Polisin kira çilesi
Abone olTercüman'ın Yayın Danışmanı ve İnternethaber yazarı Behiç Kılıç'ın açtığı polis dosyasında çile çıktı... İşte polisin kira çilesini anlatan ayrıntılar.
Yazı: Behiç Kılıç
Kaynak: Dünden Bugüne Tercüman
TERCÜMAN, Polisin Dert Dosyası'nda bugün, özellikle büyükşehirlerde çekilen en büyük çile olan kira sayfasını açtı. Şu manzara ile karşılaştı: İstanbul'da, 28 bin 500 polis görev yapıyor. Bunlar için sadece, çoğu bakımsız 4 bin 322 lojman bulunuyor. Bu haktan faydalanan, 5 yıllık süresi dolunca, kira korkusu yüzünden lojmanı boşaltmıyor. Lojman sırası bekleyenler ise, maaşının en az yarısını kiraya yatırıyor. Kalanı ile geçim savaşı veriyor.
Polisin büyük şehirdeki en büyük kabusu olan konut meselesi masa üstünde halledilmiş kabul ediliyor!..Sorarsanız "lojman" var. Tercüman Muhabiri SALİH AYDIN polisin İstanbul'daki lojmanlarını gezdi. Salih Aydın'dan lojman durumunu öğrenelim,
"İstanbul'da 28 bin 500 polis için 4 bin 322 adet lojman bulunuyor. Yüzlerce polis, lojman için sıra bekliyor. Lojmana giren, dışarıdaki kiraların çok yüksek olması nedeniyle bir daha çıkmak istemiyor. İşte polisin girmek istediği, 15 yıl önce yapılan İstanbul, Halkalı'daki polis lojmanları bakımsızlıktan harabeye dönüştü. Yapıldığı tarihten bu yana hiç boyanmayan lojmanların sıvaları bile dökülüyor. Dairelerin içi de dışından farksız. Oturulmayacak kadar kötü durumda. Lojmanların etrafını çevreleyen demirler tümüyle pas tutmuş.Lojmana giren polis 1 milyar TL"nın üzerinde masraf yapıyor. İstanbul'daki diğer lojmanlar da Halkalı'dan farklı değil. Onlar da bakımsızlıktan dökülüyor. Polislerin birçoğu kendisi ile ailesinin can güvenliği ve kiranın düşük olması nedeniyle lojmanı tercih ediyor. Lojmanda kalan birçok polis, 5 yıllık süreyi doldurmasına rağmen daireyi boşaltmıyor. Aylık 100 milyon lira lojman için ödeyen polisler, lojmanı boşaltmayınca 200 milyon liraya razı oluyor Lojmanlar uzaktan bakıldığında terkedilmiş bir siteyi andırıyor. Sıvaları kalıplar halinde dökülmüş, paslanan demirler ortaya çıkıvermiş. Pencereleri çürümüş, pisuvarları kırılmış. İşte bu binalarda yaşayanlar İstanbul'un, İstanbullunun can ve mal güvenliğini sağlayan polislerin aylarca, yıllarca girmek için sıra bekledikleri Halkalı Polis Lojmanları. İlk görev yeri İstanbul olan 700 milyon lira maaşla mesleğe yeni başlayan bir polis memurunun ilk hedefi lojmana girmek. Ama bu hiç de o kadar kolay değil. Çünkü kendisinden yıllarca önce mesleğe başlayan amirleri, ondan önce sıraya girmiş. Lojman sırası, görev yeri ve kıdemine göre belirleniyor. Terörle Mücadele, İstihbarat, Güvenlik ve Özel Harekat Şubeleri'nde çalışan polislere, görevlerindeki hassasiyet nedeniyle öncelik tanıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün talimatı üzerine bu şubelerde görevli polisler için 840 adet lojman ayrılmış. Sadece bu yıl bin 151 polis lojman sırası bekliyor. Ama ancak yarısı lojmana taşınabilecek. Yaklaşık 23 bin polis ise İstanbul'da kiracı. Lojmana girmeyi başaran polis aylık 100 milyon lira kira veriyor. 100-150 milyon lira civarında da yakacak parası ödüyor. Kısacası polisler lojmanda otururken de, maaşlarının dörtte birini kira ve yakacak parası olarak devlete geri ödüyor.Lojmanda kalan birçok polis 5 yıllık süresi dolmasına rağmen lojmandan çıkmıyor. Bunun başlıca sebebi dışarıdaki kiraların yüksel oluşu. "Hassas" şubelerde görev yapan polisler 5 yılın sonunda can güvenlikleri nedeniyle lojmandan çıkmayınca 100 milyon lira olan kira bedeli 200 bin liraya artırılıyor. Diğer polisler 5 yılın sonunda çıkmak zorunda. "
Konut meselesinin halli konusunda kafa patlatılıyor.Çözüm için gene polisin içerisinden teklifler var .Deniliyor ki;
"Lojmanlar son derece yetersiz ve bakımsız. Devlet polis lojmanlarını satarak polislere kira yardımı yapmalıdır.
