Prematüre bebeklerin en büyük sağlık sorunu beslenme yetersizliği
Abone olPrematüre bebeklerde beslenmenin önemini vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Yıldız Melek Aksoylu, "Beslenme şekli, günlük alım miktarları, verilecek ek vitamin ve minerallerin saptanması, prematüre bebeğin doğduğu haftaya ve doğum ağırlığına göre değişir" dedi.
Prematürenin 37 hafta ve öncesinde doğmuş bebeklere denildiğini
söyleyen Dyt. Yıldız Melek Aksoylu, "Prematüre bebekler doğum
haftasına ve doğum ağırlığına göre sınıflandırılır. Prematüre
doğumların sebebi anneden ya da bebekten kaynaklı, çevresel veya
genetik olarak değişir. Prematüre bebeklerin ağırlığı tam zamanında
doğan bebeklere göre çok azdır. Bu yüzden bu bebeklerde beslenme
çok önemlidir. Prematüreler normal bebeklere göre; daha uykuludur,
emme-yutma refleksleri gelişmemiştir, sindirim ve sinir sistemleri
zayıftır, daha güçsüzdürler. Prematüre beslenmesinde kullanılan
yöntemler bebeğe özgüdür. Beslenme şekli, günlük alım miktarları,
verilecek ek vitamin ve minerallerin saptanması, bebeğin doğduğu
haftaya ve doğum ağırlığına göre değişmektedir. Enerji
gereksinimleri normal bebeklere göre çok daha fazladır” diye
konuştu.
BEBEKLERİN BESLENME SIKLIĞI AĞIRLIĞINA GÖRE
DEĞİŞİYOR
Prematüre bebeklerde 3 çeşit beslenme şekli
olduğunu söyleyen Dyt. Aksoylu, beslenme şekillerini şöyle
sıraladı: "İntravenöz yani damar yolu ile beslenme veya parenteral
beslenmede çok erken doğan bebekler ilk günlerde serum ile
beslenir. Bebeğin ihtiyacı olan karbonhidrat, protein, yağ, vitamin
ve mineral değerleri hesaplanarak damar yolu ile beslenme sağlanır.
Günlük beslenmesinin yüzde 75’i enteral yolla sağlanana kadar
parenteral beslenmeye devam edilmelidir.
Enteral beslenmede anne sütü veya prematüre mamaları ağız veya
burun yolundan sonda ile bebeğe verilerek beslenmesi sağlanır.
Enteral beslenmenin çeşitli yolları vardır. Bunlar; nazogastrik
(solunum sıkıntısı olmayan bebeklerde, tüple beslenme sağlanır),
orogastrik (solunum sıkıntısı olan bebeklerde tercih edilen
yöntemdir) ve transplorik (kusma ve aspirasyon riskini azalttığı
için tercih edilir fakat istenmeyen etkileri de bulunmaktadır)
olarak üç şekilde görülebilir.
Oral yani ağızdan beslenmeye geçiş ise 32 haftalık,
emme-yutma-solunum fonksiyonları gelişmiş bebeklere uygulanır.
Başlangıçta günde 1 kez ağızdan, 1 kez ağızdan 2 kez enteral
beslenme, 1 kez ağızdan 1 kez enteral beslenme ve tam olarak
ağızdan beslenme şeklinde devam eder.
1000-1200 gram ağırlığındaki bebekler 2 saatte bir, 1200-1800 gram
ağırlığındaki bebekler 2-3 saatte bir, 1800-2500 gram ağırlığındaki
bebekler 3-4 saatte bir beslenmelidir. Bunun yanı sıra, 1000
gramdan düşük bebekler her öğünde 4-6 ml, 1000-1500 gram
arasındakiler her öğünde 6-8 ml, 1500-1800 gram arasındakiler her
öğünde 8-15 ml, 2000-2500 gram arasındakiler her öğünde 15-20 ml
olacak şekilde beslenmeleri sağlanmalıdır.”
PREMATÜRE ANNE SÜTÜ ZENGİNLEŞTİRİLMELİ
Bebeğe
anne sütü verilmesinin önemine vurgu yapan Dyt. Aksoylu, “Anne sütü
bebeği rahatlatır ve her annenin sütü kendi bebeği için uygundur.
Anne sütündeki koruyucu etmenler küçük prematüreler için oldukça
önemlidir. Anne sütünün alerjen etkisi yoktur ve daha kolay tolere
edilir. Emmesi olmayan bebekler için anne sütü steril ortamda
sağılıp biriktirilmeli ve bebeğe verilmelidir. Prematüre anne
sütünün zamanında doğum yapmış anne sütüne göre enerji, yağ,
kalsiyum, demir, çinko ve sodyum miktarı yüksek, protein, laktoz ve
fosfor miktarı düşüktür.
"ANNE SÜTÜ ODA ISISINDA MAKSİMUM 4 SAAT
SAKLANMALI"
Dyt. Aksoylu, “Yeni sağılmış anne sütü oda
ısısında 4 saat, termosta (15-19 derece) 24 saat, buzdolabında 5-7
gün, buzlukta 3-4 ay, dondurucuda 6-12 ay saklanabilir. Dondurucu
ya da buzluktan çıkardığınız sütü 1 gece buzdolabında bekleterek
çözdürünüz. Çözdürülmüş anne sütü buzdolabında 24 saat
bekletilebilir, oda ısısında ya da termosta bekletilmez ve tekrar
dondurulmaz" şeklinde konuştu.