PO müdürü kar marjından dertli
Abone olPetrol Ofisi Genel Müdürü Ertuğrul Tuncer, bugünkü kar marjlarıyla akaryakıt sektöründe fiyat indiriminin yapılamayacağını savundu.
Genel Müdür Tuncer, Petrol Ofisi'nın bireysel araç sürücülerine
yönelik yeni uygulaması ''AutoExpress Ödeme Sistemi''nin
tanıtımında yaptığı konuşmada, 1 Ocak 2005'den itibaren Türkiye'de
serbest fiyatlandırma dönemi başladığına işaret ederek, bu dönemle
birlikte tüketicilerin sektörden serbest rekabetin fiyatları
düşüreceği beklentisi içine girdiklerini vurguladı. Ancak akaryakıt
fiyatları içinde, vergiler ve ürün fiyatının yüzde 90'ın üzerinde,
bayi ve akaryakıt dağıtım şirketlerinin kar hadlerinin ise
Avrupa'daki benzerlerine göre çok düşük olduğu düşünülürse, böyle
bir fiyat indirimini beklemenin bugün için pek geçerli bir görüş
olmadığını ifade eden Tuncer, bu şartlar altında akaryakıt dağıtım
şirketlerinin yapacağı işin fiyatta rekabet yerine, hizmet ve ürün
kalitelerini ön plana çıkarmak olduğunu söyledi. Ertuğrul Tuncer,
Petrol Ofisi'nin bu noktadan hareketle hizmet kalitesini yükseltmek
için kendi istasyonlarında personelin eğitimine ve ürün kalitesine
büyük yatırımlar yaptığını anlattı. SERBEST FİYATLANDIRMAYA YUMUŞAK
GEÇİŞ Soruları da yanıtlayan Tuncer, Avrupa'daki benzerlerine
bakıldığında Türkiye'de en yüksek akaryakıt fiyatları olmasına
karşın, en düşük kar marjları ile çalışmak durumunda kalındığını
belirtti. Ertuğrul Tuncer, ''öyle bir mal düşünün ki bunun yüzde
92'si malın bedeli, Tüpraş'ın kendi koyduğu kar marjı ve nakliye.
Geriye yüzde 8 gibi çok düşük kar marjı kalıyor. Bu yüzde 8'lik kar
marjı da bayiler ile şirket arasında bölüşülüyor. Şayet tüketiciye
doğru dürüst hizmet vermek istiyorsanız, bu kar marjlarıyla bu
indirimin yapılamayacağını söylemek istiyorum'' dedi. Sektörün
sorumluluk göstererek fiyatların serbest kalmasıyla birlikte,
fiyatları en azından yukarı çekmediklerine dikkati çeken Tuncer,
''bu da çok olumlu gelişmedir ve sektör adete yumuşak bir geçişle
serbest fiyatlandırma ortamına adım atmıştır'' ifadesini kullandı.
Bugün gelinen noktada hala Ekim ayındaki TL olarak kar marjlarını
yakalamış durumda olduklarını, Ekim ayından bu yana yüzde 5-6
enflasyon olduğu da düşünülürse daha gerilemiş durumda olduklarını
anlatan Petrol Ofisi Genel Müdürü Tuncer, ''bugün bakın içine başka
maddeler katan, solventi motorin diye satan şirketler veya birileri
var. Memleketin kanayan yarası maalesef bu kaçak akaryakıt sorunu.
Onlarla ilgili değilseniz, etik değerlerinizle bu piyasada oturup
rekabet ediyorsanız, o zaman bu kar marjları fedakarlık
edemeyeceğiniz seviyelerde'' diye konuştu. Bağlanan işletme
sermayesi her gün artarken kar marjlarının yükselmediğini belirten
Ertuğrul Tuncer, geçmişte sektörün ağzı çok yandığı için kar
marjlarının dolar olarak belirlenmesini talep ettiğini, ancak bugün
doların geldiği nokta neredeyse 2001 krizindeki nokta olduğu için
kar marjlarının dolar bazında belirlenmesinin de sektöre yardımcı
olmadığını vurguladı. Tuncer, ''Dolayısıyla bu şartlar altında
açıkçası ben bir fiyat rekabeti beklemiyorum'' dedi. Ertuğrul
Tuncer, ÖTV oranları aşağı çekilirse fiyatta indirimin
olabileceğini kaydetti. Tuncer, bir soru üzerine, TBMM'de akaryakıt
kaçakçılığıyla ilgili bir komisyon kurulduğunu da belirterek, yarın
saat 17.00'de bu komisyona dernek başkanlarının davet edildiğini,
gidip bu konuyla ilgili görüşlerini, bildiklerini komisyon
üyelerine aktaracaklarını bildirdi. ''KAÇAKÇILIKLA MÜCADELE ÇOK
BAŞARILI GİTMİYOR'' Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun tam
anlamıyla işlemesinden sonra kaçakçılık konusunda birtakım
iyileştirmeler sağlanabileceğini vurgulayan Tuncer, şu görüşleri
dile getirdi: ''Bugün tonunda bin dolar vergi var. 1,500-1,600
dolarlık malın içinde bin dolar vergi var. Bu kadar büyük fahiş kar
varken, bunun kaçakçılığına herkes teşebbüs ediyor. O bakımdan
akaryakıt kaçakçılığını yüzde 100 bu memlekette önleyemezsiniz,
hiçbir memlekette önleyemezsiniz. Komşularımızda, AB ülkelerinde de
bir çapta bu işler oluyor. Amaç illegal davranışları asgariye
indirmek olmalı. Bunu indirmek için hükümetin çeşitli birimleri
arasında çok esaslı bir koordinasyon gerekir. Yaklaşık 2 milyar
dolarlık bir vergi kaybına neden olan bir akaryakıt kaçakçılığı
halen ülkemizde halen yapılıyor. Zaman birtakım başarılar elde
ediliyor. Aralık ayında Devlet Bakanı Babacan Mecliste yaptığı bir
konuşmada, 'iki senede şu kadar sayıda kaçakçı yakalandı, şu kadar
ton akaryakıt yakalandı' dedi. Ama rakamlara baktığınız zaman
yapılan mücadelenin açıkçası çok da başarılı gitmediğini görüyoruz.
'' Tuncer, Mersin'in akaryakıt kaçakçılığının en yoğun yaşandığı
yerlerden biri olduğunu, uluslararası sulardan, serbest bölgelerden
kimyasal maddeler adı altında gelen şeylerin daha sonra akaryakıt
olarak satılabildiğini kaydetti.