Bunun çok yönlü faydaları olacaktır;
*Polisler arasında lojmanda kalan- kalmayan ayrımı ortadan kalkacak, her polise eşit imkan sağlanmış olacaktır.
* Polis halktan soyutlanmayacak, halkla kaynaşması içie yaşaması sağlanacaktır.
*Hırsızlık-kapkaç azalacaktır. Evleri soyulan vatandaşlarımıza sorun hepsi kendi binalarında bir polisin ikamet etmesini istediklerini söyleyecektir. Diğer taraftan hiçbir hırsız bir polisin ikamet ettiği bir binada rahat bir şekilde hırsızlık yapamaz.
*Kültür düzeyleri birbirine yakın emniyet mensuplarının polis okullarında oluşan polis alt kültürü lojmanlarda devam etmekte bu durum eş ve çocuklara da yansımaktadır. Oysa polis farklı meslek mensuplarıyla iletişim ve etkileşim içerisinde olursa hem bireysel anlamda kültür dünyasını zenginleştirir hem de aile yaşantısı açısından büyük kazanımlar elde eder.
*Polis yapılacak kira yardımlarıyla varoşlarda oturmak yerine daha uygun yerlerde ikamet etme olanağına kavuşur."
*Lojmanda yer bulabilmek içinde tıpkı üniformasız hayatta olduğu gibi torpil gerekebiliyor..En önemli torpil de siyasi ilişkilerden geliyor."her dönemde iktidara yakın bir yakının varsa korkma!." kuralı burada da geçerli.
Tayinde de, terfide de...
Ülkemizde olan bitenler polis camiasında en iyi şekilde analiz ediliyor. Kendileri ile ilgili şu değerlendirmede önemli tespitler bulunuyor.
"Son yirmi yılda hızlanan sosyal erozyondan elbette polis kurumu da etkilendi.Bu dönemde bazı bakanların yakın çevresine sızmayı başaran motel sahiplerinin polis tayinlerinde etkili olduğu bile dillere düştü.İktidarlar emniyet müdürleri ile gelip gitmeğe başladı.Geçtiğimiz dönemlerde bazı emniyet müdürleri ,etkin siyasilerin partilerinin il ve ilçe başkanları gibi tavır aldılar.İşi dahada ileri götürenler oldu. İktidardaki siyasi parti liderlerinin yakınlarından aldıkları talimatla,rakip siyasiler aleyhine operasyonlar düzenlendi,bu rakipler entrika ile yok edilmek istenirken rütbeli polisler kullanıldı.
70 li yıllarda sağcı,solcu diye bölünen polis ,bu sefer ikdar ve muhalefetteki siyasilere göre gruplarda toplandılar.İdeoloji anlamında aynı temel görüşe sahip olan polisler ,farklı siyasi partilerde toplandıkları için birbirleri ile ters düştüler.Bu durum en alttan en üste kadar yansıdı.
