Profesör kocadan aralıksız 9 saat dayak
Abone olProfesör kocasından 6 yıl şiddet gören kadın yaşadığı ızdırap dolu yılları böyle anlattı...
Boşandığı profesör eşinden 6 yıl şiddet gördüğünü ileri
süren psikolog E.K (38), "Kimse ben (şiddete maruz kalmam) demesin,
kadın her zaman şiddet mağduru olabilir. Bunun eğitimle, yaptığın
işle ya da kariyerinle hiç ilgisi yok" dedi. E.K, "İlk fiziksel
şiddet, bir gece sabaha kadar sürdü, ağzım yüzüm paramparça oldu,
tokatla değil yumrukla vuruyordu. 9 saate yakın eşimden şiddet
gördüm" diye konuştu.
Psikolog E.K, eşinden gördüğü ve 6 yıl süren "şiddeti" ve yaşadıklarını şöyle anlattı:
"İlk fiziksel şiddet, bir gece sabaha kadar sürdü. Kapılar
kilitlendi, anahtarlar alındı, telefon kabloları söküldü, cep
telefonları kırıldı, ağzım yüzüm paramparça oldu, tokatla değil
yumrukla vuruyordu. 9 saate yakın eşimden şiddet gördüm. Eşi
tarafından öldürülen Ayşe hanımdan daha beter hale geldim; yolunmuş
saçlar, ağzım, yüzüm paramparça olmuştu. Bunun ardından şoka
girdim, ardından depresyon... Sabah kalkamadığımı fark edince, kış
dönemiydi dışarıdan kar getirdi, küveti karla doldurup olası bir iç
kanama geçiriyorsam iç kanama dursun diye beni küvete soktu.
PROFESÖRE Mİ İNANIRLAR SANA MI?
1-2 ay evden dışarı çıkamadım. Şikayet etmek istedim ama aileme zarar vereceği tehdidinde bulununca edemedim. Bir de sürekli (profesöre mi inanırlar sana mı inanırlar, şikayet etmeye kalkma) diyerek hep vazgeçiriyordu. Bu ne depreme benziyordu, ne de başka bir olaya, şiddet bambaşka bir şeydi. İlk şiddetten sonra değişeceğini söyleyerek, araya ailesini de koyarak beni ikna etti. Kadın hep maalesef yuvayı koruma iç güdüsüyle hareket ediyor."
BÜTÜN ŞİDDET OLAYLARINI HAFTA SONU YAPARDI
6 yıl süren evliliği boyunca sadece fiziksel şiddete değil, sözsel
şiddete de maruz kaldığını anlatan E.K, "Bütün şiddet olaylarını
hafta sonu yapardı, özellikle bayram gibi uzun süreli tatillerine
denk getirirdi ki resmi yerlere başvurmayayım diye. Resmi makamlara
yansımayan pek çok şiddet olayı yaşadım" dedi.
Şiddetin dozunun dönem dönem değişerek devam ettiğini ileri
süren E.K, eski eşinin asla şiddet uyguladığını kabul etmediğini
vurguladı.
ÜÇ KERE BOŞANMA DAVASI AÇTIM
E.K, üç kere boşanma davası açtığını, üçüncü davadan sonra evliliğini bitirebildiğini ifade ederek, evliliklerinin üçüncü yılında olan kızının da babasından ilk şiddeti anne karnında 9 aylıkken gördüğünü anlattı. E.K, kızının 3 yaşında iken babasının şiddetine tekrar maruz kaldığını ve üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen konuşma bozukluğu yaşadığını söyledi.
E.K, fiziki şiddetin yanında psikolojik şiddetle de mücadele
ettiğini, eşinin aldatmalarına da maruz kaldığını dile getirerek,
"Evliliğimizin 3. yılında kızım oldu. Onun isteğiyle oldu. (Böyle
bir adamdan çocuk yapılmaz) dedim, ama onun ısrarı, annemin
olayları bilmediğinden dolayı torun ısrarı üzerine bebeği yaptım.
Hamileliğimin 9. ayında yine şiddete uğradım" diye konuştu.
100 METRE İBARESİ YER ALMAYINCA
Yaşadığı şiddeti ilgili makamlara bildirmesine rağmen ilk defa 2007'de eşinin evden 6 ay uzaklaştırma cezası aldığını dile getiren E.K, "Fiziki şiddete uğradıktan sonra polise başvurdum, adli tabibe gittik, başımdan yaralandığım için bütün ısrarıma rağmen tomografi çekilmedi, o sırada hamileydim bebeğim kontrol edilmedi, istememe rağmen bu yapılmadı. Eşim bu olaydan sonra 6 ay uzaklaştırma aldı, ancak raporda '100 metre' ibaresi yer almadığı için kapının önüne kadar gelip beni yine taciz etmeyi sürdürdü" diye konuştu.
Eşinden gördüğü şiddet nedeniyle mesleğini yapamaz hale geldiğini belirten E.K, "Kocamdan gördüğüm şiddet nedeniyle mesleki kariyerim bitti, hasta potansiyelim baltalandı" dedi.
TOPLUMA REZİL OLMA KORKUSU
Psikolog E.K'ye göre toplumun tüm kesimlerinde kadın yoğun bir
şekilde şiddete maruz kalıyor. Eğitimli, meslek sahibi kadınlar
maddi gücü olmasına rağmen şiddete maruz kalıyor ancak 'topluma
rezil olma', 'kariyeri bitme' kaygısıyla gördüğü şiddeti şikayet
bile edemiyor.
Toplumda eğitimli kadınların da yoğun olarak şiddete maruz kaldığını belirten E.K, "Eğitimli kadınların yüzde 90'ı benim kadar olmasa da eşinden şiddet görüyor. Şiddet gören kadın, gelenekler, (yuvam yıkılmasın) ve (çocuklarım babasız büyümesin) anlayışı, çalışıyorsa toplumun yüzüne bakamama ve kariyer sahibi ise (kariyerim bitmesi) anlayışı ile şiddet gördüğünü saklıyor" görüşünü dile getirdi.