Rehin Türkler Irak dehşetini anlattılar
Abone olIrak'ta serbest bırakılan 3 Türk Diyarbakır'da aileleriyle buluştu. İşçiler Irak'ın adını bile anmak istemiyor. Canlarını kurtaran Türkler yaşadıkları dehşeti anlattılar.
Irak'ta rehin tutulduktan bir süre sonra serbest bırakılan 3
Türk, Diyarbakır'da aileleriyle buluştu. Bir klima firmasında
çalışmak üzere yaklaşık 20 gün önce gittikleri Irak'ta bir süre
rehin tutulduktan sonra serbest bırakılan Mustafa Bal, Abdulselam
Bakır ve Mehmet Bakır, Şırnak'ın Silopi İlçesi yakınlarındaki Habur
Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yaptı. Diyarbakır'a gelen 3
kişi, Bağlar Beldesi'ndeki halaları Kadriye Akgül'ün evinde
bekleyen yakınlarıyla buluşarak, hasret giderdi. Ailesiyle hasret
gideren Abdulselam Bakır, yaklaşık 20 gün önce Irak'a gittiklerini
ve bir süre Musul'da kaldıktan sonra Samara kentine gitmek üzere
yola çıktıklarını belirtti. Musul'dan ayrıldıktan kısa bir süre
sonra araçlarının bozulması üzerine bir garaja gittiklerini
kaydeden Bakır, şöyle devam etti: ''Bozulan aracımızı garaja
çektikten kısa bir süre sonra yüzleri sarılı ellerinde silah olan
yaklaşık 10 kişi etrafımızı sardı. Bizi yere yatırdılar ve
ellerimizi bağladıktan sonra bilmediğimiz bir yere götürdüler. 6-7
gün yanlarında kaldık, birlikte namaz kılıyorduk. Bize iyi
davranıyorlardı. Bizlere; (ABD, burada namusumuza göz dikmiş ve o
yüzden bu mücadeleyi veriyoruz. Tanıdıklarınıza söyleyin kimse
buraya gelmesin. Yoksa ölürler) diyorlardı. Bizimle birlikte 3
Irak'lı daha vardı. Bir tanesi galiba işbirlikçi olduğu
gerekçesiyle feci dayak yiyordu.'' Bakır, bir televizyon kanalına
çıkarıldıktan sonra serbest bırakıldıklarını belirterek, şunları
söyledi: ''Televizyona çıktıktan sonra bizi bir çölün yakınlarında
taksiye bindirdiler. Burada bize; (bir daha buraya gelirseniz
sorgusuz, sualsiz başınızı keseriz) dediler. Bindirildiğimiz taksi
bizi Tikrit garajına getirdi, buradan da başka bir araçla Musul'a
geldik. Daha sonra da Habur'a gelerek Türkiye'ye giriş yaptık. Bir
daha Irak'a gitmeyeceğim.'' Mehmet Bakır da, ellerindeyken ölüm
korkusu yaşadıklarını ve bir daha aileleriyle görüşemeyeceklerini
düşündüklerini anlatarak, ''Kendi aramızda helalleştik. Serbest
bırakılmamızda Müslüman oluşumuzun büyük etkisi oldu'' dedi.