Rehineler zarar görse New York Times kına yakacak
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu, ABD'nin saygın gazetelerinden New York Times'a "Rehinelerimiz zarar görse zaten ellerine kına yakacaklar" sözleriyle yüklendi
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Batı basınında Türkiye
aleyhine çıkan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) haberlerine ilişkin
olarak çok sert tepki gösterdi.
Meselenin AK Parti iktidarına vurmak olduğuna işaret eden Başbakan
Ahmet Davutoğlu, "Türk IŞİD’çilerden bahsediyorlar da onları
öldüren İngiliz’i niye konuşmuyorlar? Dikkat dağıtmak istiyorlar.
Mesele Ak Parti iktidarına vurmak, rehineler yumuşak karın gibi
görülüyor. Rehinelerimiz zarar görse zaten ellerine kına yakacaklar
tabiri caizse. Bir şey demediğimiz zaman da ‘Türkiye IŞİD’i
eleştirmiyor. Demek ki arkasında.’ Bu kadar iğrenç bir oyun”
ifadelerini kullandı.
ERDOĞAN'IN UÇAĞINI İLK KEZ KULLANDI
İlk yurtdışı gezisini KKTC’ye yapan Başbakan Ahmet
Davutoğlu, Cumhurbaşkanlığı için alınan ancak Başbakan tarafından
da kullanılacağı açıklanan uçağı ilk kez kullandı. Başbakan, uçakta
konuk ettiği gazetecilerin sorularına ilginç yanıtlar verdi.
"Uluslararası medyadaki IŞİD ve Türkiye haberleri için ne diyorsunuz?" sorusuna Başbakan Ahmet Davutoğlu, şöyle yanıt verdi:
ÖNCE PARARLEL YAPI SONRA NEW YORK
TİMES
Bugün bir haber gösterdiler bana aslında bütün linki gösteriyor.
Paralel dediğimiz yapının yayın organı bir haber yapıyor, aynı
resimle New York Times manşete alıyor. Cumhurbaşkanımızla Hacı
Bayram’da cuma namazı kıldık değil mi? Çıkarken çekilmiş bir resim.
Paralel yayın bu resmi birinci sayfadan veriyor, diyor ki
‘Türkiye’de 1100 küsur IŞİD’li var’, aynı resimle New York Times
‘Davutoğlu ile Erdoğan IŞİD’in elemanlarının toplandığı camide
namaz kıldılar’ diyor. El insaf yahu! Hacı Bayram’ın kemikleri
sızlar. Yani bu bile meselenin IŞİD değil algı oluşturmak olduğunu
ortaya koyuyor. Bu basın özgürlüğü falan değil.
TÜSİAD'A SORDUM: SİZİ NİYE BU KADAR İLGİLENDİRİYOR
Amerikan yönetimi, rehinelerle ilgili diyor ki ‘Bunlar hakkında
yayın yapmayacaksınız’ ve hiç kimse hiçbir şey yazmadı. Yapılan
doğru. Çok daha önce öldürürlerdi haber olsaydı. Biz başarısız olan
kurtarma operasyonunu da biliyorduk. O gün kaç uçak kalktığını biz
takip ettik. Bütün Amerikan basını sustu, Amerikan aileleri sustu.
Şimdi bizim 49 rehinemiz var. Geçen TÜSİAD geldi IŞİD’le ilgili
şeyler... Dedim ‘Sizi niye bu kadar ilgilendiriyor, oradaki
canlarla ilgileniyor musunuz?’ O 49 insanı ben tanıyorum. O çocuğu
ben gönderdim oraya’.
REHİNELER ZARAR GÖRÜRSE KINA
YAKACAKLAR
Ama aynı Amerikan yayın organları, böyle yayın yaparak bizi IŞİD
hakkında açıklama yapmaya zorluyor ve rehineleri tehlikeye atmamızı
istiyor. Çok mu zor, Ekim 2013’te Bakanlar Kurulu kararı var IŞİD
terör örgütüdür diye. 50 kere söyledik. Şimdi her gün desek yeni
bir şey mi söylemiş olacağız. Peki biz basını yasaklamış oluyoruz
da Amerika niye olmuyor? İngiliz gazeteleri Türk IŞİD’çilerden
bahsediyorlar da onları öldüren İngiliz’i niye konuşmuyorlar?
Dikkat dağıtmak istiyorlar. Mesele Ak Parti iktidarına vurmak,
rehineler yumuşak karın gibi görülüyor. Rehinelerimiz zarar görse
zaten ellerine kına yakacaklar tabiri caizse. Bir şey demediğimiz
zaman da ‘Türkiye IŞİD’i eleştirmiyor. Demek ki arkasında’. Bu
kadar iğrenç bir oyun.
Ricciardone’nin ‘Türkiye’yi uyardık bizi dinlemediler’
açıklaması...
Onu hangi şartlarda yaptı bilmiyorum yani, niçin söyledi, haber nasıl çıktı. Ama aynı gün Kerry bizdeydi ben ona da söyledim yani bu tür açıklamalar doğru değil. ‘Bilmiyorum’ dediler. El Nusra iddiaları kesinlikle yalan.
Bölgeye ilişkin fikirlerinizi ABD ve müttefikler destekliyorlar mı?
Şimdi daha yakınlar. Maliki ve Esad konusunda uyarılarımızı dinlememiş olmanın sonuçlarını gördüler. Özgür Suriye Ordusu’nu zayıflatmanın sonuçlarını gördüler. 22 milyon Sünni var Suriye-Irak hattında. Lübnan’ı da koyarsanız 25’e yakın. Adı onun için Irak Şam İslam Devleti örgütün. Sünniler hiçbir yerde sistemde etkili değiller, dışlanmış durumdalar. Dışlamamak için Tarık Haşimi’yi, Nuceyfi’yi hepsini Bağdat’ta tutmaya çalıştık. Halk bıktığı için IŞİD’i bari bunlar Sünni en azından bize dokunmazlar diye savunmadı bölgesini.