eski Türkiye olmamasına karşı Batı’nın hortlayan dışa vurumudur…

Günümüzde yaşanan süreç, tıpkı tarihe altın harflerle yazılan o unutulmaz “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” sözü ile eşdeğerdir…

Bugün söz konusu olan Recep Tayyip Erdoğan’ın değil, onun liderliğinde Türkiye’nin varlığıdır..

Bakın  Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her defasında dile getirdiği  “Bu vatan topraklarında size ameliyat yaptırmayız” şeklindeki milli duruşu, bu büyük milletin şeref vesikasıdır…

Batı’nın Türkiye düşmanlığının alevlenmesi nedeni;

Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanına istediklerini yaptıramamalarına dır…

Onun liderliğinde ülkemizin üzerindeki bütün kara bulutları dağıtmasına dır…

Her geçen gün büyüyüp gelişmesine,hedefini dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olarak belirlemesinedir…

Dünyanın en büyük hava limanı yapımı gibi büyük projelere imza atıp Batı’ nın ekonomik oyun sahasını daraltmasınadır.

Bugüne kadar Avrupa'nın birinci sınıf pazarı olarak adeta Avrupa'ya çalışan onların ürettiğini tüketen bir ülke olmamak için mücadele etmesinedir . Kendi uçağını, kendi tankını  yapmaya başlamasınadır

Bölgesinde, sınırlarında yaşanan gelişmelere kayıtsız kalmamasına son örnekte olduğu gibi Batı ve ABD’ye rağmen PKK’nın yeni üssü olacak Sincar’ın bombalanmasıdır..

Bütün dünyadaki kimsesizlerin kimsesi de olmak için yeni bir yolculuğa çıkmasınadır.

Eğilip bükülmeyen, karşısındaki ülke kim olursa olsun dik durmasınadır…

Yani  dünyada artık sözü dinlenen mazlum milletlerin umudu haline gelmesinedir...

Yani başını  eğen, emir alan eski Türkiye olmamasınadır...

Bakın usta yazar Fatih Tezcan'ın  sosyal paylaşım hesabından AP kararı

Baki’nin “Bu alçak dünyanın bir takım geçici menfaatleri uğruna aşağılık kimselere boyun eğmeyiz. Bu yolda bütün tevekkülümüz, bütün güvencemiz Allah’adır. O’nun hükmüne rıza gösteririz” şeklindeki o güzel sözleri ile  Türkiye'nin Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığında yeni bir büyük  mücadeleye girişmesinedir....

*

Ama sürpriz değildir asla…

Aslında tarihe baktığımız zaman görüyoruz ki Batı’nın son yıllarda sinsice duran Türk düşmanlığı   bir kez daha dışa vurmuştur…

Avrupa’nın Türkiye ve Türk karşıtlığının tarihsel kökleri nasıl Haçlı Seferleri'ne dayanıyorsa, entelektüel köklerini de 16. yüzyıldan bu yana Martin Luther, Voltaire, Kant, Hegel, Hugo, Engels, Marx ve bugünkü  siyayetçi, şair, yazar, din adamı ve filozoflar sulamaktadır..
Ne kadar acımasız Türk düşmanı olduklarını gösteren kanıtları tarihi vesikalar gibi ortadadır…

Açın tarihi okuyun..
Bakın Türk düşmanı Hugo ne demiş; ‘‘Bu kahraman küçük ulusun çırpınışı ne zaman sona erecek? Sırbistan'da yaşananlar, Avrupa Birleşik Devletleri'nin gerekliliğini gösteriyor. Bu katil imparatorluktan yakamızı kurtaralım. Bağnazlığı ve zorbalığı susturalım!”

Türk egemenliği için, ‘ayak takımı egemenliği’ diyen Engels ise ne söylemiş; ‘‘Bu varlık er geç sona erecek, Avrupa'nın en güzel toprakları ayaktakımının egemenliğinden kurtarılacaktır... Avrupa Türkiye'sinde Yunan ve Slav kentsoylu sınıfının etki ve zenginliği sürekli artmakta, Türkler her geçen gün gerilemektedir. Zaten Türkler devleti ve asker gücünü ellerinde tutmasalardı (biliyorsunuz, bu iki örgüt de ancak zorbalıkla, barbarlıkla kurulup ayakta tutulabilir!) çoktan yok olup giderlerdi. Türklerin sahip oldukları, uygarlığı engelleyen bu tekel ve güç artık güçsüzlüğe dönüşecektir. İşin doğrusu, Türklerin ortadan kaldırılmaları gerekir.’’

