Prostat nedir? Prostat kanserinden korunmanın bir yolu var mı?
Abone olProf. Dr. Tibet Erdoğru, prostat sağlığı ile ilgili çarpıcı bilgiler verdi. Ayakta idrar yapma, seyrek cinsel ilişki prostat kanseri yapar mı? Bu kanserden korunmanın bir yolu var mı? Prostat kanseri ile ilgili merak edilenleri paylaşan Erdoğru uyardı.
Tüm kanserlerde olduğu gibi prostat kanserinde de erken teşhis
tedavide çok önemli. 1-7 Nisan Kanser Haftası’nda
prostat kanseri ile ilgili hayati bilgiler paylaşan Prof.
Dr. Tibet Erdoğru, merak edilen soruları sozcu.com.tr için
cevapladı.
OTURARAK İDRAR YAPMAK KANSERİ TETİKLER Mİ?
Prostat nedir? Prostat sağlığını korumak için yapılması gerekenleri sıralayabilir misiniz?
Prostat erkeklerde bulunan ve salgı bezi olan bir organdır. İdrar kesesinin boynunun hemen çıkışında idrar kanalını (üretra) saran yaklaşık ceviz büyüklüğünde bir salgı bezi organıdır. Normal ağırlığı 20 gram civarındadır. Yaş ilerledikçe hafif bir büyüme olabilir. Genellikle 40 yaşında üzerinde 40 grama kadar prostat ağırlığı normal kabul edilir.
Toplumda prostat ile ilgili birçok yanlış inanış ya da soru
işareti mevcuttur. Bunlar “oturarak ya da ayakta idrar yapma, sık
ya da seyrek cinsel ilişki prostat yapar mı?” gibi soru ve
inanışlardır. Bu aktivitelerin hiçbirisi prostat için iyi huylu
büyüme veya prostat kanseri için ekstradan risk oluşturmaz. Sadece
bilinmelidir ki, uzun dönemli idrarın tutulması mesane boynunun
rahat açılamamasına ve mesanede tam boşaltılamama riskini
getirebilir.
Prostat kanseri için, bilimsel araştırmalarda ispatlanmış, önleyici bir tedavi ya da gıda zamanımızda yoktur. Birçok öneri önleyici olma konusunda ortaya atılmış, araştırılmıştır. Bunların en önemlileri selenyum ve likopen adı verilen maddelerdir. Özellikle likopen (özellikle kırmızı renkli meyve ve sebzelerde bulunur) ilaç halinde piyasada olmasına rağmen net ortaya konulmuş prostat kanserinden önleyici bir etkinliği ispatlanmamıştır.
SELECT adı verilen bir çalışmada selenyumun etkinliği çok şüpheli olup, beraberinde yüksek alınan E vitamini ile prostat kanseri riski artmaktadır ve E vitaminin kesilse bile tümör gelişme riski yüksek kalmaktadır.
DİKKAT! ERKEN EVREDE BELİRTİ VERMİYOR
Prostat kanserinin belirtileri nelerdir?
Prostat kanserinde erken evrede yani kanser prostat içinde iken
hiçbir klinik belirtiye neden olmaz. Prostat kanserinin başlangıç
aşamasında (birinci ya da ikinci evrede) hastanın herhangi bir şey
fark edeceği klinik belirti olmaz.
İdrar yaparken zorlanma ve idrar torbasını rahat boşaltamama gibi rahatsızlıklar prostatın iyi huylu büyümesinin (prostat hipertrofisi) sık rastlanan belirtileridir. Kanserde ancak ilerlemiş dönemde, yani kanser prostatın dışına taşıp idrar kanalını tıkamaya başladığında ortaya çıkar. Bu aşamada artık hastanın hastalıktan tamamen kurtulma olanağı mümkün olmayabilir.
Bazen prostat kanserindeki büyüme idrar kesesi boynuna doğru büyüyerek sık sık ve devamlı idrar hissi varmış gibi yanmalı idrar yapmalara neden olabilir. Prostat kanseri için, bilimsel araştırmalarda ispatlanmış, önleyici bir tedavi ya da gıda zamanımızda yoktur. Birçok öneri önleyici olma konusunda ortaya atılmış, araştırılmıştır. Bunların en önemlileri selenyum ve likopen adı verilen maddelerdir. Özellikle likopen (özellikle kırmızı renkli meyve ve sebzelerde bulunur) ilaç halinde piyasada olmasına rağmen net ortaya konulmuş prostat kanserinden önleyici bir etkinliği ispatlanmamıştır.
SELECT adı verilen bir çalışmada selenyumun etkinliği çok şüpheli olup, beraberinde yüksek alınan E vitamini ile prostat kanseri riski artmaktadır ve E vitaminin kesilse bile tümör gelişme riski yüksek kalmaktadır.
DİKKAT! ERKEN EVREDE BELİRTİ VERMİYOR
Prostat kanserinin belirtileri nelerdir?
