PTT AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü'nden UPU 3. olağanüstü kongre mesajı
Abone olPosta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT AŞ) Yönetim Kurulu Başkanı - Genel Müdürü ve aynı zamanda Dünya Posta Birliği (UPU) İdari Konsey Başkanı Kenan Bozgeyik, 3. olağanüstü kongre mesajı yayımladı.
"Posta alanında global düzeyde en önemli organizasyon olan Dünya
Posta Birliği, 145 yıllık tarihinin en sancılı dönemlerinden birini
ve önemli bir dönüşümü yaşıyor." diyen Kenan Bozgeyik, yaptığı
açıklamada şu ifadelere yer verdi:
Sektörün düzenleyici kuruluşu olan Birlik, posta hizmetleri alanında “varış giderleri” olarak adlandırılan ücretlendirme sistemi etrafındaki tartışmalarla hem kendi geleceğini hem de posta hizmetlerinin etkileşim halinde olduğu birçok sektörü etkileyecek bir olağanüstü kongrenin eşiğinde.
Yapılan çalışmalara zemin oluşturmuştur
2016 yılında ev sahipliği yaptığımız 26. Kongre ve sonucunda ortaya
konan İstanbul Stratejisi inovasyon, entegrasyon ve kapsayıcılık
ilkeleriyle sektörün yaşadığı dönüşüme rehberlik eden bir çerçeve
sağlamış, bu tarihi dönemde yapılan çalışmalara zemin
oluşturmuştur.
Stratejik kararların eşiğinde olduğumuz bu dönemde konuyu anlayabilmek için önce UPU’nun misyonunu ve önemini anlamak gerekiyor. Tıpkı posta idareleri gibi UPU da köklü bir geçmişe sahip ve dünyanın en eski ikinci uluslararası örgütü özelliğini taşıyor. Küresel ölçekte tek bir posta ağı/toprağı oluşturma amacıyla kurulan Birlik bugün 192 üye ülke ile birbirine entegre eşsiz bir ağ oluşturuyor. Ve elbette çatısı altında sağladığı bu entegrasyona ilişkin getirdiği kurallar ile posta hizmetlerinde global ölçekte hizmet kalitesinin yükseltilmesine yönelik standartlaşma ve gelişim sağlıyor.
Hayati önem taşıyor
Olağanüstü kongrenin toplanma nedeni olan ve gönderilerin sınır
ötesi taşınması sonucunda ülkeler arasında oluşan ücretlendirmeyi
düzenleyen “Varış Giderleri” sistemi UPU çatısı altındaki global
posta ağının işleyebilmesi için hayati önem taşıyor. Gelişen
teknoloji mektup gibi geleneksel haberleşme yöntemlerinin
kullanımını ciddi ölçüde düşürmüşken “posta hizmetleri”nin neden bu
kadar stratejik önem atfedilen tartışmaların odağında yer aldığını
anlamak ve tartışmaları doğru yorumlayabilmek için elbette posta
hizmetleri diye adlandırdığımız sektörün bugün neyi ifade ettiğini
bilmek gerekiyor.
Posta hizmetleri diye genelleştirdiğimiz sektör geleneksel haberleşme niteliğindeki mektup gönderilerinin taşınmasının yanı sıra kargo taşımacılığı, lojistik ve finansal hizmetler alanında çözümler sunan çok geniş ve entegre bir hizmet ağını içeriyor. Giderek büyüyen e-ticaret pazarı da günümüzde posta sektörü için önemli bir faaliyet konusu haline gelmiş durumda. E-ticaret sektörü posta ağının sürdürülebilirliği açısından vazgeçilemeyecek fırsatlar sunduğu gibi aslında e-ticaretin işleyişi açısından da posta ağı ve bu ağın bileşenleri önemli bir belirleyici olarak ortaya çıkmaktadır.
