Referandum sonrası için 4 senaryo
Abone olRaporda, Türk tarafı için siyasi ve ekonomik anlamda olabilecek sonuçlar ise şu şekilde belirtiyor:
Kıbrıs'ta 24 Nisan Cumartesi günü yapılacak referandumlarda
halklar, çözüm konusunda son sözlerini söyleyecek. Doğu Akdeniz
Üniversitesi'nin, Arı Hareketi'nin desteğiyle değişik kesimlerden
temsilcileri biraraya getirerek oluşturduğu Kıbrıs Platformu,
referandumlardan çıkabilecek sonuçlara ilişkin rapor hazırladı.
SENARYO 1: KKTC'DEN EVET, GKRY'DEN EVET
Bu rapor uyarınca, her iki taraftan da ''evet'' sonucunun
çıkmasının Türk tarafı için siyasi ve ekonomik yararlarından
başlıcaları şunlar:
- Kıbrıs'ın hem Rumların hem de Türklerin ortak yurdu haline
gelmesi
- Merkezi devlette siyasi eşitliğin sağlanacak olması
- Uluslararası hukuka dahil olma
- AB üyeliği
- Belirsizliğin sona ermesi nedeniyle Kıbrıs'ta siyasi, ekonomik ve
psikolojik anlamda iyileşme beklenmesi
- Dünyanın diğer çatışmalı bölgeleri için olumlu örnek
oluşturulması
- Siyasi, sosyal ve insani ambargoların kalkması
- Türkiye'nin AB ile müzakerelere başlama konusunda elinin
güçlenmesi
- Yerli ve yabancı yatırımcılar için olumlu yatırım ikliminin
oluşacak olması
- Türk tarafının fiziki ve sosyal altyapısını geliştirebilmek
içinAB fonlarından yararlanabilecek olması
- Vergi politikalarındaki uyumlaştırma çalışmaları sonucunda
kayıtdışı ekonominin kayda alınabilecek olması.
Kıbrıs Platformu'nun hazırladığı raporda, her iki taraftan da
''evet'' çıkmasının Türk tarafı için siyasi ve ekonomik sakıncaları
ise şu şekilde sıralanıyor:
- Pek çok KKTC vatandaşının, yıllardır yaşadıkları evlerini terk
ederek başka yerlere taşınacak olması
- Rumlara oranla, uluslararası tanınmışlığı bulunan bir devleti
yönetme konusundaki bilgi ve tecrübe eksikliğinin, belli
zafiyetlere yol açma riski
- Kurucu devlette çalışacak kişilerle, federal devlette çalışacak
olanlar arasında ekonomik farklılıkların ortaya çıkacak olması
- Bankacılık sektöründe, iki yıllık geçiş sürecinin ardından önemli
kayıplarla karşılaşma riski
- Tahsis arazilerdeki mali sorumluluğun Kıbrıs Türk devletinde
olacak olması nedeniyle, kamu maliyesi açısından ciddi sorunlarla
karşılaşma riski
- Turizm ve diğer ekonomik tesislerin AB standartlarında olmaması
nedeniyle başlangıçta bu sektörlerde de kayıpların beklenmesi
- Mal ve hizmet dolaşımının serbestleşmesiyle, rekabet gücü
yüksekolmayan işletmelerin zor durumda kalma olasılıkları.
SENARYO 2: KKTC'DEN EVET, GKRY'DEN HAYIR
ÇIKMASI
KKTC'de ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) 24 Nisan'da
yapılacak referandumların bir diğer olası sonucu da KKTC'den
''evet'', GKRY'den ise ''hayır'' yanıtlarının alınması.
Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin toplumun farklı kesimlerinden
temsilci ve yetkilileri bir araya getirerek oluşturduğu Kıbrıs
Platformu, referandumlardan çıkabilecek dört farklı sonucu
değerlendirdiği raporunda, bu seçeneğin Türk tarafı için siyasi ve
ekonomik anlamda olumlu sonuçlarını şu şekilde belirtiyor:
- Doğrudan uçuşlar, ihracat sertifikaları, posta işlemleri ve dış
yatırımlar konusunda yeni açılımların ortaya çıkabilecek olması
- KKTC'nin AB'nin çeşitli fonlarından sivil toplum düzeyinde
yararlanabilecek olması
- Türkiye'nin AB ile müzakerelere başlaması konusunda olumlu bir
hava yaratılması.