İşte gerçek yüzleri …

Bakın Batı’ nın en  gerçekçi şekilde  Müslüman Türk düşmanlığını belgeleyen sözleri Alman Prof. Neumark söylemiştir..

Hitler’den kaçıp 1933’te Türkiye’ye gelerek  İstanbul Üniversitesi İktisat ve Hukuk fakültelerinde dersler veren, Frankfurt Üniversitesi’nde rektörlük de yapmış olan Alman Ord. Prof. Fritz Neumark’ın (1900-1991) bir kısım talebesi Boğaziçi’nde geziye çıktığında talebelerden biri “Avrupa bizi neden sevmez hocam?” sorar…

Alman profesörün o gün Türk talebelerine itirafı işte bugünler için de çok şey anlatır…

Dinleyelim;

“Çok samimi itiraf edeyim ki, Avrupalılar Türkleri sevmez. Kilisenin Türk ve İslam düşmanlığı Hıristiyanların hücrelerine kadar sinmiştir.

Çünkü sizler en az 400 sene sırtımızda ve ensemizde at koşturdunuz. Selçuklu ve bilhassa Osmanlı, İslam uğruna her şeyini feda etmeseydi, İslam bugün belki sadece Hicaz’da varlığını devam ettirirdi.

Kaldı ki, Vahhabiliği kuranlar da İngiliz Dominyon Bakanlığının adamlarıdır. Batı, her yerde İslami sapık inançlara kanalize etti. Ama Osmanlı, Asr-ı Saadet-i devam ettirdi. Onun için faraza laiklik şöyle dursun Hıristiyan olsanız bile size düşman olarak bakmaya devam ederler.

Sizler farkında değilsiniz ama onlar şu gerçeğin farkındadırlar. Tarihten Türk çıkarılırsa tarih kalmaz. Osmanlı arşivi tam olarak ortaya çıkarsa bugünkü tarihlerin yeniden yazılması gerekir.

Ben Türkiye’ye geldiğimde 2 üniversiteniz vardı, şimdi 19 üniversite var (o tarihteki sayı).

Ve sizler gerçek hüviyetinize döndüğünüz an Avrupa’nın refahı ve medeniyeti yıkılır. Bu bakımdan sizi silah ile yenemeyenler sizleri kendilerine benzeterek hakimiyet sağlamaya çalışıyorlar.”

*

Batı'nın ezeli Türk düşmanlığı bu sözlerde saklıdır ve değişmemiştir...

İşte bunları okuyup ta bugün batı dünyasının Türk düşmanlığı saldırıları karşısında fazla yoruma gerek kalır mı?

Churchill’in şerefsizce “Türkler Hıristiyan olmadığı için insan sayılmazlar” şeklindeki sözünü  unutmak mümkün mü?

Abdülaziz, bir Fransa seyahati sırasında Paris’te kuvvet ölçmek için bir alet görmüş, aletin vurulduğu yere de “Türk Kafası” yazıldığını okuyunca Yaveri Halil Paşa’ya:

-Haydi görelim seni Halil demiş.

Halil Paşa bütün gücü ile alete bir yumruk indirmiş, ölçü aleti paramparça olmuştur. Bunun üzerine Abdülaziz yüksek sesle Fransızca olarak “Türk’ün kafasına vurulmaz. Vurulursa da kırılmaz buna ‘Avrupa Kafası’ demeli” diye seslenmiştir...

Bakın tarihe  “En iyi Türk ölü bir Türk’tür” diyende batıdır…

Fransız siyaset bilimci Phillippe Moreau Defarges’in Cumhurbaşkanımız Erdoğan için küstahça  çağrı yaparak “Suikast düzenlenip ortadan kaldırılmalı” şeklindeki sözleri, artık Türkiye ile Batı arasında sözün bittiğini ortaya koymuştur…

Bu küstah adama Batı’dan tek bir olumsuz tepki gelmemesi alçakça bakışın son halkasıdır..

Ah bunu bir Türk bilim adamı Fransız Cumhurbaşkanı için söyleseydi!

*

Bir düşünün...

Terör örgütü PYD'nin Karaçok Dağı bölgesinde Türk jetleri tarafından bombalanan hedeflerinde incelemede bulunan 'li askeri danışmanın yanındaki kişi, PKK/KCK üyesi Şahin Cilo kod adlı Ferhat Abdi Şahin çıktı. 'nın terör suçundan arananlar listesinde..

Bunun adı Türkiye düşmanlığı değilde nedir?