E-ticaret
Yeni bir sistematik içeren e-ticaret kavramı birçok alana yansıyan
tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Bu yansımaların posta
sektöründeki etkisi ve bazı ülkeler tarafından getirilen
eleştiriler neticesinde “varış giderleri” sisteminde reform
yapılması için 24-26 Eylül tarihlerinde Cenevre’de Dünya Posta
Birliği 3.Olağanüstü Kongresi düzenlenecek. Normalde dört yılda bir
düzenlenen kongrelerle işleyişini sürdüren 145 yıllık Birlik
tarihinde üçüncü kez olağanüstü kongre düzenleniyor ve ikincisi de
henüz geçen yıl düzenlenmişti. Bu bile yaşanan sancının göstergesi
aslında.
Türkiye adına UPU’nun İdari Konsey Başkanlığını yürüttüğümüz bu kritik dönemde çok yönlü bir bakış açısıyla, tartışmaları farklı perspektiflerden değerlendirerek, dengeli ve adil bir çözüme ulaşmak için azami gayret gösterme anlayışı ve kongre başkanlığı sorumluluğuyla “Olağanüstü Kongre” ye gidiyoruz.
Birçok alanı etkileyecek sonuçlar
Önümüzdeki “Olağanüstü Kongre”de tartışmalar masada olan üç ana
teklif çerçevesinde yürütülecek, Birliğin İdari Konsey Başkanı ve
kurucu üyelerinden biri olarak birçok alanı etkileyecek sonuçlar
getirecek bu kongre esnasında bazı hususların tüm taraflarca göz
önünde bulundurulması gerektiğini düşünüyoruz:
- UPU’nun misyon ve hedefleri global ölçekte değerlidir ve her bir üye ülke ile bu ülkelerin vatandaşları için etki ve önem taşır.
- Posta sektörünün toplumsal ve ekonomik gelişmeye katkı sağlaması anlayışıyla faaliyet gösteren UPU, posta sektörünün global ölçekteki düzenleyicisi olarak bu sektörün sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda yapılandırılması için vazgeçilemeyecek bir çerçeve sunmaktadır.
-UPU sektörel olarak sağladığı ortak standartlar ve buna yönelik gelişimi teşvik edici/ uyumlaştırıcı yapısıyla global düzeyde herkes için hizmet kalitesinin geliştirilmesini sağlayan bir işleve sahiptir.
- Temelde yaşanan tartışmaların odağında aslında sınır ötesi ticaret kaynaklı kaygılar varsa da Birlik üyesi ülkelerin “Belirlenmiş İşletmeci”lerinin evrensel hizmet yükümlülüğü gibi çok önemli kamusal sorumlulukları vardır, bu sorumlulukların yerine getirilebilmesi ve sürdürülebilirliği için birbirini destekleyen hizmet kanallarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Adil bir çözüm sağlanmalı
Tüm bunlar ışığında unutulmamalıdır ki 192 üye ülkenin her biri
farklı gelişmişlik düzeylerine ve ekonomik koşullara sahiptir ve
adil bir çözüm sağlanabilmesi ancak bu farklılıkların dengelendiği
bir anlayışla mümkündür. UPU’nun İdari Konsey Başkanı ve Kongre
Başkanı sıfatıyla Türkiye olarak bakış açımız bu anlayışla
şekillenmektedir, ulusal çıkarlarımızı gözetirken global bir ağın
ancak bu ağı oluşturan üye ülkelerin farklılıklarını gözeten ortak
bir payda sağlanarak sürdürülebileceğinin bilincindeyiz.
Birleşmiş Milletlerden daha eski olan ve 1948’den itibaren de BM’nin postacılık alanındaki ihtisas kuruluşu olarak çalışmalarını sürdüren UPU üyesi ülkelerin, BM’nin her ülkeye eşit fırsat ilkesine dayanan ve bugüne kadar bunu koruyan bir uluslararası kuruluşun üyeleri olarak konuya yaklaşacağına ve uzlaşma yönündeki çabaların bu hassasiyetin bir göstergesi olduğuna inanıyorum. Türkiye’nin de katılmakta olduğu uzlaşma çalışmalarının bu anlayışla sonuçlandırılması tüm ülkeler için önem arz etmektedir.
Tartışmaların odağındaki sıkıntıların çözümü birlik ruhu ile “Birlik” içerisinde aranmalıdır.