Polat Alemdar transfer mağduru
Abone olHürriyet Gazetesi dün Kelebek ekinde Kurtlar Vadisi'nin Polat Alemdar'ı ve dizi hakkında bir çok eleştiri yayınlamıştı. Peki bunlar bir transfer teklifi olabilir mi?
Kurtlar Vadisi yaz tatiline girdi ama tartışmaları bitmedi.
Hürriyet Gazetesi, dizinin senaristinden başrol oyuncusuna kadar
bir dizi eleştiri gündeme getirdi. Ama işin gerisinde "transfer"
savaşından söz ediliyor.
Kurtlar Vadisi yaz tatiline girdi ama tartışmaları bitmedi.
Hürriyet Gazetesi, dizinin senaristinden başrol oyuncusuna kadar
bir dizi eleştiri gündeme getirdi. Ama işin gerisinde "transfer"
savaşından söz ediliyor.
Hürriyet'in Kelebek eki, Kurtlar Vadisi'ne yönelik 2 sayfa haber
yayınladı. Gezeteye göre, dizinin başrol oyuncusu Polat Alemdar
rolünü canlandıran Necati Şaşmaz, Kadiri tarikatının önde gelen
müridi. Tarikat şeyhi olan babasının ölümünden sonra, posta Necati
Şaşmaz oturacak.
Gazetenin iddiası bununla sınırlı değil. Yazar Ömer Lütfi Mete'nin
"tarikat" ilişkisi çerçevesinde senaristliği Raci Şaşmaz'a
devretmişti.
Hürriyet'in iddiaları ile ilgili Ömer Lütfi Mete ile görüştük. Ömer
Lütfi Mete, yaptığı açıklamada, bu insanlarla uzun yıllara dayanan
bir dostluğu bulunduğunu söyledi. Mete'nin bazı soruları da
vardı:
"Bu televizyon dizisi, Doğan Grubu'nun televizyonlarından birisinde
yayınlansa idi bu görüntüler haber olur muydu?
Haberin içeriğinde bir dizi bilgi iyanlışlığı da var. Bir kere
benim Kurtlar Vadisi ile hiç ilgim yok. Bu insanlarla dostluğum
var. Ama ben, başka projelerle uğraşırken bu arkadaşlar bu diziyi
yapmaya başladı. Hatta senaryosu bitip oyuncular belirlenirken
haberim oldu. Bu onlarla derin bir hukukum olmadığı anlamına
gelmez.
Osman Sınav ile bizim üslup farklılığımızdan dolayı Deli Yürek'te
iken iş ilişkilerimiz bitmişti. Bu anlaşmazlığımız maddi konularda
idi.
Bu işin Oktay Kaynarca ile ilgisi nasıl olacak onu anlamıyorum. Ben
onunla bir iş yapmaya çalışıyorum. Hem Raci Şaşmaz ile dostum, onu
dizide oynatanlar benim arkadaşlarım. İnsanları uluorta
eleştirebilmek doğru değil. Onların, bazı çarpık zihniteytli
insanlar tarafından yanlış algılanmasını sağlamaya çalışıyorlar. Bu
gazetecilik değil.
Birisi elinde bir ka, bir aydır orta yerde dolaşıyor.
BU FOTOĞRAFLARI BİZ DERGİDE YAYINLADIK
Bizim çıkardığımız Çağrışım isimli bir dergi vardı. Bu fotoğrafları
orada biz yayınladık. Benim olduğum kareleri yayınlamama nedenim de
yönetmeni ben olduğum için egoistlik olmasın diye
yayınlamamıştım.
Bu fotoğraflar da, Ankara'da 1996'da yapılan halka açık bir
gösterinin fotoğrafları. Burada ne ahlaksızlık var, ne başka
birşey. Tasavvuf Kültürü Vakfı'nın organize ettiği bir
etkinlikti.
Söz konusu kıyafetler de otantik Kadiri kıyafetleridir. Bu
insanlar, Tasavvuf Kültürü Vakfı'nın etkinliğinde görsel bir şölen
sergilediler. Üstelik bu etkinlik Kültür Bakanlığı'nın bilgisi
dahilinde gerçekleştirildi.
