Rehnden AB ülkelerine uyarı
Abone olOlli Rehn, AB'ye katılmak isteyen ülkelere hiçbir şekilde söylenmemesi ve uzak durulması geren sözü açıkladı.
AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu Üyesi Olli Rehn, AB'ye
katılmak isteyen ülkelere hiçbir şekilde ''asla olmaz'' şeklinde
olumsuz bir yanıt verilmemesi gerektiğini söyledi.
Düşünce kuruluşu Avrupa Politika Merkezi ve Kral Baudouin Vakfı'nın
ortaklaşa düzenledikleri ''Avrupa'nın Nihai Sınırları'' konulu açık
oturumda konuşan Rehn, AB için zihinleri de sınırlayan sabit
sınırlar çizmek yerine ''yeniliğe açık ve dinamik'' sınırlardan
bahsetmenin daha akıllıca olacağını bildirdi. AB'nin zorlukları
içine kapanarak değil, yeni sınırlarla aşabileceğine vurgu yapan
Rehn, ''daha geniş, daha derin ve daha güçlü bir AB'nin''
arayışında olmak gerektiğini kaydetti.
Tarihine bakıldığında AB'nin en büyük başarısının genişleme
olduğunun görüleceğini anlatan Rehn, Avrupa'da askeri yöntemlerle
yıllarca başarılamayan birleşmenin, genişleme sayesinde silah
kullanılmadan kadife güçle elde edilebildiğine dikkat çekti.
Genişleme Komiseri Rehn, Türkiye ve Batı Balkanlar'ı kapsayan yeni
genişleme dalgasının reddedilmesi halinde istikrarsızlık tehdidiyle
karşılaşılacağı ve müthiş fırsatlar kaçırılacağı uyarısında
bulundu. Bir soru üzerine AB'nin, aday ülkelerin katılımı için
tarih belirlemesine, geçmişteki deneyimler ışığında müzakereler
tamamlanıncaya ve müktesebata uyum konusunda her iki taraf emin
oluncaya dek karşı olduğunu aktaran Rehn, aday ülkelerin tek
taraflı olarak reformların tamamlanması ve katılım için tarih
belirlemesinin faydalı olabileceğini ifade etti.
-ABD BENZETMESİ-
AB'nin genişlemesini, ABD'nin tarihiyle kıyaslayan Rehn, 1776'da
bağımsızlığını ilan eden ve anayasasını 1789'da onaylayan ABD'ye
Texas gibi büyük bir eyaletin (devletin) yaklaşık 70 yıl sonra,
1845'de katıldığını hatırlatarak, aynı durumun AB için de geçerli
olabileceğini ve 2030'lu yıllarda Avrupa'nın doğu ve güneydoğu
ülkelerinin bütünüyle katılımının sağlanabileceğini dile getirdi.
Rehn, ''2004 yılında katılan 10 yeni üye için haklı olarak Orta ve
Doğu Avrupa ülkeleri derdik.
Şimdi hala Doğu Avrupa ülkelerinden bahsediyoruz. Bu gösteriyor ki
Avrupa'nın sınırları sabit değil'' şeklinde konuştu. Avrupa
Komşuluk Politikası'nın Ukrayna gibi ülkelerle siyasi ve ekonomik
ilişkileri geliştirmede ve Ortak Pazar'a uyum sağlamalarını
kolaylaştırmada önemli olduğunu vurgulayan Rehn, ''Fakat bu,
ilişkilerin geleceğine karar vermemeli.
AB'ye katılmak isteyen ülkelere asla 'asla' dememeliyiz. Avrupa
haritasını kalın sınırlarla çizmemeliyiz'' dedi. Rehn, Fransa ve
Hollanda'daki referandumlarda yeni AB anayasasının reddedilmesinin
en çok ''Sırbistan'daki radikalleri, Türkiye'deki milliyetçileri ve
Rusya'daki panislavistleri sevindirdiğini'' belirterek ''AB'nin
artık içine kapanacağını düşündüler. Bu beklentilerinin yanlış
olduğunu göstermeliyiz'' diye konuştu.
Olli Rehn, AB'nin 50'nci kuruluş yıldönümünde (25 Mart) liderlerin
imzasıyla yayınlanacak olan Berlin Deklerasyonu'nda genişleme
konusunda neler yeralması gerektiği konusunda tartışmaya gerek
olmadığını kaydederek, Finlandiya dönem başkanlığının Aralık
zirvesinde genişleme konusunda alınan kararların tekrarlanmasının
yeterli olacağını ifade etti.