Provokasyonu AP yaptı
Abone olAP dün Türkiye’ye yönelik tarihinin en ağır kararlarından birini aldı. Müzakerelere 4 gün kala Ek Protokolü erteleyen parlamento, Türkiye'den talepler de bulundu
Kıbrıs’la ilgili Ek Protokol’ü onaylaması beklenirken erteleme
kararı alan Avrupa Parlamentosu, bir de sözde Ermeni soykırımının
tanınmasını istedi.Orhan Pamuk’a dava açılması ve Ermeni
konferansının engellenmesi gibi konuları ‘Türkiye’nin AB sürecini
engellemeye yönelik provokasyon’ olarak nitelendiren Avrupa, bir
provokasyona da kendisi imzasını attı.
Kararı Zaman’a değerlendiren Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu
Eşbaşkanı Joost Lagendijk, “Pamuk ve Ermeni konferansı
provokasyonlarından sonra bu da AP’nin provokasyonudur.” dedi.
Sözde soykırım konusunda alınan kararın bağlayıcılığı bulunmuyor;
ancak AP’nin protokolle ilgili tavrı hukuki bir krizin başlangıcı
olarak yorumlanıyor. Ek Protokol’ün yürürlüğe girmesi için AP’nin
onayı gerekiyor. AB Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli
Rehn, erteleme kararının tam üyelik müzakerelerini başlatmaya engel
olmayacağını savundu. Ancak ertelemede Rehn’in AP’ye gönderdiği
mektubun etkili olduğu belirtiliyor. TBMM’nin deklarasyonu ve Ek
Protokol’ü bir arada görüşmemesi için girişimde bulunacağını
belirten Rehn’in mektubu AP’yi beklenti içine sokmuştu. Öte yandan
Hıristiyan Demokratlar’ın, AP'deki diğer siyasi grupları aldattığı
ortaya çıktı. Hıristiyan Demokratlar, son toplantıda ortak kararın
çıkması durumunda Ek Protokol’ü ertelemeyi teklif etmeyeceklerine
söz verdi. Ancak önceki gece diğer gruplara mutabakata sadık
kalmayacaklarını iletti.
Türkiye’nin Gümrük Birliği’ni, Rumlar dahil AB’nin 10 yeni üyesine
genişletmesini öngören Ek Protokol dün Avrupa Parlamentosu’nun
gündemindeydi. Ek Protokol’ün onayını erteleyen AP, tasdik ettiği
ortak kararda oldukça ağır unsurlara yer verdi. Ek Protokol’ün
onaylanmasının ertelenmesi ise 3 Ekim öncesi ciddi bir hukuki krizi
başlatmış oldu. Türkiye’nin Ek Protokol’ü TBMM’de tasdik ederken,
Kıbrıs konusunda yayınladığı ve Rumları tanımadığını ilan ettiği
tek taraflı deklarasyonu bu sürece sokmamasını talep eden
Hıristiyan Demokratlar, bu yaklaşımlarını AP’ye kabul ettirdi.
Parlamento, öncelikle Türkiye’nin Ek Protokol ve deklarasyonu
Meclis’ten nasıl geçireceğini görmek istiyor.
Türkiye ise deklarasyonun Meclis’te onaylanmaması gibi bir durumun
söz konusu olmadığını muhataplarına aktardı. Ankara, deklarasyonun
ve bunun Meclis’te onaylanmasının uluslararası hukuktan doğan bir
hak olduğunu, AP’nin talebinin “Türkiye uluslararası hukuktan doğan
haklarını kullanmasın” anlamına geldiğini düşünüyor. AP’nin
Türkiye’nin Kıbrıs deklarasyonuna itiraz ederken tutarlı bir
yaklaşım sergileyemediğine işaret ediliyor. AB, Yunanistan’ın
Makedonya’nın ismine itiraz ettiği tek taraflı deklarasyonuna
ilişkin herhangi bir girişimde bulunmamıştı.
Bu arada AP’nin sözde soykırım konusunda dün kabul ettiği kararın
benzerlerini, ilki 1987’de olmak üzere dört kez aldığı belirtildi.
Bu kararların ‘hukuki' olmaktan çok ‘siyasi' olarak
değerlendirildiğine, Adalet Divanı'nın kararlarının da aynı görüşü
yansıttığına dikkat çekiliyor.
