Profesörler içine sindiremedi

İstanbul Üniversitesi Senatosu, sivil anayasayı masaya yatırdı. Üniversiteden gelen açıklamada, Türk ulusu vurgusu yapıldı.

İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Parlak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İrfan Papila, Prof. Dr. Şafak Ünal ve Prof. Dr. Erhan Güzel ile rektörlük binasında basın toplantısı düzenledi. Toplantının gündemi sivil anayasaydı.

İstanbul Üniversitesi senatosunda ele alınan sivil anayasa hakkındaki tartışmalar medyaya iletildi. Satırbaşları ile şöyle;

*Bu anayasanın Türk ulusunu geleceğe taşıyabilmesi, Atatürk ilkelerini,
laikliği, cumhuriyet kazanımlarını tartışmasız bir şekilde temele alması ile
sağlanabilir. Çünkü bu değerler, Türk ulusunun tarihi milli ve manevi değerleri ile birlikte çağdaş Türkiye'nin vazgeçilmez unsurlarıdır, geleceğimizin teminatıdır.

*Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesinin, milli birlik ve bütünlüğümüzün
teminatı olduğu hiçbir şekilde gözden uzak tutulamaz. Bu yüzden de Türk ulusuna ait tüm değerler bu Anayasa içinde mutlaka korunmalıdır.

*Bu hedeflerden sapmak, ülkemizin geleceği için son derece tehlikeli olacaktır. Böyle bir tehlikeye tüm gücümüzle ve hiç tereddüt etmeden karşı çıkacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.''

''HİÇ İÇİME SİNDİREMİYORUM''

Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Parlak,
anayasaların siyasiler tarafından yapılmaması gerektiğini ifade ederek, ''Ben
doğrusu bu sivil anayasayı hiç içime sindiremiyorum. Anayasa mutlaka yansız ve bilimselliği dayanan, geniş kapsamlı bilim adamları tarafından yapılmalı. Siyasetin dışında olmalı, siyasi bir tandansa yandaş olmamalı'' dedi.

Keskin bir süreç
Türkiye'nin çok ince bir süreçten geçtiğini, bu sürecin cumhuriyetin kuruluş
yıllarındaki süreçten daha keskin ve daha ince olduğunu ifade eden Parlak, ''Bu yüzden kavgasız, gürültü etmeden, birlikte, el ele, ideolojilerden kurtulmuş şekilde, kardeşçe, tıpkı Kurtuluş Savaşı'ndaki gibi yürümek zorundayız. Bu ulus kavga etmemeli'' diye konuştu.

Başörtü ile değil türbanla sorunumuz var
Parlak, bir gazetecinin ''Taslakta başörtüsünün üniversitelerde serbest
olmasını sağlayacak maddeler var. Yeni anayasa böyle olursa, sizin tepkiniz ne olur?'' sorusu üzerine şu görüşleri dile getirdi:
''Bizim başörtüsü ile sorunumuz yoktur. Bu ülkenin de başörtüsü ile sorunu yok, türbanla sorunu var. Bu ülkenin Kürtle sorunu yok, Kürtçü ile sorunu var. Bu ülkenin dinle sorunu yok, dinci ile sorunu var. Biz demokratik, hukuk devletine inanıyoruz. Yeni anayasanın laik demokratik devletin, cumhuriyetin kazanımları ile örtüşecek resimler içermesi gerekir.''

Prof. Dr. Parlak, yeni yapılacak bir anayasaya ilişkin, talep gelmesi
halinde üniversitenin uzman öğretim üyelerinin her türlü desteği vereceğini
bildirdi.