Ramazan’da nasıl beslenmeli?
Abone olİftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmenin ve kısa mesafeli y...
İftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya bilgisayar
karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz hareket etmenin
ve kısa mesafeli yürüyüşler yapmanın sindirime yardımcı olduğu
belirtildi.
Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Dr. Köksal Hamzaoğlu, oruç tutanlara
tavsiyede bulunarak “Ramazan ayında yapılan en önemli beslenme
değişiklikleri arasında oruç tutan kişiler günlük beslenme şekli ve
öğün sayısını değiştirmekte üç ana öğün olan günlük beslenme
düzeninin iki öğüne indirebilmektedir ve özellikle hamur işleri,
tatlılar, kırmızı et, ekmek, pilav ve makarna tüketiminin artması
yer almaktadır. Oysa oruç tutarken de sağlıklı ve çeşitli besin
seçenekleri ile yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması esas
olmalıdır. Ramazan ayında bireylerin yaş, cinsiyet ve fiziksel
aktivitelerine göre günlük almaları gereken enerji, protein,
karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral oranlarının değişmediği ve bu
süre zarfında da sağlığın korunması açısından yeterli ve dengeli
beslenmenin gerekli olduğu unutulmamalıdır” dedi.
SAHUR VE İFTAR MENÜLERİNE DİKKAT
Oruç tutanların sahur ve iftar menülerine dikkat etmeleri konusunda
uyarılarda bulunan Hamzaoğlu, “Bu yıl Ramazan ayının sıcak yaz
günlerine rastlaması nedeni ile oruç tutanların sağlıklarına daha
fazla önem vermeleri, iftar ve sahur menüleri konusunda daha
dikkatli olmaları gerekmektedir. Sıcaklık ve nem artışına bağlı
olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum
sağlamaya çalışmaktadır. Sıcaklıkların etkisiyle artan terleme ile
birlikte yeterince sıvı alınmazsa su ve mineral kaybı sonucu,
bayılma hissi, bulantı, baş dönmesi gibi sağlık problemleri
yaşanabilmektedir. Su yaşamamız için elzemdir. Vücuttaki su oranın
yeterli düzeyde tutulması hayati önem taşıdığından vücuttan
kaybolan miktarda suyun mutlaka alınması zorunludur. Günde ortalama
en az 2- 2,5 litre (12-14 su bardağı) su içmeye, bununla birlikte
Ramazan ayında sıvı ihtiyacını da karşılayacak ayran, taze sıkılmış
meyve suları, soda, sebze suları vb. sık sık tüketmeye özen
gösterilmelidir" diye konuştu,
ORUÇ TUTANLAR İÇİN BESLENME ÖNERİLERİ
Ramazan’da yeterli ve dengeli beslenmenin önemine işaret eden
Hamzaoğlu şu önerilerde bulundu:
“Ramazan ayı süresince yeterli ve dengeli beslenmeye özen
gösterilmelidir. Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana
öğün ile iftardan sonra 1-1,5 saat arayla olacak şekilde iki ara
öğün şeklinde düzenlenmelidir. Oruç tutanların mutlaka sahur
yapmaları sağlığın korunması açısından önemlidir. Kafein içeren
içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki
çayları tercih edilmelidir. Susama hissi duyulmasa bile iftar ve
sahur arasında sık sık su içilmelidir. İftara peynir, domates,
zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle
başlanılması, 10-15 dakika sonra az yağlı et yemeği (kırmızı ya da
beyaz et olabilir) , sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi
uygundur. Yine enerji veren ancak kan şekerini dengeli bir biçimde
yükselten besinler (beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi glisemik
indeksi yüksek olan gıdalar yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek
veya kepekli makarna gibi posalı besinler) tercih edilmelidir.
İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine; sütlü tatlılar
(sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlıları tercih
edilmelidir. Yemekleri hızlı yemekten kaçınmalı, yavaş yavaş ve
iyice çiğneyerek yenilmelidir. Tek seferde büyük porsiyonlar
yerine, iftardan sonra birer saat ara ile her seferinde azar azar
küçük porsiyonlar şeklinde beslenilmelidir.”
İftar yemeği sonrası hareket etmenin yararlı olacağına işaret eden
Dr. Hamzaoğlu, ”İftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya
bilgisayar karşısına geçmek, koltukta dinlenmek yerine biraz
hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı
olması açısından yararlı olmaktadır. Ramazan ayında yemeklerin
pişirme yöntemleri de çok önemlidir. Özellikle ızgara, haşlama ve
fırında yapılan yemekler tercih edilmeli, kavrulmuş, tütsülenmiş ve
kızartılmış besinlerden uzak durulmalıdır. Beslenme düzenindeki
değişikliklere bağlı olarak oluşabilecek kabızlığı önlemek için,
yemeklerde lif oranı yüksek gıdalar (kuru baklagiller, kepekli
tahıllar, sebzeler) ve ara öğünlerde de taze ve kuru meyveler,
ceviz, fındık, badem gibi kuru yemişler tercih edilmelidir”
ifadelerini kullandı.
(İHA)