Prof. Dr. Ceyhan açıkladı: Koronavirüs geçiren annenin sütüne antikor geçiyor
Abone ol"Kovid-19 geçirmiş ve antikor geliştirmiş kadınlar eğer çocuk doğururlarsa anne sütüne o antikor geçiyor." diyen Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, "Dolayısıyla anne sütü Kovid-19 geçirmese bile bebek için hastalıklardan koruyan antikorlar gibi birçok koruyucu özellik içerir" açıklaması yaptı.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon
Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ceyhan, Hollandalı
bilim insanlarının anne sütünde koronavirüsü engelleyebilecek
miktarda antikor bulunduğu açıklanan
çalışmasında, Kovid-19 geçirmiş annelerin doğan bebeklerine
bakıldığını söyledi.
Bu doğrultuda anne sütünde antikorun incelendiğini belirten Ceyhan, "Kovid-19 geçirmiş ve antikor geliştirmiş kadınlar eğer çocuk doğururlarsa anne sütlerine de o antikor geçiyor. Bu zaten genel bir olaydır; anne sütünün özelliğidir. Anne, anne sütü yoluyla bebeğine verir. Dolayısıyla anne sütü Kovid-19 geçirmese bile bir bebek için diğer hastalıklardan koruyan antikorlar gibi birçok koruyucu özellik içerir" diye konuştu.
"Annenin Kovid-19 geçirmiş olması şartıyla"
Ceyhan, Kovid-19 geçirmiş annenin kanında ona karşı antikor varsa bebeğine onları da geçirdiğini kaydederek, "Bu bebeği bir süre korur. Bu süre hastalıktan hastalığa değişir. Genellikle bu 4 ay ile 12 ay arasında sürebilir. Bazı hastalıklarda daha kısa, bazı hastalıklara karşı daha uzun olmak üzere devam eder. Bebekte kızamık, suçiçeği, hepatit gibi birçok hastalığın ilk 6 ayda çok daha nadir görülmesinin nedeni de budur. Anne sütündeki antikor çalışması yeni bir çalışmadır; ancak annenin Kovid-19 geçirmiş olması şartıyla. Yani Kovid-19 geçirmemiş bir annenin sütüyle bebeğine Kovid-19'a karşı koruyucu antikor geçirmesi söz konusu da değildir" dedi.
"Buradaki antikor direkt anneden geliyor"
Anne sütünün tam anlamıyla etkili aşısı bulunmayan virüse karşı etkili olabileceğinin mümkün olmadığını vurgulayan Prof. Ceyhan şöyle devam etti:
Buradaki antikor direkt anneden geliyor. Halbuki biz aşıda direkt kişinin vücuduna zararsız bir şekilde onun mikrobunun bir antijenini verip, kendinin antikor yapmasını arzuluyoruz. Burada öyle bir durum söz konusu değil. Belki şöyle diyebiliriz; plazma tedavisinde hastalığı geçirmiş olanların antikor içeren kanının sağlıklı kişilere verilmesine benzer bir durum bu. Anne Kovid-19 geçirmemişse zaten böyle bir durum söz konusu değil.
"Salgını önleyecek özelliği yok"
Prof. Dr. Ceyhan, özellikle risk grubundaki kişiler için anne sütünün salgında koruyucu olabileceğine ilişkin açıklamayla ilgili ise şunları söyledi:
Bence yanlış bir düşünce. Çünkü bu durumun olabilmesi için annelerin yarısından çoğunun Kovid-19 geçirmiş olması lazım. Halbuki oranlar çok alt seviyede. Kanında antikor bulunduran anne oranı örneğin bizde genel toplumu düşünürseniz yüzde 1 ile 2 civarındadır. En yüksek yerde yüzde 7 civarında bulunuyor. Dolayısıyla bir salgını önleyecek özelliği yok. Ayrıca bu bir süre bebeği korur. Diyelim ki çocuğu 6 ay korudu, 6’ncı aydan sonra koruyucu özelliği kalmayacaktır. Onun için anne karnından da geçen antikorlar var. Diyelim ki anne Kovid-19 geçirdi, sadece anne sütüyle değil çocuğu rahminde taşırken de zaten bebeğe antikor veriyor. Bir süre sonra o da azalıyor. Anne sütü aldığı sürece oradan da antikor alıyor. Anne sütünden aldığı antikor, anne karnındayken geçirilen enfeksiyonun oluşturduğu antikor kadar yüksek düzeyde olmuyor. Özellikle 3-4 günlükteki anne sütü, son derece kıymetlidir. Genel anlamda koruyuculuk içeren birçok bağışıklık maddesi barındırıyor.