Temelde hep özlük hakları sorunlarını taşıyarak.
* * * * *
TÜRK POLİSİ ABD'Lİ MESLEKTAŞLARINA TERÖR EĞİTİMİ VERDİ
Emniyet Genel Müdürlüğü, AB Genel Sekreterliği ve ABD Adalet Bakanlığı ile yaptığı eğitim anlaşmaları çerçevesinde başarılı ve genç komiserleri, doktora ve yüksek lisans yapmak üzere bu ülkelere gönderiyor. Türk polisi, akademik eğitiminin yanı sıra bulundukları bölgelerdeki değişik seviyede polis teşkilatlarıyla da ikili ilişkiler geliştiriyor. Ohio Eyaleti Kent Devlet Üniversitesi'nde (Kent State University) doktora eğitimlerine devam eden Türk polisleri, eyalet ve yerel emniyet güçleriyle kurduğu üst düzey ilişki buna güzel bir örnek teşkil ediyor. Bu ilişkiler çerçevesinde, geçen 2 yılda Emniyet Teşkilatı'nca çeşitli alanlarda meslek içi eğitim amacıyla kısa dönem kurslar almak üzere yurt dışına gönderilen personelden bir kısmı Ohio eyaletinde bulunan polis eğitim merkezlerinden kurslar aldığı gibi değişik emniyet birimlerince de misafir edilerek Amerikan polisiyle birlikte çalışma imkanı buldu. Fotokod : Türk-ABD polisi ortak çalışma)
POLNET'İ ÖRNEK ALDILAR
ABD ve Türkiye polisi arasında kurulan iyi ilişkiler çerçevesinde 2004 yılı Mayıs ayı içinde Ohio emniyet güçlerini temsilen bir heyet Türkiye'ye ziyarette bulundu. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından üst düzeyde ağırlanan Ohio Eyaleti Adalet Bakanlığı (Ohio Attorney General's Office), Kamu Güvenliği Kurumu (Department of Public Safety), ve Ohio Emniyet Müdürleri Birliği (Ohio Association of Chiefs of Police) üst düzey yetkililerinden oluşan heyet, özellikle terörizmle mücadele konusunda Türk polisinin tecrübelerinden faydalanmak istediklerini vurguladı. Karşılıklı işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla taraflarca bir Mutabakat Zaptı imzalandı. Konuk heyet ayrıca Türk Emniyeti'nin kendi içerisinde geliştirdiği POLNET (Police Network) projesi ile de yakından ilgilendi. Ohio'da kurmayı planladıkları benzer bir sistem için POLNET'i model almak istediklerini belirtti. Söz konusu Mutabakat Zaptı çerçevesinde 18-28 Eylül 204 tarihlerinde teknik elemanlardan ve terör birimlerinde çalışan personelden oluşan iki ayrı grup Türkiye'ye çalışma ziyaretinde bulundu. Yine bu Mutabakat Zaptı'na istinaden Ohio eyaleti emniyet kuvvetleri, Türk polisinden kendilerine terörle mücadele konusunda eğitim verilmesi yönünde talepte bulundu. Bu çerçevede Ohio Eyaleti Adalet Bakanı Jim Petro Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner'i 14-15 Ekim 2004 tarihlerinde yapılacak olan yıllık Emniyet Güçleri Konferansı'na davet etti. Emniyet Genel Müdürü Aydıner, ABD Anavatan Güvenlik Teşkilatı Başkanı Tom Ridge'in de katıldığı konferansta bir konuşma yaptı. Aydıner, yaklaşık bin 200 emniyet ve yargı mensubuna hitaben yaptığı konuşmada Türkiye'nin terörle mücadelede elde ettiği başarılar, uluslararası terörle mücadelede emniyet güçleri arasında işbirliğinin önemi ve Türk polisinin bu konudaki hassasiyeti üzerinde durdu. (fotokod : Türk polisi ABD'lilere konferans verdi...)