Bakın   tespitleri ve çıkışları ile  çok konuşulan usta yazar Fatih Tezcan'ın kendine ait sosyal medya hesabından AP kararı sonrası yaptığı' Abdullah Öcalan'a PKK' yı kurduran güçle ,Fetullah Gülen'e FETÖ' yu kurduran güç aynıydı. Uğur Mumcu işte tam bunu açıklayacakken öldürüldü' şeklindeki sözü çok şey anlatmıyor mu?

Nokta atış  tespit!..

*

Biliyorlar ki Türk milleti, İslam’a büyük hizmetlerde bulunmuş, yüce bir millettir. İslam için, adalet için ve insanlık için rahat yataklarında yatmamış savaş meydanlarına ’Allah.. Allah’ sesleri ile yürümüş bütün dünyada hala  ayakta duran eserler bırakmışlardır.

Eser bırakmadan ölen bir Türk büyüğü yoktur.

Bakın Fatih Sultan Mehmet Han, yaz-kış demeden ve hiç dinlenmeden ordusunun başında Anadolu’dan Rumeli’ye, Rumeli’den Anadolu’ya defalarca geçmiştir. Trabzon Rum İmparatorluğu üzerine sefere çıktığı zaman, Doğu Karadeniz dağlarında bir nefer gibi kayadan kayaya atlayarak, tırmanarak kale önüne varmıştı. Bu sırada yanında elçi bulunan Uzun Hasan’ın annesi iyice yorulduğundan padişaha;

“Hey oğul! Bir Trabzon için bunca zahmet çekmek niye?” diye sorunca bakın Fatih nasıl cevap vermişti;

Ey koca analık! Bu zahmetler, İslâm dini yolunadır ki, yarın ahiret gününde Allah-ü Teala’nın huzurunda utanmayalım diyedir. Çünkü bizim elimizde İslâm kılıcı vardır. Eğer bu zahmete katlanmaz isek, bize Gazi demek yalan olmaz mı?”

*

O nedenle diyeceğim şu ki;

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bugün Batı ve ABD ile çok iyi ilişki içinde olup istediklerini harfiyen yerine getirerek koltukta oturmayı elini tersiyle iten, ortaya koyduğu milli ve manevi mücadele ile yarın Allah-ü Teala’nın huzuruna utanmadan başı dik bir şekilde çıkmayı kendine  rehber edinen bir  lideri var.

O lider Recep Tayyip Erdoğan…

Batı'da süren Türkiye düşmanlığının tek kelimelik özeti şudur;

‘REİS DÜŞERSE TÜRKİYE DÜŞER'

Uyanmak gerekir ki bugün Türkiye üzerinde emelleri olanlar tarafından Recep Tayyip Erdoğan üzerinden vurulmak isteniyor...

Koskoca bir ülkenin kaderi  bir kişiye mi bağlı? diye soranlara gelince.. Bugün bu ülke üzerinde hesapları olan iç ve dış şer güçlere karşı  milleti ile bütünleşerek  milli  bir mücadele ortaya koyduğu için saldırı altında olan kim? 

O lider Recep Tayyip Erdoğan olduğuna göre bu soru abesle iştigal olmaz mı?

Biz insanoğlu hiş kuşkusuz faniyiz..

Tabi olarak  Allah uzun ömür versin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da...

Ama  görülüyor ki Türkiye bu kritik  eşiği ancak onunla geçebilir...

Var mı alternatifi bir söyleyin!..

Şunu unutulmasın Türkiye'nin böylesine saldırı altında olduğu kritik dönemi kazasız belasız geçmesi için  Recep Tayyip Erdoğan gibi dik duran,eğilmeyen, kararlı bir liderin olması ülkemizin aydınlık yarınları için büyük bir şanstır...

İşte sınırımızın ötesinde  topraklarımızı tehdit eden terör örgütlerine karşı ABD ve Batının karşı duruşuna , engeline rağmen yaptığımız askeri harekat kararlığını ondan başka kim gösterebilirdi?

İşin özü şudur;  'Söz konusu vatandır'

Allah  ülkemizin ve Cumhurbaşkanımızın yar ve yardımcısı olsun, yolunu hep açık etsin…

**

GÜNÜN SÖZÜ;

Anadolu’nun kapılarını İslamiyete,Türklere açan Sultan Alparslan bakın ne demişti ’Biz Türkler temiz Müslümanlarız. Bid’ at nedir bilmeyiz. Onun için Allah bizi aziz kıldı’