POAŞ ihalesine Çakıcı engeli
Abone olPOAŞ'ın en yüksek teklifi veren Hayyam Garipoğlu'na verilmemesinin sebebi ortaya çıktı.Türkbank raporuna göre, Mesut Yılmaz, Alaattin Çakıcı nedeniyle ihaleyi iptal etti.
Türkbank raporuna göre: TBMM Türkbank Soruşturma Komisyonu
raporunda, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz`ın POAŞ ihalesini MİT`ten
gelen ve Alaattin Çakıcı`nın ihaleye müdahele ettiğine ilişkin bir
bilgi notu nedeniyle iptal ettiği bilgisi yer aldı. Raporda, ``Ama
ne yazık ki, POAŞ ihalesi için bu kadar bilgiyi yeterli gören ve
ihaleyi iptal eden Başbakan Mesut Yılmaz, Türkbank ihalesinde aynı
davranışı sergilememiştir`` denildi. TBMM`de Türkbank ihalesiyle
ilgili kurulan soruşturma komisyonun raporunda, Başbakan Mesut
Yılmaz`ın, POAŞ ihalesinin en yüksek teklifi veren Hayyam
Garipoğlu`na verilmemesinin sebebi olarak Alaattin Çakıcı`yı
gösteren ifadeleri yer aldı. Raporda, Yılmaz`a, MİT`ten gelen bilgi
notunda konuya ilişkin olarak sadece, ``Petrol Ofisinin
özelleştirilmesinin arkasında, eski milletvekili Mehmet Kocabaş`ın
olduğu ve M. Kocabaş`ın bu gücünü A. Çakıcı`dan aldığı, muhtemelen
A. Çakıcı ile H. Garipoğlu`nu M. Kocabaş`ın tanıştırdığı, M.
Kocabaş`ın A. Çakıcı`dan, H. Garipoğlu`nun Türk Ticaret Bankası
ihalesine girmesi için, ihaleye girecek olan şahsın ismini
belirtmeden icazet aldığı ve H. Garipoğlu`nun bu gücü kullanarak,
Petrol Ofisi ihalesine girdiği`` şeklinde bilgilerle, Alaattin
Çakıcı ile Hayyam Garipoğlu ilişkisinin ortaya konulduğu
belirtildi. Raporda, POAŞ ihalesinin en yüksek teklifi veren Hayyam
Garipoğlu`na verilmemesinin sebebi olarak Başbakan Mesut Yılmaz`ın
bu bilgileri ileri sürdüğü vurgulandı. Raporda, Alaattin Çakıcı ile
ilişkisi nedeniyle POAŞ ihalesini Hayyam Garipoğlu`na vermeyen aynı
zamanda ÖYK Başkanı Başbakan Mesut Yılmaz ve üyesi Güneş Taner`in
bu kez, 4 Ağustos 1998 tarihinde yapılan Türkbank ihalesine Hayyam
Garipoğlu`nun girmesini görmezden geldiği kaydedildi. Raporda, şu
ifadeler yer aldı: ``Daha sonra da aynı Başbakan, kendisine bizzat
müteaddit defalar bildirilen Alaattin Çakıcı-Korkmaz Yiğit telefon
görüşmelerini, Alaattin Çakıcı`nın adamlarının ifadelerini,
İçişleri Bakanı Kutlu Aktaş`ın Korkmaz Yiğit ile görüşmesine
ilişkin ifadesini ve bant ile yaptığı tespiti, Türkbank ihalesinin
iptali için yeterli görmemiştir. Halbuki MİT Müsteşarlığının,
Alaattin Çakıcı`nın PAŞ ihalesine müdahele ettiğine dair bilgi
notu, Türkbank ihalesindeki delillerin yanında çok zayıf
kalmaktadır. Ama ne yazık ki, POAŞ ihalesi için bu kadar bilgiyi
yeterli gören ve ihaleyi iptal eden Başbakan Mesut Yılmaz, Türkbank
ihalesinde aynı davranışı sergilememiştir.`` YILMAZ VE TANER`İN
YİĞİT`E KREDİ BULMA ÇABASI Raporda, tam seçim kararının
tartışıldığı ve alındığı bir dönemde Başbakan Mesut Yılmaz`ın ve
Güneş Taner`in, kendi güdümlerine girecek bir basın gücünü
oluşturmak için Korkmaz Yiğit`i seçtikleri belirtilerek, ``Bu
durum, Başbakan Mesut Yılmaz ve Güneş Taner`e hem o dönem için, hem
de gelecekte siyasi rant sağlayacaktır`` denildi. Raporda, Korkmaz
Yiğit`in Türkbank ihalesi sonucu oluşan 600 milyon dolarlık meblağ,
Türkbank`ın iyileştirilmesi için bankaya konacak 500 milyon
dolarlık meblağ ve aynı dönemde medya alımları sonucu ödemesi
gereken 526 milyon 200 bin dolarlık alımının toplamının 1 milyar
626 milyon 200 bin dolar tuttuğuna dikkat çekildi. Raporda, ``Her
ne kadar bu meblağın hepsi aynı günlerde peşin ödenmeyecekse de
Korkmaz Yiğit`in Türkbank ihalesi sonucu TMSF`ye ödemesi gereken
ihale bedelinin yüzde 40`ı olan 240 milyon doları dahi temin
etmekte güçlük çekmesi ve kredi bulmak için hemen ihalenin ertesi
günü Başbakan Mesut Yılmaz ve Devlet Bakanı Güneş Taner ile temasa
geçerek bu konuda onların yardımlarını istemesi, olayı bütün
çıplaklığı ile ortaya koymaktadır. Bu durum Başbakan Mesut Yılmaz
ve Devlet Bakanı Güneş Taner tarafından da bilinmesine rağmen,
hisse devir iznini vermeme yerine, Korkmaz Yiğit`e kredi ve teminat
mektubu bulmak için çaba sarfetmişlerdir`` denildi. Raporun sonuç
bölümünde, ``Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile Devlet Eski Bakanı
Güneş Taner`in, Türkbank ihalesi sürecinde, ihalenin yapımında ve
fiyat oluşumunda fesat karıştırmak suretiyle güdümlerinde bir medya
düzeni kurmak için tüm organizasyonları gerçekleştirdikleri,
böylece siyasi rant amaçladıkları; ayrıca Türkbank ihalesi ile
doğrudan ilişkisi bulunmayan üçüncü şahıs konumundaki Kamuran
Çörtük`e ihalede üstlendiği aracılık misyonunun karşılığı olarak
Genç TV`nin bedelsiz olarak verilmesini sağladıkları anlaşıldığı``
ifadeleri yer aldı.