ABD POLİSİNE TERÖRLE MÜCADELE DERSİ
Bu konferansın ardından Türkiye'den giden terör uzmanı Türk polisler,18-22 Ekim 2004 tarihleri arasında Ohio Kent Devlet Üniversitesi'nde doktora eğitimi yapmakta olan emniyet mensupları ve Ohio Emniyet Müdürleri Birliği tarafından koordine edilen ve Ohio emniyet kuvvetlerine yönelik Terörle Mücadele Kursu verdi. 18 Ekim günü başlayan kursun açılışında Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner katılımcılara ve Ohio eyeleti üst düzey emniyet yetkililerine hitaben terörle mücadele konusunda Türk polisinin deneyimlerini aktaran ve tavsiyeler içeren bir konuşma yaptı. 5 gün olarak planlanan kursta Türk Emniyet Teşkilatı görevlileri, Türkiye'de terör sorunu, Ortadoğu kaynaklı terör, terör örgütlerinin yapılanması ve işleyişi, terör tehditlerinin belirlenmesi, terörle mücadelede istihbarat ve teknoloji kullanımı, terörist eylemlerde soruşturma ve sorgulama, halkın terör konusunda bilinçlendirilmesi gibi konularda Ohio eyaleti yerel ve eyalet polisinin yanı sıra ABD Adalet Bakanlığı ve aralarında generallerinde bulunduğu Ulusal Güvenlik yetkililerine eğitim verdi. Ayrıca başta İstanbul El-Kaide operasyonu, Hizbullah, ve Mehmet Topaç operasyonları olmak üzere Türk polisi tarafından terör örgütlerine karşı başarıyla gerçekleştirilen operasyonlar hakkında da uzman personelimiz sunumlar yaparak Amerikalı meslektaşlarına tecrübelerini aktardı..Türk polislerinin, ABD'li meslektaşlarına verdiği kursun giderleri, ABD Adalet Bakanlığı'nca karşılandı. Türk terör uzmanlarının verdiği kursu, ABD Adalet Bakanlığı, ABD Anavatan Güvenlik Teşkilatı'nın yanı sıra Ohio ve çevre eyaletlerin ilgilileri ile konuya ilgili akademisyenler de takip etti. Kursa katılan "National Guard"dan albay ve tuğgeneraller, Türk polislerin verdiği brifingleri, "terörle yeni tanışan ABD polisi ve ulusal güvenlik uzmanları açısından son derece faydalı olduğunu" belirtti. Hasan ÖYMEZ- Emrah KONUKMAN
* * * *
Kaynak: Dünden Bugüne Tercüman
TERCÜMAN, Polisin Dert Dosyası'nda bugün, özellikle büyükşehirlerde çekilen en büyük çile olan kira sayfasını açtı. Şu manzara ile karşılaştı: İstanbul'da, 28 bin 500 polis görev yapıyor. Bunlar için sadece, çoğu bakımsız 4 bin 322 lojman bulunuyor. Bu haktan faydalanan, 5 yıllık süresi dolunca, kira korkusu yüzünden lojmanı boşaltmıyor. Lojman sırası bekleyenler ise, maaşının en az yarısını kiraya yatırıyor. Kalanı ile geçim savaşı veriyor.