Hıristiyan Demokratlar parlamentoyu aldattı
Hıristiyan Demokratlar (EPP), Ek Protrokol konusunda Avrupa
Parlamentosu'ndaki diğer siyasi grupları aldattı. EPP grubu, diğer
siyasi gruplarla yaptıkları son toplantıda, ortak kararın bu
şekilde çıkması durumunda, Ek Protokol’ün ertelemesini teklif
etmeyecekleri sözünü verdi. Bunun üzerine Sosyalistler, Yeşiller ve
Liberaller ortak kararın Türkiye aleyhine sertleşmesine müsaade
etti. EPP grubu, metnin ağırlaştırılması karşılığında Ermeni
meselesi dahil diğer konularda da değişiklik önergesi
getirmeyecekleri konusunda diğer gruplara teminat verdi. Ancak EPP,
önceki gece geç saatlerde diğer grupları arayarak varılan
mutabakata sadık kalmayacaklarını ve erteleme için teklif
vereceklerini belirtti. Böylece ortak karar tasarısını istedikleri
gibi sertleştiren EPP, Ermeni "soykırımının" da üyelik için önşart
olmasını sağladı. AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı
Joost Lagendijk, EPP’nin kendilerini aldattığını söyledi.
Eleştirilerini özellikle Elmar Brok'a yönelten ve sinirli olduğu
gözlenen Lagendijk, “Ummadığımız grupların desteğiyle karar çıkınca
şoke olduk.” dedi. Selçuk Gültaşlı, Strasbourg
AB Komiseri Olli Rehn kendi kalesine gol attı
Avrupa Parlamentosu’nun (AP) AB Komisyonu genişleme komiseri Olli
Rehn’in taleplerine rağmen Ek Protokol’ün onaylanmasını
ertelemesinde, Rehn’in AP’ye gönderdiği bir mektubun etkili olduğu
belirtildi. Rehn, 22 Eylül’de AP Dış İlişkiler Komitesi Başkanı
Elmar Brok’a gönderdiği bir mektupta, Türkiye’nin 29 Temmuz’da
Kıbrıs’a ilişkin yaptığı deklarasyonun TBMM’de Ek Protokol’le
birlikte onaylanmaması için girişimde bulunacağını iletti. AP’nin
bu mektup üzerine beklentiye girdiği ve oylamanın ertelenmesinde
mektubun etkili olduğu yorumları yapılıyor. Olli Rehn, dün
oylamadan sonra yaptığı yazılı açıklamada, AP’nin erteleme kararına
teessüf ederek, bunun 3 Ekim’de müzakerelerin başlamasını
etkilemeyeceğini söyledi. Genişleme Komiseri, AP’nin tavrının
Türkiye’nin Ek Protokol’e ilişkin taahhütlerini yerine getirmesi
gerektiği yönündeki AB çağrılarını zayıflattığını kaydetti. Rehn,
dün AP’de yaptığı konuşmada ise futbol terimleri kullanarak, “Golü
kendi kalemize atmamalıyız.” dedi. Rehn’in uyarısına rağmen AP
üyeleri, Türkiye’nin Kıbrıs deklarasyonunu TBMM’de onaylayacağı
bahanesi ile oylamayı erteledi. Strasbourg, Zaman
Kararın önemli noktaları
Türkiye’nin Ek Protokol’ü onaylamaması müzakerelerin durmasına yol
açabilir. Gümrük Birliği’ne ilişkin fasıllar ilk açılan fasıllar
olmalıdır.
Türkiye, Kıbrıs Rum Yönetimi’ni en kısa sürede tanımalıdır. Tanıma
tartışılabilecek bir konu değildir.
Türkiye, Kıbrıs’tan askerlerini bir takvim çerçevesinde erken bir
dönemde çekmelidir. AB’nin hazmetme kapasitesi genişlemenin bir
önşartıdır.
Kıbrıs Türklerinin tecridine son verilmelidir.
Orhan Pamuk’a karşı açılan dava endişe kaynağıdır. TCK’nın 301/1
ile 305 No’lu maddeleri tekrar gözden geçirilmelidir. Vakıflar
Kanunu da endişe vericidir.
Kıbrıs Rum bandıralı gemilere ve uçaklarına Türk hava ve deniz
limanları açılmalıdır.
AB Komisyonu, ilerleme raporunda Türkiye’de kaç kişinin işkence
gördüğüne ilişkin rakamlar vermeli.
kaynak: www.zaman.com.tr
Haber: Selçuk Gültaşlı Strasbourg