Rahat bir gebelik için yoga
Abone olAnne adayları dikkat! İyi bir gebelik geçirmek istiyorsanız. İşte yapacaklarınız;
Anne adayları için özel olarak geliştirilmiş bir yoga türü olan
doğum öncesi yoganın (Prenatal), doğum anında gerginliği azaltarak
doğumun daha kolay ve hızlı olmasına yardımcı olduğu
belirtildi.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Şatıroğlu, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, ''Doğum öncesi yoga sayesinde,
doğumda alınan nefesler hem psikolojik rahatlama sağlıyor hem de
anne oksijeni daha doğru şekilde kullandığı için doğum
kolaylaşıyor'' dedi.
Bebeğin ana rahminde büyümeye başlamasıyla, annedeki fiziksel
değişimlerin bel, sırt, boyun omurlarında ve bacaklarda ağrılara
neden olduğunu, fiziksel aktivitelerdeki kısıtlanmalara ve
hamileliğe bağlı değişen hormon yapısının anne adayının psikolojik
dengesi üzerinde olumsuz etkilere neden olabileceğini belirten
Şatıroğlu, yoga ile anne adaylarının stressiz bir hamilelik
geçirebileceğini ifade etti.
Şatıroğlu, prenatal yoganın, anne adayları için özel olarak
geliştirilmiş bir yoga türü olduğunu ifade ederek, ''Yoga, bedenin,
zihnin ve ruhun dengeli bir biçimde birleşmesine yardım eder.
Huzurlu ve rahat bir hamilelik dönemi geçirmek için bu üçünün tam
bir uyum içinde çalışması gereklidir'' dedi.
''GEBELİĞİN 12. HAFTASINDA BAŞLANABİLİR''
Yogaya, gebeliğin 12. haftasında başlanabileceğini anlatan
Şatıroğlu, yoganın, asanalar (temel duruş biçimleri), pranayama
(doğru nefes alma teknikleri, nefes kontrolü), mudra (beyindeki
bazı merkezleri uyaran el hareketleri), mantra (bilinçte değişiklik
yapmak üzere tekrarlanarak çıkartılan sesler), imgeleme (kendi
içimizde yarattığımız imajlarla çıkılan kısa yolculuklarda
,bedenimiz ve ruhumuzda biriken negatif etkilerden arınıp tamamen
pozitif etkilerle yenilenerek güçlenmek) gibi esaslara dayandığını
belirtti.
Yoganın doğum anında gerginliği azaltarak doğumun daha kolay ve
hızlı olmasına yardımcı olduğuna işaret eden Şatıroğlu, yoganın,
doğum sonrasında da annenin vücudunun fiziksel ve ruhsal olarak
hızla toparlanmasına yardımcı olduğunu söyledi. Şatıroğlu, yoga ile
duruş bozukluklarının düzeltilebileceğini, karın kaslarının
toparlanabileceğini ve psikolojik olarak daha dayanıklı ve mutlu
olunabilineceğini kaydetti. Yoganın, solunum ve dolaşım
sistemlerini de güçlendirdiğini belirten Şatıroğlu, şöyle devam
etti:
''Ayrıca, gebeliğe mide barsak rahatsızlıkları ile vücutta meydana
gelen ödemler (el ve ayaklardaki şişmeler) ve özellikle son aylarda
çok sıkça hissedilen kramplar azalır.
Karın kaslarını güçlendirerek ve masaj etkisi yapar ve bağırsak
hareketlerini rahatlatır, iştahın kontrol altına alınmasına
yardımcı olur.''
''YOGAYLA RUHUNUZU BESLEYİN''
Şatıroğlu, prenatal yoganın fiziksel ve zihinsel yararları dışında
ruhsal yararlarının olduğuna dikkati çekerek, yoga ile hamilelik ve
loğusalık dönemlerinde bedensel ve zihinsel gerginliklerden
uzaklaşılabilineceğini, stresin azalacağını, öfkenin kontrol altına
alınacağını ve olaylara karşı daha anlayışlı olunabilineceğini
söyledi.
Yoga ile ''çakra'' adı verilen ve vücuttaki sağlık, mutluluk ve
huzur için önemli olan ve belirli bir enerji yayan bölgelerin
uyarıldığını anlatan Şatıroğlu, ''Yoga ile vücuda yayılan mutluluk
hali, kişiyi ruhsal travmalara karşı korur. Bu nedenle, gebeler ve
lohusalar, alıngan ve kırılgan yapıdan kurtularak ruhen daha güçlü
hale gelir. Yoga ve gebelik egzersizleri, gebelik boyunca gebeliğin
getirdiği rahatsızlıklarla başa çıkmayı kolaylaştırır, bundan
elbette gebenin kendisi, ailesi, bebek ve doğum hekimi de
yararlanır'' dedi.
Prof. Dr. Şatıroğlu, prenatal yoganın öz güveni de desteklediğini
belirterek, öz güveni artan annenin bebeğine daha olumlu
yaklaştığını vurguladı.