Polisin büyük şehirdeki en büyük kabusu olan konut meselesi masa üstünde halledilmiş kabul ediliyor!..Sorarsanız "lojman" var. Tercüman Muhabiri SALİH AYDIN polisin İstanbul'daki lojmanlarını gezdi. Salih Aydın'dan lojman durumunu öğrenelim,
"İstanbul'da 28 bin 500 polis için 4 bin 322 adet lojman bulunuyor. Yüzlerce polis, lojman için sıra bekliyor. Lojmana giren, dışarıdaki kiraların çok yüksek olması nedeniyle bir daha çıkmak istemiyor. İşte polisin girmek istediği, 15 yıl önce yapılan İstanbul, Halkalı'daki polis lojmanları bakımsızlıktan harabeye dönüştü. Yapıldığı tarihten bu yana hiç boyanmayan lojmanların sıvaları bile dökülüyor. Dairelerin içi de dışından farksız. Oturulmayacak kadar kötü durumda. Lojmanların etrafını çevreleyen demirler tümüyle pas tutmuş.Lojmana giren polis 1 milyar TL"nın üzerinde masraf yapıyor. İstanbul'daki diğer lojmanlar da Halkalı'dan farklı değil. Onlar da bakımsızlıktan dökülüyor. Polislerin birçoğu kendisi ile ailesinin can güvenliği ve kiranın düşük olması nedeniyle lojmanı tercih ediyor. Lojmanda kalan birçok polis, 5 yıllık süreyi doldurmasına rağmen daireyi boşaltmıyor. Aylık 100 milyon lira lojman için ödeyen polisler, lojmanı boşaltmayınca 200 milyon liraya razı oluyor Lojmanlar uzaktan bakıldığında terkedilmiş bir siteyi andırıyor. Sıvaları kalıplar halinde dökülmüş, paslanan demirler ortaya çıkıvermiş. Pencereleri çürümüş, pisuvarları kırılmış. İşte bu binalarda yaşayanlar İstanbul'un, İstanbullunun can ve mal güvenliğini sağlayan polislerin aylarca, yıllarca girmek için sıra bekledikleri Halkalı Polis Lojmanları. İlk görev yeri İstanbul olan 700 milyon lira maaşla mesleğe yeni başlayan bir polis memurunun ilk hedefi lojmana girmek. Ama bu hiç de o kadar kolay değil. Çünkü kendisinden yıllarca önce mesleğe başlayan amirleri, ondan önce sıraya girmiş. Lojman sırası, görev yeri ve kıdemine göre belirleniyor. Terörle Mücadele, İstihbarat, Güvenlik ve Özel Harekat Şubeleri'nde çalışan polislere, görevlerindeki hassasiyet nedeniyle öncelik tanıyor. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün talimatı üzerine bu şubelerde görevli polisler için 840 adet lojman ayrılmış. Sadece bu yıl bin 151 polis lojman sırası bekliyor. Ama ancak yarısı lojmana taşınabilecek. Yaklaşık 23 bin polis ise İstanbul'da kiracı. Lojmana girmeyi başaran polis aylık 100 milyon lira kira veriyor. 100-150 milyon lira civarında da yakacak parası ödüyor. Kısacası polisler lojmanda otururken de, maaşlarının dörtte birini kira ve yakacak parası olarak devlete geri ödüyor.Lojmanda kalan birçok polis 5 yıllık süresi dolmasına rağmen lojmandan çıkmıyor. Bunun başlıca sebebi dışarıdaki kiraların yüksel oluşu. "Hassas" şubelerde görev yapan polisler 5 yılın sonunda can güvenlikleri nedeniyle lojmandan çıkmayınca 100 milyon lira olan kira bedeli 200 bin liraya artırılıyor. Diğer polisler 5 yılın sonunda çıkmak zorunda. "
Konut meselesinin halli konusunda kafa patlatılıyor.Çözüm için gene polisin içerisinden teklifler var .Deniliyor ki;
"Lojmanlar son derece yetersiz ve bakımsız. Devlet polis lojmanlarını satarak polislere kira yardımı yapmalıdır.
Bunun çok yönlü faydaları olacaktır;
*Polisler arasında lojmanda kalan- kalmayan ayrımı ortadan kalkacak, her polise eşit imkan sağlanmış olacaktır.
* Polis halktan soyutlanmayacak, halkla kaynaşması içie yaşaması sağlanacaktır.
*Hırsızlık-kapkaç azalacaktır. Evleri soyulan vatandaşlarımıza sorun hepsi kendi binalarında bir polisin ikamet etmesini istediklerini söyleyecektir. Diğer taraftan hiçbir hırsız bir polisin ikamet ettiği bir binada rahat bir şekilde hırsızlık yapamaz.
