Polis, suçun sessiz tanıklarını buldu

Abone ol

‘Suçun sessiz tanıkları’ diye nitelendirilen deliller toplanırken teknolojinin son imkânları kullanılıyor.

Uğur Mumcu suikastı ve işadamı Üzeyir Garih cinayetinden sonra delillerden yararlanamayan polis artık ‘delilden sanığa’ gidiyor. Polisin pek çok karanlık olayı aydınlatmada kullandığı bazı deliller ise şunlar: Kan damlası, ayakkabı izi, şapkadaki saç kepeği, poşet, cam kırığı, böcek veya gözyaşı damlası. Polisteki bu değişim faili meçhul olayların aydınlatılmasının yanında haksız yere cezalandırılanlar için de kurtuluş kapısı oluyor. Bunlardan biri de sahte para bastığı gerekçesi ile ağır hapis cezasına çarptırılan A.E. Kimlik bilgilerini başkasının kullandığını öne süren A.E, yeniden yargılanma talebinde bulundu. A.E.’nin parmak izi ile suçun işlendiği tarihte poliste alınan parmak izi birbirini tutmadı. Araştırma sonucunda sahte para işinde polise kimlik bilgilerini A.E. olarak veren şahsın gerçekte İ.D. olduğu belirlendi. Böylece bir yıl suçsuz yere hapis yatan A.E. serbest bırakıldı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürü Ahmet Akbal, suçun aydınlatılmasında maddi delillerin önemini şu şekilde açıklıyor: “Deliller suçlunun aleyhine birer dilsiz tanıktır. İnsanlar tanıklıktan kaçabilir; ama maddi deliller şahitlik yapmaktan hiçbir zaman kaçmaz.” İstanbul Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü geçen yıl sadece parmak izi ve eşkal tespit sonucu bin 129 olayı aydınlattı. Bu yılın ilk 6 ayında da 505 olayın faili adalete teslim edildi. Yapılan bu çalışmalarda teknik polis olarak adlandırılan Olay Yeri İnceleme birimleri ile Kriminal Polis laboratuvarları ön plana çıkıyor. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü’nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Tayfur Erdal Ceren, “Daha önce sanıktan delile gitme yöntemi ile yaşanan birçok insan hakları ihlallerinin önüne geçmek için önce delil elde ediliyor.” dedi. Polis, olayların aydınlatılabilmesi için olay yerindeki hiçbir şeye dokunulmaması gerektiğini belirtiyor. Polisin bazı uyarıları şöyle: “Cinayet işlenen bir eve ait telefonu asla kullanmayın. Polisi komşunun evinden arayın. ‘Emniyet şeridi’ olarak çekilen sarı bant sınırını ihlal etmeyin.” Olay Yeri İnceleme ekipleri olay yerine özel üretilmiş tulum, eldiven, galoş ve bone giyerek giriyor. Önce biyolojik delilleri toplayan görevliler, olay yerini fotoğraf ve kamera ile görüntülüyor. Daha sonra da kimyasal deliller elde ediliyor. Uzman ekipler de başta parmak izi olmak üzere avuç ve ayak izi gibi delilleri topluyor. Özel zarflara konan deliller niteliğine göre Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü veya Kriminal Polis Laboratuvarları’nda inceleniyor. Sonuçlar ise rapor halinde ilgili adli mercilere gönderiliyor. Bu yöntemlerle cinayet, hırsızlık, gasp, kapkaç, oto hırsızlığı, tecavüz, dolandırıcılık, terör olayları, adam kaçırma gibi olaylarda mağdur veya görgü tanıklarının vereceği eşkal bilgileri ile her 100 suçtan 40’ı aydınlatılıyor. Yetkililer, suç ile mücadelede vatandaşa da büyük sorumluluklar düştüğüne dikkat çekerek suç karşısında daha duyarlı olunmasını istedi.

ani
Günün Önemli Haberleri