Raporda, KKTC'nin ''evet'', GKRY'nin ''hayır'' demesi durumunda
Türk tarafı için doğabilecek sakıncalara ilişkin tespitler de şu
şekilde:
- Adada tam bir barışın sağlanamamasının yaratabileceği siyasi
istikrarsızlık riski
- Uluslararası toplumun konuya ilişkin ilgisinin azalması
tehlikesi
- KKTC ile GKRY arasında son dönemde başlayan ilişkiler ve güven
ortamının zedelenmesi olasılığı.
Raporda, ikinci senaryonun gerçekleşmesi durumunda, KKTC'nin ve
Türkiye'nin özellikle AB nezdinde diplomatik girişimlerini
yoğunlaştırması gerektiği de vurgulanıyor.
SENARYO 3: HER İKİ TARAFTAN DA HAYIR YANITININ
ÇIKMASI
Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin raporunda, her iki taraftan da
''hayır'' yanıtının gelmesinin Türk tarafı için olumlu ve olumsuz
yönlerini şu şekilde belirtiyor:
Olumlu yönler;
- Barış süreci uzamakla birlikte, her iki taraf açısından önerilen
modelin rasyonel olarak incelenmesi, toplumlar tarafından
benimsenmesi ortaya çıkabilir. Farklı çözüm araştırılmasına yol
açılabilir
- Bireyler davranışlarını Annan planındaki mülkiyet düzenlemeleri
çerçevesinde düzenleyebilirler
- Annan planında öngörülen mülkiyet rejimine geçişte yaşanabilecek
servet kaybı mağduriyeti önlenebilir.
Sakıncalar;
- Siyasi izolasyon devam edebilir
- Türkiye, AB sürecinde zorluklarla karşılaşabilir
- KKTC hükümetinde sıkıntılar yaşanabilir
- Mal-mülk konusundaki belirsizlikler nedeniyle yatırımlar
durabilir
- Bankacılık ve finans sektöründe sıkıntılar olabilir.
Raporda, bu senaryonun hayata geçmesi durumunda, KKTC ile Türkiye
arasındaki siyasi yakınlaşmanın devam edeceği, Kıbrıs Rum kesiminin
ABüyesi olması nedeniyle, Kuzey Kıbrıs'ın Güney Kıbrıs'a
entegrasyonu yönündeki baskıların artabileceği de belirtiliyor.
SENARYO 4: GKRY'DEN EVET, TÜRK TARAFINDAN HAYIR
ÇIKMASI
KKTC'de ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nde (GKRY) 24 Nisan'da
yapılacak referandumların bir diğer olası sonucu da GKRY'den
''evet'', Türk tarafından ise ''hayır'' sonucunun çıkması.
Bu rapor uyarınca, GKRY'den ''evet'', Türk tarafından ''hayır''
yanıtlarının alınmasının Türk tarafı için sonuçları, şu şekilde
sıralanıyor:
- Kıbrıs, Kıbrıs Cumhuriyeti kimliğiyle AB üyesi olur, KKTC
kesiminde Topluluk müktesebatı uygulanmaz
- Annan planı hukuken yok kabul edilir, Kıbrıs sorunu tamamen AB
kapsamına girer
- Türkiye AB sürecinde sorunlarla karşılaşabilir
- 1 Mayıs'tan sonra Kıbrıslı Türkler AB vatandaşı olma hakkı
kazanır, kimlik ikilemi doğar, ekonomik güçlükler dikkate
alındığında kişisel çıkış arayışları artar
- KKTC'nin dünya ekonomisinin dışında kalma süreci hız kazanır
- Adadaki Türk askeri varlığı, Türkiye ile AB arasında yeni bir
sorun kaynağı olabilir.