*Kültür düzeyleri birbirine yakın emniyet mensuplarının polis okullarında oluşan polis alt kültürü lojmanlarda devam etmekte bu durum eş ve çocuklara da yansımaktadır. Oysa polis farklı meslek mensuplarıyla iletişim ve etkileşim içerisinde olursa hem bireysel anlamda kültür dünyasını zenginleştirir hem de aile yaşantısı açısından büyük kazanımlar elde eder.
*Polis yapılacak kira yardımlarıyla varoşlarda oturmak yerine daha uygun yerlerde ikamet etme olanağına kavuşur."
*Lojmanda yer bulabilmek içinde tıpkı üniformasız hayatta olduğu gibi torpil gerekebiliyor..En önemli torpil de siyasi ilişkilerden geliyor."her dönemde iktidara yakın bir yakının varsa korkma!." kuralı burada da geçerli.
Tayinde de, terfide de...
Ülkemizde olan bitenler polis camiasında en iyi şekilde analiz ediliyor. Kendileri ile ilgili şu değerlendirmede önemli tespitler bulunuyor.
"Son yirmi yılda hızlanan sosyal erozyondan elbette polis kurumu da etkilendi.Bu dönemde bazı bakanların yakın çevresine sızmayı başaran motel sahiplerinin polis tayinlerinde etkili olduğu bile dillere düştü.İktidarlar emniyet müdürleri ile gelip gitmeğe başladı.Geçtiğimiz dönemlerde bazı emniyet müdürleri ,etkin siyasilerin partilerinin il ve ilçe başkanları gibi tavır aldılar.İşi dahada ileri götürenler oldu. İktidardaki siyasi parti liderlerinin yakınlarından aldıkları talimatla,rakip siyasiler aleyhine operasyonlar düzenlendi,bu rakipler entrika ile yok edilmek istenirken rütbeli polisler kullanıldı.
70 li yıllarda sağcı,solcu diye bölünen polis ,bu sefer ikdar ve muhalefetteki siyasilere göre gruplarda toplandılar.İdeoloji anlamında aynı temel görüşe sahip olan polisler ,farklı siyasi partilerde toplandıkları için birbirleri ile ters düştüler.Bu durum en alttan en üste kadar yansıdı.
Temelde hep özlük hakları sorunlarını taşıyarak.
* * * * *
TÜRK POLİSİ ABD'Lİ MESLEKTAŞLARINA TERÖR EĞİTİMİ VERDİ
Emniyet Genel Müdürlüğü, AB Genel Sekreterliği ve ABD Adalet Bakanlığı ile yaptığı eğitim anlaşmaları çerçevesinde başarılı ve genç komiserleri, doktora ve yüksek lisans yapmak üzere bu ülkelere gönderiyor. Türk polisi, akademik eğitiminin yanı sıra bulundukları bölgelerdeki değişik seviyede polis teşkilatlarıyla da ikili ilişkiler geliştiriyor. Ohio Eyaleti Kent Devlet Üniversitesi'nde (Kent State University) doktora eğitimlerine devam eden Türk polisleri, eyalet ve yerel emniyet güçleriyle kurduğu üst düzey ilişki buna güzel bir örnek teşkil ediyor. Bu ilişkiler çerçevesinde, geçen 2 yılda Emniyet Teşkilatı'nca çeşitli alanlarda meslek içi eğitim amacıyla kısa dönem kurslar almak üzere yurt dışına gönderilen personelden bir kısmı Ohio eyaletinde bulunan polis eğitim merkezlerinden kurslar aldığı gibi değişik emniyet birimlerince de misafir edilerek Amerikan polisiyle birlikte çalışma imkanı buldu. Fotokod : Türk-ABD polisi ortak çalışma)
POLNET'İ ÖRNEK ALDILAR
ABD ve Türkiye polisi arasında kurulan iyi ilişkiler çerçevesinde 2004 yılı Mayıs ayı içinde Ohio emniyet güçlerini temsilen bir heyet Türkiye'ye ziyarette bulundu. