PO, İş-Doğan'la birleşti
Abone olEn büyük özelleştirme olarak tarihe geçen Petrol Ofisi, İş-Doğan'la birleştikten sonra atılıma geçti.
İş Bankası ve Doğan Grubu, yüzde 96.5'ine sahip olduğu şirkete
toplam 700 milyon dolar da taze sermaye koydu. Petrol Ofisi 2003'te
4.3 milyar dolarlık ciro hedefine odaklandı. Petrol Ofisi, 2002
yılındaki 4 milyar dolarlık cirosunu, 2003 yılında 4.3 milyar
dolara yükseltmeyi hedefliyor. Geçen yıl kriz nedeniyle daralan
piyasa koşullarında benzindeki pazar payını yüzde 25.6'dan yüzde
26.6'ya çıkartan Petrol Ofisi, motorinde de pazar payının yüzde
35.1'den yüzde 35.9'a yükseltti. Şirket yetkilileri madeni yağ
pazarında da 2002'yi, yüzde 33.5'lik bir pazar payı ile
kapattıklarını, 2003 yılı ciro öngörülerinin petrol fiyatlarına
bağlı olduğunu belirtti. Kriz şartlarına rağmen, Petrol Ofisi'ndeki
büyümenin artarak devam etmesi ve artan pazar payları, bu şirketin
özelleştirilmesi sonrasındaki sahipliğinin, bununla birlikte şirket
yönetiminde alınan kararların doğruluğunu bir defa daha gösterdi.
PO Açık ihalede satıldı Petrol Ofisi, 2000 yılı mart ayında
düzenlenen ve tüm ulusal kanallarla çok sayıda yerel kanal
tarafından bütün Türkiye'ye yönelik canlı yayında İş-Doğan
ortaklığı tarafından 1 milyar 260 milyon dolarlık teklif sonucu,
‘açık artırma’ sonrasında satın alındı. İhale, hiçbir şüpheye yer
bırakmayacak ‘açıklıkta’, ‘netlikte’ gerçekleştirildi. Özelleştirme
sonrasında İş-Doğan ortaklığı Petrol Ofisi'nin yeniden
yapılandırılması için hızlı bir çalışma başlattı. Şirkete iki parti
halinde toplam 700 milyon dolar özkaynak aktarıldı. Bu
özkaynakların ilk aktarımı 500 milyon dolarlık çok önemli
büyüklükte bir sermaye girişiydi. İkincisi ise 200 milyon dolardı.
Birleşme, 'Dünya gerçeği' Şirket birleşmeleri, aralarında
Türkiye'nin de olduğu çok sayıda ülkede, bizzat ‘hükümetler’
tarafından desteklendi. Koç'tan Sabancı'ya Türkiye'nin önde gelen
gruplarından, daha küçük ölçekli şirketlere kadar birçok sektörde
şirket birleşmeleri yaşandı. Bu gerçek çerçevesinde Petrol Ofisi
ile bu şirketi satın alan İş-Doğan ortaklığı, SPK onayı ile
birleşti. Petrol Ofisi ile İş-Doğan'ın biraraya gelmesi sonucunda,
çok daha güçlü ve piyasaya çok daha hakim olacak bir yapı oluştu.
Birleşme sonrasında, şirketin ortaklık yapısında her hangi bir
değişiklik gelmediğinden, her hangi bir ortak, her hangi bir
borçtan kurtulmadı. Petrol Ofisi, birleşme öncesine oranla daha
güçlü, sermaye ve ortaklık yapısı itibariyle en sağlam
kuruluşlardan biri haline geldiği için de küçük yatırımcının en üst
düzeyde yararlanabileceği şirketlerden biri oldu. ‘Stratejik önem’
ANT'la birlikte gitti Petrol Ofisi özelleştirilirken, bu şirketin
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) akaryakıt temin eden bir yan
kuruluşu vardı. TSK'nın akaryakıt ihtiyacının, her türlü şart
altında karşılanabilirliğinin sağlanması, Petrol Ofisi'ni
‘stratejik öneme sahip’ bir kuruluş haline getirdi. Bu nedenle de
kamunun, Petrol Ofisi'ndeki kontrolünü sağlayacak, sembolik de olsa
şirket sermayesi dahilinde bir ‘altın hisse’ olarak tanımlanan
payı, özelleştirmede korunmuştu. ‘Askeri İkmal ve Nato Tesisleri
İşletme Başkanlığı’ (ANT), Petrol Ofisi bünyesinden çıkartılarak,
Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde, ayrı bir yasal birim haline
geldi. Petrol Ofisi'nin şirket organizasyonunda yaşanan bu
değişiklik, şirketi, ‘stratejik önemi olan’ durumundan çıkartınca,
Uğur Bayar'ın Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nı yütrüttüğü
dönemde, altın hissenin kaldırılmasına dönük ilk adımlar atıldı. Bu
kararın uygulanması, Bayar'dan sonra ÖİB'nin başına geçen Turgut
Bozkurt dönemine denk geldi. Kaynak : Hürriyet