Polonya AB'nin kabusu oldu

Henüz birlik üyesi olmayan Polonya, İspanya'nın da desteğiyle, 2 yılda hazırlanan Avrupa anayasasında yer alan yeni oy sistemi ve din maddelerinde uzlaşmayı reddedince, son 10 yılın en önemli buluşması olarak nitelenen AB’nin Brüksel zirvesi tıkandı. İngiltere Başbakanı Blair, bu başarısızlığın Birlik için utanç olduğunu söyledi. BRÜKSEL'de bir araya gelen AB liderleri, iki yıldır hazırlanan Avrupa anayasasıyla ilgili pürüzleri aşamayınca, zirve anlaşmazlıkla sonuçlandı. Krizin çıkmasına, Polonya'nın uzlaşmaz tutumu neden oldu. 1 Mayıs 2004 itibariyle tam üye olacak olan Polonya, Avrupa anayasasının yaşama geçmesini engelledi. AB'nin büyük ülkeleri kadar oy hakkı isteyen Polonya, Hıristiyanlığın AB anayasasına girmesi için de diretiyor. Polonya'ya İspanya tam destek veriyor. AB'nin, tarihinin en ciddi kriziyle karşı karşıya olduğu belirtilirken, anayasa görüşmelerinin önümüzdeki yıla sarkmasının kaçınılmaz olduğu vurgulanıyor. Nitekim, zirveye katılan liderler, görüşmelerin çöktüğünü dile getirdiler. AB İÇİN UTANÇ Almanya ve Fransa, yeni oy sistemi konusunda tutumlarını yumuşatmayı reddederlerken, İngiltere Başbakanı Tony Blair, uzlaşmanın şu an için olanaksız göründüğünü ve AB'nin son 10 yıl içindeki bu en önemli zirvesinde ortaya çıkan krizle gelen başarısızlığın, Birlik için utanç olduğunu söyledi. Fransız bir diplomat ‘‘bir başarısızlıkla karşı karşıyayız’’ derken anlaşmazlıkla ilgili olarak Polonya'yı katı olmakla suçladı. Kimliğinin açıklanmasını istemeyen İsveçli bir diplomat da, görüşmelerin sona erdirildiğini belirterek, ‘‘yeni görüşmeler gelecek yıl yapılacak’’ diye konuştu. TRUVA EŞEĞİ POLONYA AB içinde ABD'nin ‘‘Truva eşeği’’ olmakla eleştirilen Polonya, AB içinde etkinliklerini ortadan kaldıracak bir anlaşmaya zorlanamayacakları konusunda ısrar ederken, Başbakan Leszek Miller, anayasa ile ilgili görüşmelerin tıkanması sonucu, hükümetiyle danışmalarda bulunmak için ülkesine dönme kararı verdi. Niye tıkandı Üye ülkelerin oy hakları ve Avrupa Komisyonu'nun büyüklüğü, küçük ve büyük üyeler arasında gelecekteki güç dengesinin belirlenmesi açısından önem taşıyor. Polonya ve İspanya, kendilerine daha fazla söz hakkı tanıyan 2000 tarihli Nice Anlaşması'ndaki formülün kabul edilmesini istiyor. Bu ülkelerden iki misli nüfusa sahip olan Almanya ve Fransa ise nüfus oranlarına göre oy hakkı için bastırıyor ve bu yönde düzenleme istiyor. Anayasanın oybirlği ile kabul edilmesi gerekiyor. Kaynak:Hürriyet