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından üst düzeyde ağırlanan Ohio Eyaleti Adalet Bakanlığı (Ohio Attorney General's Office), Kamu Güvenliği Kurumu (Department of Public Safety), ve Ohio Emniyet Müdürleri Birliği (Ohio Association of Chiefs of Police) üst düzey yetkililerinden oluşan heyet, özellikle terörizmle mücadele konusunda Türk polisinin tecrübelerinden faydalanmak istediklerini vurguladı. Karşılıklı işbirliğinin geliştirilmesi amacıyla taraflarca bir Mutabakat Zaptı imzalandı. Konuk heyet ayrıca Türk Emniyeti'nin kendi içerisinde geliştirdiği POLNET (Police Network) projesi ile de yakından ilgilendi. Ohio'da kurmayı planladıkları benzer bir sistem için POLNET'i model almak istediklerini belirtti. Söz konusu Mutabakat Zaptı çerçevesinde 18-28 Eylül 204 tarihlerinde teknik elemanlardan ve terör birimlerinde çalışan personelden oluşan iki ayrı grup Türkiye'ye çalışma ziyaretinde bulundu. Yine bu Mutabakat Zaptı'na istinaden Ohio eyaleti emniyet kuvvetleri, Türk polisinden kendilerine terörle mücadele konusunda eğitim verilmesi yönünde talepte bulundu. Bu çerçevede Ohio Eyaleti Adalet Bakanı Jim Petro Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner'i 14-15 Ekim 2004 tarihlerinde yapılacak olan yıllık Emniyet Güçleri Konferansı'na davet etti. Emniyet Genel Müdürü Aydıner, ABD Anavatan Güvenlik Teşkilatı Başkanı Tom Ridge'in de katıldığı konferansta bir konuşma yaptı. Aydıner, yaklaşık bin 200 emniyet ve yargı mensubuna hitaben yaptığı konuşmada Türkiye'nin terörle mücadelede elde ettiği başarılar, uluslararası terörle mücadelede emniyet güçleri arasında işbirliğinin önemi ve Türk polisinin bu konudaki hassasiyeti üzerinde durdu. (fotokod : Türk polisi ABD'lilere konferans verdi...)
ABD POLİSİNE TERÖRLE MÜCADELE DERSİ
Bu konferansın ardından Türkiye'den giden terör uzmanı Türk polisler,18-22 Ekim 2004 tarihleri arasında Ohio Kent Devlet Üniversitesi'nde doktora eğitimi yapmakta olan emniyet mensupları ve Ohio Emniyet Müdürleri Birliği tarafından koordine edilen ve Ohio emniyet kuvvetlerine yönelik Terörle Mücadele Kursu verdi. 18 Ekim günü başlayan kursun açılışında Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner katılımcılara ve Ohio eyeleti üst düzey emniyet yetkililerine hitaben terörle mücadele konusunda Türk polisinin deneyimlerini aktaran ve tavsiyeler içeren bir konuşma yaptı. 5 gün olarak planlanan kursta Türk Emniyet Teşkilatı görevlileri, Türkiye'de terör sorunu, Ortadoğu kaynaklı terör, terör örgütlerinin yapılanması ve işleyişi, terör tehditlerinin belirlenmesi, terörle mücadelede istihbarat ve teknoloji kullanımı, terörist eylemlerde soruşturma ve sorgulama, halkın terör konusunda bilinçlendirilmesi gibi konularda Ohio eyaleti yerel ve eyalet polisinin yanı sıra ABD Adalet Bakanlığı ve aralarında generallerinde bulunduğu Ulusal Güvenlik yetkililerine eğitim verdi. Ayrıca başta İstanbul El-Kaide operasyonu, Hizbullah, ve Mehmet Topaç operasyonları olmak üzere Türk polisi tarafından terör örgütlerine karşı başarıyla gerçekleştirilen operasyonlar hakkında da uzman personelimiz sunumlar yaparak Amerikalı meslektaşlarına tecrübelerini aktardı..Türk polislerinin, ABD'li meslektaşlarına verdiği kursun giderleri, ABD Adalet Bakanlığı'nca karşılandı. Türk terör uzmanlarının verdiği kursu, ABD Adalet Bakanlığı, ABD Anavatan Güvenlik Teşkilatı'nın yanı sıra Ohio ve çevre eyaletlerin ilgilileri ile konuya ilgili akademisyenler de takip etti. Kursa katılan "National Guard"dan albay ve tuğgeneraller, Türk polislerin verdiği brifingleri, "terörle yeni tanışan ABD polisi ve ulusal güvenlik uzmanları açısından son derece faydalı olduğunu" belirtti. Hasan ÖYMEZ- Emrah KONUKMAN
* * * *
AKADEMİ MEZUNLARI TEPKİLİ!