Bu bir kültür olgusudur. Bunu Mevlevilik'ten ya da Bektaşilik'ten
ayırmak doğru değil. Bunu yapmak için tarikat kelimesine olumsuz
anlamlar yükleyerek gerçekleştirildi.
NECATİ ŞAŞMAZ: TARİKATÇI DEĞİLİZ
Dedem, büyük mutasavvıf Cafer-i Tayyar Şaşmaz’ın soyu Peygamber
Efendimiz’in torunu Hz. Hüseyin’e ve Abdulkadir Geylani
Hazretleri’ne dayanmaktadır. Abdulkadir Geylani Hazretleri büyük
bir mutasavvıftır. Babam Abdulkadir Şaşmaz ise Marmara Üniversitesi
İlahiyat Fakültesi mezunudur. Hem Seyyid hem Şerif olan soyumuzun
sorumluluğunu, yani dedemin vizyonunu misyon edinmiştir. Soy
şüphesiz babadan oğula ilerler ve ben işte böyle bir soydan
gelmekteyim. Bu soydan geliyor olmak şeyh olmayı gerektirmez.
ABD’de sürdürdüğüm yaşantımı Osman Sınav’ın başrol teklifi ile
sonlandırıp oyunculuk kariyerime adım attım. Dizinin ikinci
bölümünden ellibeşinci bölüme, yani bu sezonun finaline kadar
dizinin tek başrol oyuncusu ben oldum. ‘Çakır’ karakterini oynayan
Oktay Kaynarca’nın diziden ayrılmasının başrol seyrimle hiçbir
alakası yoktur.
1991 yılında kurulan Takva Vakfı, Türk Tasavvuf musıkisini ve
kültürünü günümüz insanlarına tanıtmak maksadını taşır. Bu vakıf
halen Ankara’da faaliyetine devam etmekte olup herhangi bir şehirde
veya ülkede bir şubesi yoktur. Fotoğraflarda bahsedilen geleneksel
ritüellerin tamamı Emniyet’ten alınan resmi izinler çerçevesinde
TRT Ankara Radyosu’nun işbirliği, Kültür Bakanlığı’nın desteği ve
dönemin Bakanı, Müsteşarı, idari ve mülki erkanın katılımı ile
gerçekleşmiştir.
Benim ailem, kökleri itibarı ile bu zenginliğe, bu kültüre sahip
çıkıp yaşatmaya çalışmaktadır. Dolayısıyla ben de bu ritüellere
zaman zaman iştirak ettim; Mevlevi Sema’larına, Bektaşi
Semah’larına iştirak ettiğim gibi. Ben de ilk gençlik yıllarımda
Sema kurslarına katıldım, ney dersleri aldım. Bu benim özel ilgi
alanımdır, zevkimdir, geleneğimdir.
Sonuç olarak;
Bizim ne Elazığ’da, ne Türkiye’nin başka bir ilinde, ne de
yurtdışında dergah olarak atfedilecek bir mekanımız yoktur. Babam
Abdulkadir Şaşmaz da bir gönül insanıdır. Zaten Tasavvuf kültürünü
anlatması, konuşması için bir ‘dergah’a da ihtiyacı yoktur. Bunun
dışında söylenenler yalan ve iftiradır. Bu aktardıklarımdan sonra
yine de kafanızda bir soru işareti kaldı ise ona da cevap vereyim:
TARİKATÇI DEĞİLİZ!
TRANSFER İDDİALARI
Doğan Grubu yayın organlarından Hürriyet, Kurtlar Vadisi dizisine
bugüne kadar "rakip kanalda" olmasına rağmen toz kondurmadı.
Dizinin popüler olmasına yönelik gazete ve KanalD'de haberler
yapıldı. Başka gruplardan diziye "şiddeti olağanlaştırdığı"
gerekçesiyle sert eleştiriler yöneltilirken Doğan Grubu diziyi
kollar bir tavır içindeydi.
Peki dizinin bittiği gün, cepheden neden saldırıya geçti? Bu
sorunun yanıtını ararken, karşımıza dizinin KanalD'ye transfer
edilmek istendiği bilgisine ulaştık. Kurtlar Vadisi'nin KanalD'ye
geçmesi için 1 milyon dolar önerildiği ancak, yapımcılardan kesin
"Hayır" yanıtının alınmasından sonra saldırıya geçtiği öne
sürülüyor.
Kaynak : Haber7