Prostat kanserinde erken evrede yani kanser prostat içinde iken hiçbir klinik belirtiye neden olmaz. Prostat kanserinin başlangıç aşamasında (birinci ya da ikinci evrede) hastanın herhangi bir şey fark edeceği klinik belirti olmaz.
İdrar yaparken zorlanma ve idrar torbasını rahat boşaltamama gibi rahatsızlıklar prostatın iyi huylu büyümesinin (prostat hipertrofisi) sık rastlanan belirtileridir. Kanserde ancak ilerlemiş dönemde, yani kanser prostatın dışına taşıp idrar kanalını tıkamaya başladığında ortaya çıkar. Bu aşamada artık hastanın hastalıktan tamamen kurtulma olanağı mümkün olmayabilir.
Bazen prostat kanserindeki büyüme idrar kesesi boynuna doğru büyüyerek sık sık ve devamlı idrar hissi varmış gibi yanmalı idrar yapmalara neden olabilir.
PROSTAT KANSERİNİ IRK DA ETKİLİYOR
Prostat kanserinin ortaya çıkmasını tetikleyen risk faktörleri nelerdir? En çok kimlerde görülür?
Aşağıdaki sıralanan risk faktörleri prostat kanseri görülme riskini arttırmaktadır.
Yaş : Prostat kanseri 50 yaşın altındaki
erkeklerde çok nadirdir. Yaşın ilerlemesi ile beraber prostat
kanseri görülme riski de artmaktadır.
Ailede prostat kanseri varlığı : Bir erkekte
babası, erkek kardeşi ya da oğlunda prostat kanseri varsa, ortalama
görülme riskinde göre daha fazla oranda prostat kanseri görülme
riskine sahiptir.
Irk : Afrika kökenli Amerikalılarda prostat kanseri çok yüksek
oranda görülürken, bu ırkta prostat kanserinden ölüm riski de çok
daha yüksektir.
Hormonlar : prostat çalışmak için erkeklik hormonuna ihtiyaç
duymaktadır. Ana erkeklik hormonu Testosteron'dur. Testosteron
erkekte vücut gelişimine ve erkek seks karakterlerinin gelişiminde
rol oynayan hormondur. Testosteron hormonu dihidrotestosteron (DHT)
hormonuna dönüşerek vücutta etkisini gösterir. DHT normal prostat
gelişimi için önemli bir hormon olup, prostatın büyümesine ve
ayrıca prostat kasneri gelişim riskinde rol oynayabilir.
Gerekmedikçe dışarıdan testosteron hormon takviyesi kesinlikle
risklidir.
Vitamin E : Selenyum ve E vitamini kanser önleme çalışması olan
SELECT araştırmasında Vitamin E tek başına alındığı zaman prostat
kanseri riskini arttırmaktadır. Kişi E Vitamin almayı kesmesine
rağmen, prostat kanseri gelişim riski o erkekte devam
etmektedir.
Folik asid : Folat bir B vitamini tipi (B6 vitamini) olup birçok
yiyecekte (yeşil sebzeler, fasulye, portakal suyu gibi) doğal
olarak bulunmaktadır. Folik asid içeren vitamin destekleri,
zenginleştirilmiş gıdalar (örneğin yoğun tahıl ekmekleri ve
hububat) içeriklerinde bulunur. 10 yıllık süre ile yapılan bir
çalışmada günlük 1 mg folik asid desteği alan erkeklerde prostat
kanseri görülme riskinin arttığı gözlenmiştir. Bunun yanında
diyetlerinde doğal miktarda folat alan erkelerde ise, prostat
kanseri görülme riski daha düşüktür.
Süt ve Kalsiyum : Yüksek miktarda sütlü yiyecekler ve kalsiyum
tüketiminin prostat kanseri riskinde ufak bir artışa neden
olabileceği bildirilmektedir.
Diğer yandan Uzakdoğu da yaşayan erkeklerde prostat kanseri çok düşük orandadır. Ancak A.B.D. e göç etmiş Uzakdoğulu kökenlilerde prostat kanseri riski anlamlı oranda artmaktadır. Bu çevresel, gıda gibi faktörlerin önemini de ortaya koymuştur.
“TAMAMEN İYİLEŞME ŞANSI ÇOK YÜKSEK”
Bu riski taşıyan bireyler nasıl önlem alabilir?
Hastalık ne kadar erken teşhis edilirse, o kadar iyi tedavi edilebilir. Teşhis anında kanser sadece prostatta sınırlı ise, kanser hastalığından tamamen iyileşme şansı çok yüksektir. Bu nedenle hiçbir işeme şikayeti olmasa bile erkeklerin 50 yaşından itibaren yılda bir kez prostat kanseri değerlendirmesi açısından doktora başvurması önerilmektedir. Amaç hastalığın prostatın içinde sınırlı iken, yani hiçbir klinik belirtisinin olmadığı dönemde tespit edilmesidir. Bu aşamada elimizde iki basit ve az ağrı verici muayene metodu vardır: prostat muayenesi ve kanda PSA denilen bir maddenin ölçümü. PSA (Prostat Spesifik Antijen) prostat kanserine özel bir madde değildir.