Alınan mahkeme kararı polis memurluğundan sınavla amir olmuş personelin yurt dışında görev yaptığı sürede yapmış oldukları görev kendilerine hizmet süresi, derece ve kademe olarak yansıtmayı ve ekstra bir terfi daha almayı öngörüyor.
Polis rütbesinde askerlik yapan ve bunu görev süresine ekletip terfi ve derece alan polislerin amir terfisinde de aynı haklardan yaralanmasını gündeme getiren mahkeme kararı üzerine Akademili polislerin haklarını savunan kanun maddesinin TBMM'de onaylanmaması durumunda teşkilatı bölecek.
Polis Akademisini bitirerek, yabancı dil bilme ve iyi eğitim alma özellikleri bulunan Akademili polisler, kanunun yasalaşmaması durumunda, kendilerinden daha az eğitim almış, çoğunluğu açık öğretim fakültesi mezunu ve sonradan komiser olan polislerin emrine geçecek.
Böylelikle çok büyük olaylarda karar mercii durumuna gelecek olan, sınavla amir olmuş personel kendilerinden daha iyi eğitim almış, profesyonel komiserleri yönlendirecek.
Kanunun onaylanmaması durumunda Polis akademisi 1994 mezunlarından, 2002 mezunlarına kadar toplam 8 devre bu uygulamadan etkilenecek.
Memurluktan amirliğe geçmiş personelin zamanından önce emniyet amirliği rütbesi almaları durumunda bu 8 devredeki tüm amirlerin 2 veya 3 yıl rütbe kayıpları ortaya çıkacak.
Memurluktan amirlikten geçmiş personel eğer bu şekilde rütbe alıyorsa kendileriyle birlikte memurken amir olmuş 400 bayan polis de doğal olarak askerlik yapmadıklarından dolayı bu haktan faydalanamayacak. Buda Türkiye'deki kadın ve erkek eşitsizliğini bir kez daha ortaya koymuş olacak...
Bununla birlikte polis memurluğundan sınavla amir olmuş personel lehine alınan mahkeme kararına göre 1 ay bedelli askerlik yapmış personel 1 ay , 16 ay askerlik yapmış personel de 16 ay rütbesine ekletecek. Bu da yani bir tartışmanın odağı haline gelecek...
Üst düzey bir emniyet yetkilisi, Orta K'lı başkomiserlerin, akademi mezunu başkomiserlerin rütbe ve kıdem olarak önüne geçmesi ile Emniyet teşkilatı içinde tüm dengelerin değişeceğini ve hiyerarşik yapıda bozulma olacağını öne sürdü. Orta K'lı başkomiserlerin birçoğu Açık Öğretim Fakültesi mezunu olduğuna, Polis Akademisi mezunlarını ise yabancı dil bilen ve iyi eğitimli polisler olduğuna dikkat çekilerek kanun maddesinde düzenleme yapılmaz ise ortaya çıkacak sorunların 'Emniyet içinde istenen kaliteli personel oluşumunu tümüyle zedeleyeceği' belirtildi.
Polisin kira yardımı 20 kuruş
Polisin mesai çilesi