Rakamlarla Türkiye’de kadın istihdamı
Abone olTÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, Türkiye’de kadınların iş gücüne katılım oranının yüzde 29,5’e çıktığını açıkladı. Onatça, dünya ortalamas...
TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, Türkiye’de kadınların iş
gücüne katılım oranının yüzde 29,5’e çıktığını açıkladı. Onatça,
dünya ortalamasının yüzde 51 olduğu düşünüldüğünde tablonun kötü
olduğunu söyledi.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı
Süleyman Onatça, uzmanlar tarafından hazırlanan İş Dünyasında Kadın
Raporu’nun tanıtımını düzenlediği basın toplantısıyla tanıttı.
Onatça toplantıda yaptığı konuşmada Türkiye’de kadınların iş
hayatındaki oranının artmasının önündeki engellere dikkat çekti.
Doğum izni ve kreş gibi konularda yapılacak değişikliklerin yanı
sıra kadınların çalışmasını ve girişimci olmasını teşvik edici
düzenlemeler yapılmasının, kadınların iş hayatındaki payını iki
katına çıkarılabileceğini söyledi.
Akademisyenlerin hazırladığı rapora göre Türkiye’de kadınların iş
gücüne katılım oranının yüzde 29,5’e çıktığını ancak dünya
ortalamasının yüzde 51 olduğu düşünüldüğünde tablonun kötü olduğuna
vurgu yaptı. Onatça, “Yüzde 29,5 çalışan kadın oranının içinde,
sosyal güvencesiz olarak yaşlı, çocuk ve engelli bakımı yapan 424
binden fazla kadın var. Bu tablo bize ekonomimizin uzun süreden
beri tek motoru düşük kapasiteli çalışan uçakla yolumuza devam
etmeye çalıştığımızı gösteriyor. Gelişmiş ekonomilerde, Avrupa
Birliği’nde yüzde 51’lere varan kadının iş gücüne katılım oranında
hala yüzde 30’ları yakalayamamış bir Türkiye’nin 2023 hedeflerini
nasıl yakalayabileceği konusundaki kuşkularımız devam ediyor”
dedi.
DOĞUM İZNİ 18 HAFTA OLUNCA
Rapora göre Türkiye’de kadının iş hayatına katılımının önündeki
engellerin mevzuat olduğunu açıklayan Onatça, buna örnek olarak
Avrupa Birliği’nde 16 hafta olan doğum izninin Türkiye’de 18 hafta
şeklinde düzenlenmesini gösterdi. Onatça, bunun da işverenlerin
kadın çalışanı tercih etmemesine yol açtığını belirtti. Ayrıca
kadınların çocuklarını güvenle teslim edebilecekleri kreş
altyapısının kurulmaması, kadının çalışmasını teşvik edici
uygulamaların hayata geçirilmemesi ve prosedürler yüzünden mali
müşavirlerin kadın çalışanların bordrolarını düzenlemekten
kaçınmasının da diğer büyük sorunlar arasında olduğunu
kaydetti.
Konuşmasında kadınların ekonomiye kazandırılması çerçevesinde
eğitim faktörüne ise şöyle dikkat çeken Onatça: “İstatistikler
eğitimli kadınının iş hayatına katılımının, katma değeri yüksek
üretime adaptasyonunun daha kolay olduğunu gösteriyor. Bu konunun
bir başka penceresi de eğitim müfredatımızda gerçekleştirilmesi
gereken düzenlemedir. İlköğretimden lisansa kadar eğitim
sürecimizin her aşamasında ekonominin ancak kadının iş hayatında
olmasıyla gelişebileceğinin aktarılması için de müfredatta mevzuat
düzenlemesine ihtiyaç var.”
GİRİŞİMCİ KADIN SAYISI ARTMALI
Kadının iş hayatına katılımı konusunu sadece kadın çalışanlar
olarak değerlendirmediklerini de belirten Onatça, ‘girişimci kadın’
sayısının artmasına da ihtiyaç olduğunu vurguladı. Onatça,
“Girişimcilik eğitimleri, mikro krediler gibi desteklemelere rağmen
girişimcilerimizin sadece yüzde 7’sinin kadın olması bu alanda da
daha kat edecek uzun bir yolumuzun olduğunu gösteriyor. Yine bu
çerçevede kadın girişimciliğini özendirecek mevzuat düzenlemelerine
ihtiyacımız olduğu açık” diye konuştu.
(İHA)